Güncel

Henüz 25 yaşındaydı

Ayşe Ramadan, 1974’te Poli’de Kıbrıslı Rumlar’ın saldırısında vurulup öldürüldüğünde henüz 25 yaşındaydı. Poli’deki Kıbrıslı Türk ilkokuluna sığınan Kıbrıslı Türkler arasında olan Ramadan, ilkokuldayken vurularak ağır yaralanmış ve sonra da yaşamını yitirmişti

Abone Ol

22 Temmuz 1974’te Poli’de öldürülerek “kayıp” edilen Ayşe Ramadan’dan geride kalan kalıntılar, dün sabah Lefkoşa Şehitliği’nde toprağa verildi.

Kayıp şahıslarla ilgili olarak yazılar yazan Araştırmacı-gazeteci Sevgül Uludağ, Ayşe Ramadan’ın hikayesini şöyle anlatmıştı:

Ayşe Ramadan, 1974’te Poli’de Kıbrıslırumlar’ın saldırısı esnasında  vurulup öldürüldüğünde henüz 25 yaşındaydı... Poli’deki Kıbrıslıtürk ilkokuluna sığınan Kıbrıslıtürkler arasındaydı ve ilkokuldayken vurularak ağır yaralanmış ve sonra da vefat etmişti...

Kayıplar Komitesi, uzun süre onun ve Ayşe Ramadan’la birlikte “kayıp” edilen diğer Kıbrıslıtürkler’in gömü yerlerini aradığı kazılar yürütmüş ancak herhangi bir ize rastlamamıştı...

2013 yılında kendisi de bir “kayıp” yakını olan Ünay Paşa’dan yardım istemiştim bu konuda.  1964 yılında Poli’de babası Ahmet Ethem İbrahim “kayıp” edilmiş olan ve babası hala “kayıp” olan Ünay hanım bize seve seve yardım etmiş ve hemen bana Şevket dayının adını vermişti.

Şevket Rado, Londra’da yaşıyordu ama o günlerde Kıbrıs’taydı… Sağolsun Ünay hanım hemen Şevket dayının telefonunu da bulmuş ve onunla konuşmamı sağlamıştı.  Şevket dayı yaşlı bir adamdı, bastoncuğuyla yürüyordu, çeşitli sağlık sorunları vardı. Buna rağmen bizimle Poli’ye gelip 1974’te “kayıp” edilmiş Kıbrıslıtürkler’in gömü yerlerini göstermeyi kabul etmişti.  Böylece 21 Ekim 2013 Pazartesi günü hep birlikte Poli’ye gitmiştik – Kayıplar Komitesi’nin o günlerde yetkilileri olan rahmetlik Ksenofon Kallis, Murat Soysal, ben ve Şevket dayı… Şevket Dayı bizimle bildiklerini paylaşacaktı… Bilmesinin nedeni şuydu: 1974’te savaş esnasında Poli’de esir alınmış ve diğer Kıbrıslıtürkler’le birlikte hapsedilmişti – sonra bazı Kıbrıslırum yetkililer gelerek öldürülmüş olan bazı Kıbrıslıtürkler’i defnetmek üzere tutuklu Kıbrıslıtürkler arasından en güçlü kuvvetli beş kişiyi almışlardı, aralarında Şevket Rado da vardı ve onları, bu naaşları defnetmeye götürmüşlerdi. O nedenle Şevket dayı, gömü yerlerini tam olarak biliyordu.

TATİLE GELİP SAVAŞA YAKALANMIŞTI…

Şevket Rado 1953 yılından beridir İngiltere’de yaşıyordu – 1974 yazında da köyü Poli’ye tatile gelmiş ve savaş çıkınca esir alınmıştı. Başka Kıbrıslıtürkler’le birlikte tutuldukları yere bazı Kıbrıslırumlar gelerek, en güçlü-kuvvetli beş Kıbrıslıtürk’ü aralarından seçmişler – bu beş kişinin arasında Şevket Rado da varmış – onları savaşta öldürülen üç Kıbrıslıtürk’ü defnetmeye götürmüşlerdi…

Şevket Rado, üç “kayıp” Kıbrıslıtürk’ü hiç tereddütsüz tam olarak nereye gömdüklerini göstermişti Kayıplar Komitesi yetkililerine…

Birbuçuk-iki metre derinliğinde kazılan çukura Mehmet Çatallo, Ahmet Beyaz ve Ayşe Ramadan’ı defnetmişler. “Mezarın içinde yarım bir da iskelet bulacaksınız, onu yerinden çıkarmadıydık, kolu, başı, vücudunun yarısı vardı – bu eski mezarlıktan kalma bir iskeletti – onlarla birlikte bu iskelet da çıkabilir” diye anlatmıştı Şevket Rado.

