“Bir Hayalim Var” diyerek tüm zencilerin bağımsız mücadelesine imza atan isim olmuştu, ırkçı beyazlar tarafından katledilmeden hemen önce. GHE’nin yeni sportif direktörü İsmail Mıstıkoğlu da, Başkan Veli Esendağlı’nın “Hayalleri ve Hedefleri” konusunda ikna olduğu için Gönyeli camiasını bırakıp GHE’nde görev kabul ettiğini söyledi.
70’li yılların sonunda, çoktan yitirdiğim ve kardeşim kadar yakın arkadaşım Sabri Özenç tarafından GHE’ni tanımaya ve sevmeye başladım. Sabri, babasının B.Elçilikte görevli olması nedeniyle 74 öncesi Adaya gelmiş ve önce Yenicami’de, sonra da GHE’nde futbol oynamıştı. Antrenmanlarda futbolcularla birlikte oynar, deplasman dahil hemen tüm maçlara birlikte giderdik. 80’li yılların başında sporcu sorumluluğu yaptım takımda. Şimdi yönetici olan Ümit Aktül, o zamanlar takımın kaptanı idi. Mesut, Cemal, rahmetli Ali Adanur, Kempes, Hasan Bahçe, Savaş Arap, Başkanın ağabeyi rahmetli Turgut Esendağlı, Kenan Hürdeniz ve ağabeyi, Naim, Yunus, Nazmi ve niceleri futbolcularımızdı. Ailenin Limasol’lu oluşu ve daha çok Ocak taraftarı olmasına rağmen, ben GHE’ni sevmiş ve adeta bir parçası olmuştum. Ta ki, “Küçük olsun, bizim olsun” felsefesini güdenler kulüp yönetimine gelene kadar. Sonraları spor yazarlığına başlamış ve kulüpten kopmuştum. Ama sevgim hiç değişmedi; taraftar gibi maçlarını izledim, spor yazarı olarak objektif eleştirdim. Bu nedenle de, şike yaptıklarını yazdığım için beni mahkemeye vereceklerini bile açıkladılar. Yıllar sonra şikeyi yapanlardan biri “Abi, nasıl anladın” diye sordu. “Sizi, en az sizin kadar tanırım da ondan” dediğimde, “Haklısın” demişti. Bu günlerde biraz rahatsız olduğu için ismini açıklamıyorum.
Uzun süre kendi kabuğundan çıkamayan; siyasiler, federasyon, hakemler, Girne Belediyesi ve Girne’nin imtiyazlı kulüpleri DTB ve TOL tarafından üvey evlat muamelesi yapılan GHE yönetimine Veli Esendağlı gelince, işler değişti. Önce kulüp binası büyük maddi harcamalarla örnek şekle getirildi. Play Off’la da olsa Süper Lig hedefi tutturuldu. Sıra yeni hedeflere geldi, yani, sportif başarılara.
Kulübün yeni Sportif Direktörü İ. Mıstıkoğlu sözlerine başlarken ilginç bir cümle kurdu. “Girne Halk Evi artık şehrin uslu çocuğu olmayacak” Bu sözler, yıllardır örselenmiş, üvey evlat muamelesi yapılmış bir camianın isyan sözleridir. Elbette böyle olmasında; DTB ve TOL’un Limasol’lular tarafından büyük ölçüde desteklenmesi, siyasilerin ve yerel yöneticilerin bu camianın insanları olmasının yanında, GHE’ni yönetenlerin gölgede kalmalarının da büyük etkisi var.
Şimdi bambaşka bir GHE yönetimi var; Hayalleri ve hedefleri olan, bu hedeflere ulaşmak için maddi manevi her türlü olanağı teknik kadronun önüne seren Başkan Veli Esendağlı “İsmail Mıstıkoğlu ve Emre Hoca isteyecek biz alacağız. Teknik işlere hiç karışmayacağız. Her konuda yetkililer. Başarı onların, risk benim. Başarısız bile olsak, kimse görevinden ayrılmayacak” derken, bu ikiliye olan güvenini ortaya koydu.
Hedefleri, sezonda ilk beşin içinde yer almak ve Kupa’da final. Gelecek iki sezonda da şampiyonluk yarışının içinde olmak. Tek yabancı futbolcu GHE için bir handikap elbette. Süper Lig’de her takımın oturmuş bir yerli kadrosu var. Yabancı teke düşünce yerliler bir anda havalandılar. Vasat bir isim bile kapıyı arabadan, evden açıyor. Bu rakamlarla transfer zor ama Başkan kafalarındaki isimleri birkaç gün içinde bitireceği sinyalini verdi.
Dilerim, hatalı transferler yapıp, Ozanköy’ün geçmişteki durumuna düşmezler.