TMT’NİN 3. BAYRAKTARI KENAN COYGUN PAŞA’MIZI ÖLÜMÜNÜN 17. YIL DÖNÜMÜNDE SAYGI İLE ANIYORUZ

Abone Ol

1924 Bursa doğumlu,  saygı değer komutanımız  Kenan Coygun   12 Ekim 2005’te Ankara’da vefat etmiştir.  Tuğgeneralliğe kadar yükselen  komutanımız  Kenan Coygun Paşamız her şeyden önce  karşısındakine değer veren, sevgi ve saygı dolu, sevecen  bir kişilik  sahibi idi. Sayın komutanımızı  bir kez daha saygıyla selamlıyorum. Saygıdeğer komutanımız, Bayraktarımız sayın  Kenan Coygun, Kıbrıs’taki görevi sırasında “Bozkurt” ismiyle bilinirdi. Tuğgeneralliğe yükselen  Komutanımız Kenan Coygun’u ölümünün  17’nci yıl dönümünde saygı, minnet, şükran  ve özlemle anıyoruz.
15 Ekim 2005 tarihli  Hürriyet gazetesinde yer alan makalesinde Süleyman Demirkan; 1962-1967 yılları arasında Türk Mukavemet Teşkilatı  Komutanlığı görevinde bulunan, Bayraktar olarak görev yapan, büyük kahramanlıklara imza atan ‘Bozkurt’ lakaplı  E. Tuğgeneral Kenan Coygun’u  son yolculuğuna  ailesi, yakınları, KKTC  Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş, Genel Kurmay 2. Başkanı  Işık Koşaner, KKTC’nin Ankara Büyük Elçisi Tamer Gazioğlu, 4. Kolordu (Ankara) Komutan Yrd. Tümgeneral İsmail Hakkı Pekin ile Kenan  Coygun Paşa’nın  silah ve dava arkadaşları uğurladı. O günde, İzmir’de oldukları için cenaze törenine Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ve Kuvvet Komutanları katılamadı” Deniliyordu.
Işıklar Lisesi’nden mezun olduktan sonra  1942 yılında Kara Harp Okulu’nu bitirerek Türk Silahlı Kuvvetlerine katılan sayın Kenan Coygun 1953-1955 yıllarında Harp Akademisi’nde aldığı eğitimi müteakiben Kurmay Subaylığa yükseldi.  1960-1962 yıllarında  Genel Kurmay Teşkilatı ve Eğitim Dairesi’nde çalıştı. Kaynak: Ersan Berksel, Sevapları ve Günahları İle TMT , 2. Baskı, Lefkoşa, Işık Kitabevi Yayınları s.94-95
Komutanımız Kenan Coygun’u anlatmak için önce Kıbrıs tarihine göz atmakta yarar vardır. Rum-Yunan ikilisi tarihin derinliklerinden gelen Megali-İdea hayalleri çerçevesinde Kıbrıs’ta   Enosis’i  gerçekleştirmek adına İngiliz Sömürge Yönetimine ve Kıbrıs Türk halkına karşı 1 Nisan 1955’te Kıbrıs kökenli E. Albay Grivas’ın komutasında  EOKA tedhiş örgütü bombalarını patlatarak faaliyete  geçmesi ile birlikte Kıbrıs Türk halkı arasında direniş örgütleri kurulmaya başlıyordu.  Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ün bilgisi dahilinde  KITEMB (Kıbrıs Türk Mukavemet Birliği),  ardından Liderimiz Dr. Fazıl Küçük ve arkadaşlarının yine  bilgileri dahilinde VOLKAN (Var Olmak Lazımsa Kan Akıtmamak Niye) teşkilatının kurulması yanında yine ayni günlerde Kara Çete ve de 9 Eylül Cephesi oluşturuluyordu. Ancak mevcut şartlarda ve ortamda bu direniş örgütlerinin başarılı olması mümkün değildi; her şeyden önce  silaha, cephaneye ve de eğitimli elemanlara ihtiyaç vardı.
23 Kasım 1957 akşamı Lefkoşa varoşlarında karma nüfuslu Eğlence köyünde, T.C Kıbrıs Konsolosluğu görevlisi Mustafa Kemal Tanrısevdi’nin evinde Kıbrıs Türk Kurumları Federasyonu Başkanı Rauf R. Denktaş, Mustafa Kemal Tanrısevdi ve Dr. Burhan Nalbantoğlu tarafından  Kıbrıs Türk halkının direnişine  yeni bir ciddiyet kazandıracak olan sivil liderlik yönetiminde Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı’nı (TMT) kurmalarının ardından 26 Kasım 1957 akşamı Volkan’cıların  yardımıyla TMT’nin bildirilerinin ada genelinde dağıtılması  sağlanıyordu..
