KIBRIS’TA BAĞIMSIZ VE EGEMEN İKİ DEVLET GERÇEĞİ KABUL EDİLMELİDİR (4)

Abone Ol

Birleşmiş Milletlerden görüşme sonrası yapılan açıklamada,  “Genel Sekreter, Kıbrıs Toplumu  Lideri Ersin Tatar’la görüştü, Kıbrıs sorununa ilişkin görüş alışverişinde bulundu” denildi..
KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile önceki akşamki görüşmesinde, iki devletli çözüm önerilerini yeniden vurguladığını kaydetti.  Cumhurbaşkanlığı konu ile ilgili yapmış olduğu açıklamada “yarım saat kadar süren görüşmeye Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Özel Temsilci M. Ergün Olgun, Danışman Osman Ertuğ ve KKTC New York Temsilcisi Mehmet Dana da katıldı..
..Cumhurbaşkanı sayın Tatar, Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve iki devlet arasında kurumsal işbirliğine dayalı, Türkiye tarafından da desteklenen  Kıbrıs politikasını yeniden vurguladı.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşmesi sonrasında BRT’ye açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, görüşmede; Cenevre’de ortaya koyduğu 6 maddelik önerinin arkasında durduğunu, yeni siyaseti ve Kıbrıs’ta artık yan yana yaşayan iki ayrı egemen eşit bağımsız devletin iş birliğinde anlaşma  olabileceğini tekrarladığını kaydetti..
..Kıbrıs’ta federal anlayışla bir çözümün söz konusu olamayacağını ifade eden  sayın Ersin Tatar; yan yana yaşayan iki çözümden başka bir çıkış yolunun olmadığını dile getirdi. Kıbrıslı Türklerinin silah zoruyla ortaklık cumhuriyetinden atıldığını, haksız geçen süreçler sonunda Rum devletinin Avrupa Birliği’ne  üye olduğunu ve bunun sonucunda Türkiye ile aralarındaki bağları kopartıp federal anlayışını kabul edip Rum hükümetine yama olmasını beklediklerini ama kendilerinin bunu asla kabul etmeyeceğini anlatan Tatar: “Bizim pozisyonumuz gerçekçidir” dedi.. 50 yıldır değişmeyen  statünün artık değişmesi gerektiğini ifade ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, böyle bir ortamda anlaşma olamayacağını dile getirdiklerini ifade etti..
..Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 24 Nisan  Cuma günü   yaptığı konuşmada  çok agresif olduğunu, bu şekilde konuşmanın bu diyalog sürecine bir katkısının olamayacağını söyleyen  Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “1963’lerde başlayan  Kıbrıs meselesinde  Kıbrıs’ı Yunanistan’a nasıl bağlarız diye yaşanan süreçte; 1974’ten önce ve sonra  adada devam eden kanlı çatışmalar sonrasında  varlığını sürdüren Kıbrıs Türk halkı, 1974’te  Kıbrıs Barış Harekatı ile  özgürlüğüne ve  bağımsızlığına kavuşmuştur.  O günden bugüne  kimsenin burnu kanamamıştır.  Genel Sekreter’e bunları anlattığımda yine bir anlaşma olacaksa ve barışın sürmesi için, çatışma olmaması için bütün bu yaşananları dikkate alması  gerektiğini vurguladım.  O yüzden yan yana  yaşayan egemen eşitliğe dayalı çözüm önerisini bir kere daha dile getirdim..” dedi.
26 Eylül 2021 tarihli yerel basınımızda yer alan habere göre  New York temasları çerçevesinde  France 24’e konuşan ve  Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde bulunarak  görüşmelerden asla kaçmadığını, müzakere etmeye hazır olduğunu ancak zemine dair gerçekçi olmak gerektiğini ifade eden    KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar: “Gerçekçi bir anlaşma ancak iki eşit egemen devlete dayalı bir anlaşma ile mümkün olabilir” dedi..
Kıbrıs Türk tarafı ve Rum tarafının etkin şekilde ayrı olduğunu ve  birbirlerinin yaşamlarının üzerinde herhangi bir etkilerinin olmadığını kaydeden  sayın Tatar: “Son 60 yıldır pek çok gelişme oldu, 1960’lı yıllara geri dönmemiz söz konusu değildir”  dedi. İki ayrı devletin enerji ve çevre gibi alanlarda iş birliği  içinde dostane ilişkilere sahip olabileceklerini  sayın Tatar  “Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz’de önemli ticaret merkezi olarak Avrupa’nın  Singapur’u olabileceğini” söyledi.
