banner913
banner932
banner1012

“Herkese eşit maaş verilmesi gibi bir durum yok"

banner1020

Tatar, hükümetin korona virüs nedeniyle üç aylık bir paket hazırlayarak yürürlüğe koyduğunu, her türlü gelişmeye karşı da planları olduğunu kaydederek,  “Herkese eşit maaş verilmesi veya 2 bin TL ödenmesi gibi bir durum yoktur, olmayacaktır” dedi.  

banner974
“Herkese eşit maaş verilmesi gibi bir durum yok"

banner971

Kısmi sokağa çıkma yasağının kaldırılması ve sektörlerin kademeli olarak açılması tartışmalarına da değinen Tatar, “Önce sağlık, sonra ekonomi dedik. Hiç acelemiz yoktur. Ne gün uygunsa o gün gereken açılımlar yapılacak. Tüm kurullarımızın, sektörlerimizin, uzmanların görüşlerini dinleyecek, dünyaya kulak verecek konuyu Bakanlar Kurulu’muzda değerlendireceğiz. Okullarsa çok yoğun olarak bulunulan yerler. Okulların açılması en son gündeme gelecektir” şeklinde konuştu. 

Türk Ajansı Kıbrıs’a (T.A.K) açıklamalarda bulunan Başbakan ErsinTatar, 50 adet solunum cihazının temini için KDV dahil 6 milyon 400 bin TL’lik ihaleye çıkıldığını, ihalenin sonuçlandığını belirtti.

Ersin Tatar, “Önümüzdeki bir hafta içerisinde cihazların tesliminin yapılması bekleniyor” dedi.

Türkiye’nin KKTC’ye olukça yüklü miktarda ve yaşamsal öneme sahip sağlık malzemesi gönderdiğini belirten Tatar, “Kimse merak etmesin, yanlış yorumlar yapmasın. Biz, Türkiye’nin diğer ihtiyaçlarımızın giderilmesi için de elinden gelenin en iyisini yapacağına eminiz” şeklinde konuştu.

Kriz yönetiminde çok başlılık eleştirilerine de cevap veren Tatar, “Çok başlılık yoktur. Karar yeri hükümettir. Kararı veren benim kabinemdir. Uygulamayı yapan Başbakanlıktır, ilgili Bakan arkadaşlarım ve bürokratlarıdır. Buralarda görev yapan arkadaşlar arasında zaman zaman görüş ayrılıkları olabilir. Doğaldır. Bunu büyütmemek lazımdır. Muhalefet yapmış olmak için muhalefet yapmak doğru değildir” şeklinde konuştu.

Tatar, önümüzdeki günlerde basın toplantısı düzenleyerek COVİD-19 konusunda yapılan çalışmaları detaylı şekilde açıklayacağını da kaydetti.

Tatar, “Ben bunu kader olarak görüyorum, halkımıza böylesi bir dönemde hizmet etmeyi kutsal bir görev olarak görüyorum. Bu dönem siyaset, hamaset dönemi değildir. Bir ölüm-kalım mücadelesi söz konusudur ve inşallah bu mücadeleyi birlik beraberlik içinde en az zararla atlatacak, mutlaka aydınlık, güzel günler göreceğiz. Buna yürekten inanıyorum” dedi.

“GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ. GÜNÜN ÇOK BÜYÜK BÖLÜMÜ BAŞBAKANLIK’TAYIM

Tatar, ilk Covid-19 tanısından bu güne gelinen aşamayı noktayı şu sözlerle değerlendirdi:

“Aralık ayında Çin’de ilk görüldüğünden beri Corova virüsünün nereye kadar yayılacağını birçok kişi gibi ben de medyadan takip ediyordum. Şubat ayından itibaren İran’da, Yunanistan, Fransa ve İspanya’da yaygın olarak görüldükten sonra günün birinde biz de gelebileceği gerçeğini kendi kendime düşünmeye başladım. Bizde ise 10 Mart’ta yani bundan bir ay önce bir Alman turist ateşlenince hastaneye başvurdu ve ülkemizde ilk kez bir Covid-19 vakası ortaya çıkmış oldu. Biz o gün bugündür hükümet olarak çok yoğun bir şekilde bu salgının mümkün olan en az sıkıntıyı ülkemizde yaratması için tabiri caizse gece gündüz çalışıyoruz. Ben, nerdeyse günün çok büyük bölümünü Başbakanlık’ta geçiriyorum.”

“VAKALAR YATAY BİR SEYİR İZLİYORSA HALKIMIZIN ROLÜ BÜYÜK

Sadece kendilerinin değil sağlık çalışanlarının, polisin, belediyelerin ve muhtarların da görev başında olduğunu kaydeden Tatar, şöyle devam etti:

“BRT, TAK, medyamız, bazı devlet dairelerimiz ve çalışanları, Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığımız ve personeli, Kızılay’ımız, birçok sivil toplum örgütümüz, marketlerimiz, eczanelerimiz, benzin istasyonlarımız, tarım kesimimiz, üreticimiz, tedarikçilerimiz, gözetim yerleri olarak hizmet veren otellerimiz, yurtlarımız, Yakın Doğu Hastanesi, Kolan Hastanesi, siyasi partilerimizin, milletvekillerimizin de bu süreçte çok özverili önemli hizmetleri vardır. Tümüne candan teşekkür ediyorum. Tüm emek veren sağlık çalışanlarımız bana göre gerçekten her türlü övgüyü hak eden kahramandır. Tabii ki halkımıza da teşekkür ediyorum. Bugün eğer Covid-19 salgın vakaları ülkemizde yatay bir seyir izliyorsa bunda halkımızın kararlara uyması, gösterdiği duyarlılık ve titizliğin büyük rolü vardır.”

