Kısa Bir Mola

 

2014’te Hüseyin Ekmekçi sayesinde oldu.

“Yaz abi” dedi.

Turizm konularında yaz demek istiyordu.

Evelallah bir başladık, pir başladık.

Turizm yazıları dedikse de iş orada durmadı.

Bu ülkede siyasetsiz nefes mi alınırmış?

Eh, gerçek bu olunca biz de makas değiştik.

Haftada birkaç siyaset, çokça turizm olayı idi hesap.

Haftada birkaç turizm, çokça siyasete döndük.

Havadis macerasından sonra mekan da değiştim.

Yeni Bakış’ta buluştuk bir süre.

Daha sonra da şimdi durağa geldim.

Yani Halkın Sesi’ne.

Üç gazetemde de mutlu oldum.

Kimisi markası ile katkı yaptı.

Kimisi ortamı ile.

Ama tümünde de huzurlu oldum.

*****

Şimdilerde ara verme noktasındayım.

Gönül verdiğim turizm uğruna.

Fikri Ataoğlu sayesinde.

Samimiyeti ve hevesi sebebi ile inandım.

Ve turizm için birşeyler yapma isteğim rücu etti.

Bu süreç, elbette farklı bir süreç.

Ama bildiğim  bir süreç.

Önceleri içinde olduğumdan.

Her ne kadar müşavirlik sebepli bağ kopmamış olsa da.

Şimdi artık iş yapma ve eylem zamanı.

Bu nedenle “kısa bir mola”deme zamanı.

******

Bugüne dek yazılarımda çok eleştirel oldum.

Sivri kalemim çok etkin oldu.

Okuyucu çok sevdi, çok okudu.

Hepsine tek, tek teşekkür ediyorum.

Eleştirdiklerim de bana hiç yanlış yapmadı.

Dostça bir serzeniş dışında rahatsızlık vermediler.

Arasıra gücendiler ama  düşman kesilmediler.

Bu sebeple onların da hakkını teslim ediyorum.

Ve yeni bir zaman diliminde buluşmak üzere hoşçakalın diyorum.