20 Eylül 2021’de New York’ta T.C Cumhurbaşkanı  Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  T.C Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, AK Parti Genel Başkanı Vekili Binali Yıldırım, T.C Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu  birlikte  “Türkevi” açılışına  katılmasından sonra Rum ve Yunan tarafının sert tepkisini çeken  Amerika Rum Ortodoks Başpiskopos’u Elpidoforos : “Kıbrıslı ve Rum asıllı Amerikalı kardeşlerime, kasıtsız olarak verdiğim  acılardan içtenlikle  pişmanlık duyuyorum” dedi..
Amerika Helen Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elpidoforos’un,  New York’ta Cumhurbaşkanı Tatar’ın “KKTC Cumhurbaşkanı” olarak takdim edildiği Türk Evi açılışına katılması ve ardından gelen eleştiriler üzerine  açıklama yaparak “Bunun kuzeyin tanınması değil, din özgürlüğünü korumak için görevinin bir parçası olduğunu” savundu.
ABD’deki Rum ve Kıbrıs Rum toplumlarından gelen sert tepkiler ve Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis ile  Yunanistan Başbakanı Kyriacos Mitsotakis tarafından planlanan  toplantıların iptal edilmesi sonrasında  bir gün önceki   etkinliğe katılımını savunan bir  bildiride Elpidoforos, bir İstanbul Rum’u olarak kendisinin ve ailesinin birçok yurttaşı gibi ve ayni zamanda İmroz ve Bozcaada  adalarından gelen insanlar gibi atalarının topraklarından koparılmanın korkunç sonuçlarını yaşadığını ifade etti..
..Kıbrıslı kardeşlerinin acısını, duygu ve tepkilerini anladığını aktaran Elpidoforos, “Onların malını, vatanını, hayallerini, ailesini, akrabalarını kaybetmiş insanların acılarının  ifadeleri olarak görüyorum” dedi..
..Açılış etkinliğindeki varlığının asla bir felaketin veya bir işgalin tanınması olamayacağını anlatan Elpidoforos, barış ve din özgürlüğünün korunması için  dürüstçe  davranılması ve diyalog kurulması gerektiğine dikkat çekti..
..Hepimiz ulusal  çıkarlarımızı savunmak için birleştik, her biri kendi yolunda ve rolünde  . Ama  birleşik, ayni hedefe bağlı” diye açıklamasını sürdüren Elpidoforos “Kıbrıslı ve  Rum asıllı Amerikalı kardeşlerime, kasıtsız olarak verdiğim acılardan içtenlikle  pişmanlık duyuyorum” dedi..
..Elpidoforos , Kıbrıs için BM kararları uyarınca uluslararası hukuka ve  ve insan haklarının korunmasına dayalı adil ve kalıcı bir çözüm için dua  ettiğini ve bu hedef için çalıştığını vurguladı…
..Amerika Rum Ortodoks Başpiskoposluğunun  bir asırdır her yerde Helenizm’in yanında olduğunu ve beklentilerini savunduğunu dile getiren Elpidoforos “Birliğimiz benim görevimdir” dedi..
Diğer yandan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye’nin KKTC’yi tanıyor olmasının Kıbrıs’a çok şey kazandırdığını, Türkiye güçlendikçe , Kıbrıs Türkü’nün de elinin güçlendiğini kaydederek  “Eşit egemenlik tek yoldur.” dedi.   Cumhurbaşkanı Tatar Rum tarafının, adanın tamamının sahibi olduğu düşüncesinin hukuksuzluk olduğunu vurgulayarak, “Onlar tek başlarına  Navtex ilan ederek bir hareket alanı içerisine girdikleri takdirde bize de benzer adımlar atma durumu ortaya çıkar.” ifadelerini kullandı..
New York’ta Sabah gazetesine açıklamalarda bulunarak gündeme dair değerlendirmelerde bulunan KKTC  Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 76. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda  Kıbrıs konusunda  vermiş olduğu mesajlara ilişkin , “sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan  uluslararası topluma  bu konuda çağrı yapmakla  bizim sesimiz ve gücümüz olmuştur. Kendisine teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı..
