Her yemeğin olmazsa olmazı soğan…

Yağ, soğan, salça üçlüsüne ekleyeceğiniz malzemelerle yemeğe giriş yapmış oluyorsunuz. O halde bu üçlüden başlayarak kalan malzemelerin hepsini bir sayalım ki yemeğin ortasında eksik bir şey çıkmasın: 1 tane soğan, 1 yemek kaşığı domates salçası, 1 tatlı kaşığı biber salçası, 1 tane domates, 1 tane yeşil biber, 1 adet tavuk göğsü, yarım kilo mantar ve tuz, karabiber. Elbette bu malzemeleri aynı oranda arttırarak kişi sayısına göre yemeğinizin miktarını ayarlayabilirsiniz.

Soğanı ve biberi yemeklik olacak şekilde küp küp doğruyoruz.

Ama işe öncelikle soğanla başlıyoruz. Biraz sıvıyağda kavurduğumuz soğanın üstüne biberimizi de ekliyoruz. Sonra kavurmaya devam.

Yeterince kavurduktan sonra sıra tavukta.

Yeterince olduğunu nasıl anlayacağız derseniz, “pembeleşinceye kadar” klişesini kullanabilirsiniz. Soğanlar pembeleştiyse, biberler de canlılıklarını bir parça yitirdiyse kavrulmuş demektir. Yine de vur deyince öldürmemeye de dikkat etmek lazım. Bu testten sonra küp küp doğradığınız tavuk göğsünü ilave edebilirsiniz.

Yavaş yavaş tavuk da pişecek ve beyazlamaya başlayacak.

Tavukların piştiğini anlamanın bir yolu daha var. Çiğ tavuğu bölmek zor bir işken piştikten sonra çok kolay bölünebildiğini fark edeceksiniz. Elinizdeki kaşıkla tavuğun üstüne biraz bastırdığınızda hemen ikiye ayrılıyorsa tavuk pişmiş demektir. Bu aşamadan sonra da salçayı ve yine küp şeklinde doğradığınız domatesleri ekleyebilirsiniz.

Son aşama ise sotemizin baş aktörü mantardan oluşuyor.

Güzelce yıkanıp doğranmış mantarları tuz ve karabiberle beraber ekledikten sonra kapağını kapatıp pişmeye bırakıyoruz. Buradaki ölçütümüz ise mantarların yumuşaması olacak. Mantarlar yumuşadıktan sonra fazla bekletmeden altını kapatıyoruz. Tavuklu mantar sote servis edilmeye hazır, afiyet olsun!