“KARARLAR, BİLİMSEL GÖRÜŞLER VE ÖNERİLER GÖZETİLEREK ALINDI”

İlk tanının konduğu 10 Mart’tan bu yana, Dünya Sağlık Örgütü’nün verileri ışığında KKTC Başbakanlık Bilim Kurulu, Sağlık Bakanlığı Danışma Kurulu ve son dönemlerde oluşturulan Başbakanlık Covid-19’la Mücadele Konseyi’nin görüş ve önerilerini de gözeterek aldıkları kararlara değinen Başbakan, şunları aktardı:

“KKTC’nin istisnai durumlar dışında gerek Türkiye gerekse diğer ülkelerle tüm bağlantıları kesildi. Güney Kıbrıs ile KKTC arasındaki tüm sınır kapıları kapatıldı. Barış Gücü’ne verilen geçiş izinleri de Cumartesi gecesinden itibaren durduruldu. Elzem servisler ve belirli dairler dışındaki tüm kamu çalışma yerleri ile okullar tatil edildi. Bankalar, eczaneler, benzin istasyonları, marketler, fırınlar, su temin edenler, kasaplar, belirli bir tarım kesimi dışındaki tüm yerlerde faaliyetler durduruldu. Tüm sportif, sanatsal kültürel aktiviteleri sonlandırıldı. Ülkemizde kalan 800’ü aşkın Alman, İngiliz, İsveçli turist için 21 günü bulan otelde gözetim süreci uygulandı, 31’i hastanemizde tedavi edildi, 2’si ise yaşamını yitirdi. Bu turistlerin tamamı daha sonra ülkelerine gönderildi. İngiltere ve Türkiye başta olmak üzere çeşitli ülkelerden ağırlıklı öğrenci olmak üzere yaklaşık bin100 vatandaşımız, kardeşimiz, ülkeye taşındı bunların 600’ü aşkını 15 gün gözetim altında tutulduktan sonra evlerine uğurlandı, yaklaşık 500 kişisi ise halen gözetim altındadır.  Önce kısmi sokağa çıkma yasağı ilan edildi, sonra tüm ülkede saat 21.00’den sabah 06.00’ya tam sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başlandı. Buna, 5 Nisan tarihinden bu yana ilçeler arası seyahat kısıtlaması ile Lapta ve Alsancak köylerine giriş ve çıkışların polis kontrolü altına alınması eklendi. Karpaz’da 5 yerleşim yerinde 15 gün süreyle özel karantina uygulaması yapıldı. Bu uygulama son alınan Bakanlar Kurulu kararı ile üç yerleşim birimimize indirgendi ( Yeni Erenköy, Sipahi ve Dipkarpaz)”

“HALKIMIZA BÖYLE BİR DÖNEMDE HİZMET ETMEYİ KADER VE KUTSAL BİR GÖREV OLARAK GÖRÜYORUM”

Bu kararlar ve uygulamalarla birlikte bir takım zorlukların da ortaya çıktığını kaydeden, “Bunların aşılması için de önemli kararlar aldık” diyen Başbakan Tatar, şöyle devam etti:

“Meclis’te grubu bulunan siyasi partilerimizin yönetimleri dahil tüm kesimlerle, paydaşlarla  görüştükten, uzmanlarımızla  değerlendirdikten sonra Bakanlar Kurulumuzun onayı ile 25 Mart tarihinde 35 maddeden oluşan ‘Toplumsal Dayanışma için Birinci Ekonomik Tedbirler ve Destek Paketi’mizi bir basın toplantısı ile açıkladık. Ardından bazı revize kararları aldık. Tüm Bakanlıklarımız ve Bakanlarımız bu dönemde kendi alanları ile ilgili sorunların aşılması için büyük gayret gösterdiler ve göstermeye devam ediyorlar. Tüm kabine arkadaşlarıma, bizlere destek veren milletvekillerimize, bürokratlarımıza da ayrıca ve özellikle teşekkür ediyorum. Önümüzdeki günlerde bir basın toplantısı düzenleyerek yapılan çalışmaları detaylı bir şekilde açıklayacağım ama şunun altını çizmek istiyorum: Yüz yılda, hatta belki de daha uzun sürede ortaya çıkan bir salgın bizim iktidar dönemimize denk gelmiştir. Ben bunu kader olarak görüyorum, halkımıza böylesi bir dönemde hizmet etmeyi kutsal bir görev olarak görüyorum. Bu dönem siyaset, hamaset dönemi değildir. Bir ölüm-kalım mücadelesi söz konusudur ve inşallah bu mücadeleyi birlik beraberlik içinde en az zararla atlatacak, mutlaka aydınlık, güzel günler göreceğiz. Buna yürekten inanıyorum.”

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.