Diğer yandan New York temasları kapsamında Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile bir araya gelen KKTC Dışişleri Bakanı sayın Tahsin Ertuğruloğlu, BM Genel Sekreteri’nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı Rosemary Di Carlo ile de BM Merkezi’nde bir görüşme gerçekleştirerek, Kıbrıs konusuna dair  pozisyonlarını aktardı..
 Türkevi’ndeki Türk toplumuyla buluşmaya katılan sayın Ersin Tatar’a teşekkür eden  Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu:  “Milli davamız Kıbrıs’ı birlikte sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Kıbrıs sürecinde 54 yıl federasyon için müzakere ettik. Biz hep iyi niyetle yaklaştık ve hep  ılımlı yaklaştık, süreçleri destekledik ama Kıbrıs Türkünü azınlık gören  ve Kıbrıs Türkü ile hiçbir şeyi paylaşmak istemeyen Rum kesimi tüm planları, tüm çabaları elinin tersiyle itti ve biz en son Crans Montana’da demiştik ki artık bir daha federasyon için müzakere etmeyeceğiz , artık iki devlet için müzakere edeceğiz… 
..Bugün sizin liderliğinizde, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ve ortaya koyduğumuz vizyon çerçevesinde  Kıbrıs  Türkünün hakkının yenmemesi için  çalışıyoruz ve Kıbrıs Türk’ünün hakkını  inşallah  sonuna kadar birlikte savunacağız.. Herkes KKTC’nin egemenliğini ve 1960 anayasasıyla da verilen haklarını tanımak zorundadır. Bu doğrultuda sizlerin çabalarına  biz Türkiye olarak elimizden gelen desteği vermeye  devam edeceğiz. Bu süreci birlikte  yürüyeceğiz.” Dedi.
28 Eylül 2021 tarihli yerel basınımıza yansıyan haberlere göre; New York’ta BM Genel Sekreteri Guterres, KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar ve GKRY lideri Anastasiadis ile üçlü görüşmede  bir araya geldi.   BM Genel Sekreteri Guterres’in liderlerin  onurlarına verdiği   öğle yemeği  , KKTC saati ile 20.15’te başladı ve üçlü görüşme saat 22.00 sıralarında  sona erdi.
BM Genel Sekreteri Guterres, New York’ta liderlerle  iki saat boyunca üçlü zirve yaptı. Görüşmenin ardından  görüşmeyi BRT ekranlarında değerlendiren KKTC Cumhurbaşkanı sayın Ersin Tatar:  “Kendi tezlerimizi yineledik. Anastasiadis, bildikleri söyledi” açıklamasında bulundu..
..BM Genel Sekreteri Guterres’e de teşekkür eden sayın Tatar, “Genel Sekreter’in 2 saat bu toplantıya zaman ayırması Kıbrıs meselesine verdiği önemi gösteriyor..” ifadelerini kullandı. Şu anda bizim aradığımız egemen eşitliğimizin kabulüdür. Eşit uluslararası statümüz kabul edilmeden resmi müzakere masasına oturmamız söz konusu değildir” dedi.
..Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri Antonio  Guterres ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile  New York’ta gerçekleştirilen gayrı resmi üçlü görüşmeyi” verimli ve farklılıkların ortaya konduğu bir görüşme olarak değerlendirdi.
Sonuç olarak ; Rum-Yunan ikilisinin hedefi, öncelikle Megali idea hayalleri çerçevesinde yer alan Enosis’in önünde engel olarak gördükleri bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ortadan kaldırılmasını sağlamak ve ‘azınlık’ olarak gördükleri Kıbrıs Türk halkını ‘sözde’  Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yamalamaktır..
Kıbrıs Türk halkı asla Rum-Yunan ikilisinin oyununa gelmeyecek ve de aziz şehitlerimizin ve gazilerimizin canı ve kanı pahasına kurulan bağımsız ve egemen devletimiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni  Anavatanımız Türkiye’nin desteğinde yaşatacak ve tanınmasını sağlamak için en kısa sürede harekete geçecektir..
Dünya kamu oyunun  Kıbrıs’taki  gerçekleri görme zamanı çoktan gelmiştir. Kıbrıs’ta bağımsız ve egemen iki devlet gerçeği kabul edilmelidir..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Sen Çok Yaşa.