TMT’nin kurucuları; Kıbrıs Türk halkının mücadelesi Anavatanımız Türkiye tarafından  her yönüyle ve tüm olanaklarla ele alınmadıkça, Kıbrıs kökenli Yunan Albayı Grivas’ın komutasındaki  terör  örgütü EOKA’ya karşı başarılı olamayacağında hem fikir idiler. Bu nedenle de Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde düzen verilmesi için ilk fırsatta Türkiye’deki  ilgililerden   talepte bulunmaya kararlı idiler. O günde Rauf R. Denktaş “TMT’nı ve silah temin etme işini Türkiye’ye mal etmek gerekir” düşüncesindeydi ve bunda da ısrarlı idi.
Bu fırsat 2 Ocak 1958 günü ele geçiyordu. O günde liderimiz Dr. Fazıl Küçük’le birlikte Ankara’da T.C Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ile yapılan görüşmelerin ardından Rauf R. Denktaş;  Rumların EOKA tedhiş örgütünün hedeflerini Fatin Rüştü Zorlu’ya anlatarak   Türk Mukavemet Teşkilatının kurulduğunu ve de  eksikliklerimizi dile getirerek subay, asker ve silah yardımı istedi.  Neticede yapılan çalışmaların ardından belirlenen prensipler çerçevesinde EOKA’ya karşı Türk direnişini organize edecek efsanevi Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) örgütünün alt yapısı üzerinde düzenleme yapılması Bozkurt kod adıyla sevk ve idare etmek için gerilla eğitiminde uzman P. Yarbay Rıza Vuruşkan ile 4 üst düzey subayın görevli olarak  Kıbrıs’a gönderilme  hazırlıkları tamamlandı.
1958-1960 döneminde görev üstlenecek olan 1 Emekli Tümgeneral, 1 Yarbay, 1 Binbaşı, 16 Yüzbaşı, 1 Jandarma Yüzbaşı ve Merkez karargah telsizcisi olarak 3 Ast Subayı da içeren toplam 23 isimlik liste hazırlandı.  Yapılan çalışmaların ardından P. Yarbay Riza Vuruşkan “Ali Conan” örtülü adı ve Kıbrıs’ta TMT Lideri (Bozkurt, Bayraktar)  olarak TMT’nin kurucu Komuta kadrosunu oluşturacak   4 subay ile birlikte 31 Temmuz 1958 akşamı, ilk parti olarak Kıbrıs’a vardı ve kuruluş çalışmalarını başlattı. Günümüzde 31 Ağustos 1958 akşamı P. Yrb. Riza Vuruşkan’ın adaya gelmesinin ardından göreve başladığı 1 Ağustos 1958, TMT’nin  kuruluş günü olarak kabul edilmekte ve kutlanmaktadır. Bayraktarlık görevini üstlenmek üzere Türk Silahlı Kuvvetleri  tarafından  Kıbrıs’a gönderilen ve  Ağustos 1962’de Bayraktarlık görevi üstlenen  saygı değer komutanımız Kenan Coygun  Temmuz  1967’de görevini tamamlayarak adadan ayrıldı. Kaynak: https:www.kibrisgazetesi.com/kibris/anilarimdaki-kenan-coygun-h28985.html
1969 yılında Tuğgeneral rütbesini kazanan ve 70. Piyade Tugay komutanlığına atanan  komutanımız sayın  Kenan Coygun  1973 yılında Tuğgeneral rütbesi ile emekli oldu.  “Şefkat ve sevgi dolu , sevecen ve de karşısındakine değer vererek dinleyen   bir arkadaştı, bir dosttu ve de şefkat dolu   bir baba idi komutanımız Kenan  Coygun  Paşa. Saygı değer komutanımız Kenan Coygun Paşa  1967 yılında Kıbrıs’taki görevini tamamlayıp anavatanımıza döndüğü tarihten sonra da   Kıbrıs Türk Halkı ile ilişkilerini hiç kesmemiştir.  Hakkın rahmetine kavuşana kadar ne o Kıbrıs Türk halkından ne de Kıbrıs Türk halkı O’ndan vazgeçememişti. Kıbrıs Türk halkının bu günlere gelmesinde, bağımsız bir ülke kurabilmesinde  komutanımız Kenan Coygun’un katkısı asla inkar edilemez. Şu bir gerçek ki; bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin temelleri o’nun komutanlığı döneminde atılmıştır.