Nitekim Kayıplar Komitesi’ne gösterdiğimiz bu yerde yürütülen kazılarda, Şevket Dayı’nın söylediği gibi Mehmet Çatallo, Ahmet Beyaz ve Ayşe Ramadan’dan geride kalanlar bulunmuştu... İlerleyen yıllarda Mehmet Çatallo ve Ahmet Beyaz kimliklendirilerek onlar için cenaze törenleri yapılmış, biz de bu törenlere katılarak ailelerinin acılarını paylaşmıştık. Ancak Ayşe Ramadan’ın kimliklendirme süreci bir türlü sonuçlandırılamamış ve bu süreç on yıldan fazla bir süre almış anladığımız kadarıyla... Kayıplar Komitesi’ne gömü yerini gösterdiğimiz Ayşe Ramadan, ancak 12 yıl sonra, önümüzdeki Cuma günü defnedilebiliyor...

Şevket Rado, 1974’te Poli’den “kayıp” edilen Kemal İsmail’in gömü yerini de başka bir alanda, mezarlıkta bir noktada göstermiş ve tam da söylediği mezarda Kemal İsmail’den geride kalanlar Kayıplar Komitesi’nin kazısında bulunarak kimliklendirilmiş ve onun da cenaze töreni yapılmıştı..

ÜNAY PAŞA’YA ÇOK TEŞEKKÜRLER...

Bu konuda gerek çok değerli arkadaşımız, “kayıp” yakını Ünay Paşa’ya, gerekse rahmetlik Şevket Dayı’ya yürekten teşekkür ediyorum – onların çok değerli yardımları sonucu, 1974 “kaybı” Polili dört Kıbrıslıtürk’ün gömü yerlerini bulabilmiştik…

Birkaç yıl önce vefat etmiş olduğunu öğrendiğim çok değerli Şevket Dayı, nur içinde yatsın… Ölmeden önce bizimle bildiklerini paylaşmış olduğu için ona sonsuz bir minnettarlık duyuyorum, ona ve onu konuşmaya davet eden, bildiklerini paylaşmasını sağlayan çok değerli “kayıp” yakını Ünay Paşa’ya da çok çok teşekkürler…

POLİ’DEN BAŞKA “KAYIPLAR” DA VAR…

Poli’den hala “kayıp” Kıbrıslıtürkler var – bunlar arasında sevgili Ünay Paşa’nın babacığı Ahmet Ethem İbrahim hala “kayıp”…

Ünay Hanım’ın babası Ahmet Ethem İbrahim, 21 Ağustos 1964’te, Baf çarpışmalarının ardından orada bulunan ailesini merak ettiği için  AH23 plakalı mavi renkli Morris van arabasıyla Baf’a gitmek üzere Poli’den ayrılmış, ondan bir daha ondan haber alınamamıştı… Ahmet Ethem İbrahim’e ait Morris van aracı bir süre sonra kamuflaj renklere boyanmış ama aynı araç plakasıyla Poli’den geçerken görmüş Ünay Hanım – aracı Kıbrıslırum askerler kullanıyormuş. Hemen Birleşmiş Milletler’e bilgi vermiş fakat hiçbirşey olmamış…

KÖPRÜNÜN ALTINA GÖMÜLDÜĞÜ SÖYLENİYOR...

Bu konuda Kayıplar Komitesi’nin elinde, Poli’nin girişinde bir köprü altına “kayıp” Ahmet Ethem İbrahim’in defnedilmiş olabileceği yönünde bazı bilgiler bulunuyor, bir Kıbrıslırum okurumuz da daha uzakta bir köprüyü işaret eden bir diğer şahit bulmuştu fakat henüz bu konuda herhangi bir adım atıldığını görmedik… Bu yüzden Ünay Hanım’ın da morali bozuk, bir “kayıp” yakını olarak 1964’ten 2025’e kadar geçen süre tam 61 sene ve 61 senedir, bu konuda hiçbir haber yok… Haklı olarak insanın morali bozuluyor… Bu konuda Kayıplar Komitesi yetkililerini bu sayfalardan bir kez daha göreve davet etmek istiyorum…

KIBRIS CUMHURİYETİ MİLLETVEKİLİ CENGİZ RATİP VE ÖĞRETMEN TURGUT SITKI HALA “KAYIP”…

Yine Poli’den 1964 “kaybı” iki kişi daha var: 14 Şubat 1964’te Poli’nin ortasında vurularak “kayıp” edilen Kıbrıs Cumhuriyeti Milletvekili Cengiz Ratip ve yanında bulunan öğretmen Turgut Sıtkı… Onlar için de bazı kazılar yürütülmüş bulunuyor ancak henüz herhangi bir ize rastlanmadı. Bu konuda da Kayıplar Komitesi’ni, çalışmalarını hızlandırmaya davet ediyoruz…