Sayın komutanımızın ölümünün 14. Yıl dönümünde TMT Mücahitler Derneği Salonunda gerçekleştirilen anma töreninde saygı değer komutanımızın  kızı  sayın  Lale Coygun  yapmış olduğu konuşmada babası Coygun’un  sevgi dolu bir eş, hoşgörülü bir baba, kararlı ve stratejik dehası olan  bir önder olduğunu söyleyerek, Coygun’un verdiği mücadeleleri ve  Kıbrıs Türk halkına yaptığı katkıları dile getirmişti. O günde  Kenan Coygun’un Kıbrıs Türk Halkına verdiği hizmetlerin en büyük gururu olduğunu ifade eden  sayın Lale Coygun, babası Kenan Coygun’un  Kıbrıs Türk halkının  direnişinde kararlılığın simgesi olduğunu kaydetmişti. Gerçek şu ki, saygıdeğer komutanımız sayın Kenan  Coygun’un; Kıbrıs Türk Halkının bu günlere gelmesinde katkısı inkar edilemez.
Yakın geçmişe dönüp bakacak olursak 01 Haziran 2020 tarihli  yerel yazılı basınımıza yansıyan haberlere göre;  Kıbrıs Türk halkı, Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) öncülüğünde amansız bir mücadele yürütürken, emperyalist ABD ile İngiltere  Kıbrıs’ta Türk direnişinin çökertilmesi için Rum tarafına  büyük destek veriyordu.  TMT’nin buna sessiz kalması  mümkün değildi ve TMT komutanı Kenan Coygun Larnaka’daki Shell petrol depolarının  bombalanması emrini verdi. Dönemin , TMT Lefkoşa Sancağı Kovan Beyi merhum  Nevzat Uzunoğlu bu olayı şöyle anlatır:
“Kenan Coygun benimle sık sık görüşürdü. “Kıdemli” derdi bana. İsmimden ziyade “Kıdemli” diye çağırırdı beni.  Onunla çok münasebetlerim oldu. Kendisi iyiydi, girgindi, müteşebbis bir komutandı.  Rum tarafında, Rum karargahlarına, Rum mevzilerine sabotajlar yaptırmak için pek çok teşebbüsleri oldu.   Bir gün beni Türk Sigara Fabrikası Müdürü Cüneyit Bey vasıtasıyla 2 Fransız lejyonerle tanıştırdılar.  Kenan Coygun bana, “Nevzat, falan saat sigara fabrikasına git  Cüneyt Beye. O seni bazı şahıslarla tanıştıracak, bunlar Fransız’dır, yüksek rütbeli lejyoner askerlerdir.  Bunlar silahtan, bubi tuzaklarından, patlayıcılardan anlar. Sen de bazı bir şeyler götür oraya.  Test et, dene bunları bakalım bir şey bilirler mi, anlar mı” dedi.
Askerlik, siyaset ve liderlik yetenekleri güçlü olan komutanımız sayın Kenan Coygun, Kıbrıs Türk halkının 1963  Kanlı Noel olaylarından  en az zararla çıkmasını sağladı.  Kenan Coygun, Kıbrıs Türk halkının  üzüntülerini ve sevinçlerini her zaman paylaştı.  Acı ve zorlukları birlikte aşmaya çalıştı.  Sayın Kenan Coygun,  Kıbrıs Türk Halkının  onurlu  mücadelesine umut, inanç ve güvence kaynağı oldu.  Gerçek şu ki; bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin  temellerinin atılmasında komutanımız  Kenan Coygun’un  dirayetli duruşunun  çok önemli rolü vardır.
Sonuç olarak; 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırılarının ardından Kıbrıs Türk Halkı büyük mücadeleler vererek  20 Temmuz 1974 Barış Harekatının mutluluğunu yaşadı.  Ne mutlu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin kuruluşuna giden yolda mücadele verenlere.  Ne mutlu bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni  tüm zorluklara karşı yaşatmak azminde ve kararında olanlara.
Kenan Coygun Paşamızı  bir kez daha minnet, şükran ve rahmetle anıyoruz.  Bu vesileyle  Anavatanımız Türkiye’den  gelip saflarımızda görev yapan ve hayata veda eden saygı değer komutanlarımıza yüce tanrıdan rahmet diler, hayatta olanları saygıyla selamlıyorum..  Kıbrıs Türk Halkı olarak, Türk Mukavemet Teşkilatı  olarak, Mücahitler olarak  Ne O Bizden Ne De Biz O’ndan Vazgeçebildik Ölümüne Kadar. 
Saygıdeğer komutanımızı   bir kez daha saygıyla ve minnetle anıyoruz.  Ruhu Şad Olsun..