banner913
banner932
banner1012

Seçmen mesaj verdi ama çözüm üretebildi mi?


Cenk Uzunoğlu

Cenk Uzunoğlu

Okunma 26 Ocak 2022, 12:44

Seçmen kendince fark yaratabileceğine inandığına, yapıp yapamayacağına bakmadan gidip oyunu verdi.
Küçük partiler ile vakit kaybetmek istemedi seçmen.
Ülkenin durumuna bakıp seçmen acaba bir UBP-CTP hükümeti denensin dedi mi diye düşündüm. Keşke denenebilse ama ayda yaşamıyoruz biliyoruz ki olmayacak. Konuşulması bile abesle iştigal olur.
Bu seçimin en büyük kaybedeni HP ve TDP oldu.
Tabiri caizse “demokrasinin bedeli” bu seçimde HP’ye ve TDP’ye çıktı. Ülke yangın yerine dönmüşken yolunda gitmeyen işlerin, skandalların sorumlusu bu iki partinin olmadığını bile bile bu sonuç çıktı.
Bu iki partiye sorarsanız biraz da hayal kırıklığı ile esas olarak toplumun kaybettiğini, zaman geçtikçe bunun anlaşılacağını duyarsınız. Yine de mevzu sözün bittiği yer olan geniş katılımlı bir “anket” niteliğinde olunca değerlendirme ve özeleştiri yapmakta fayda var.
Demek ki konu yalnızca “biz temiziz, çalmayız, çaldırmayız” değilmiş. O söylem bir siyasi hareketi bir yere taşıyabilir ama bir noktadan aynı söylemin tekrarı bir yere taşımayı bırak o siyasi hareketi orada bile tutamaz duruma gelebiliyor. Zaman nötrdür. Lehine de çalışır aleyhine de çalışır sözünü doğrular nitelikte bir sonuç çıktı.
Önemli olan hayal kırıklığına uğrayanların bundan sonra nasıl reaksiyon gösterileceğidir. Samimi özeleştiriye dayanmak şartıyla bitti gibi gözüken aslında yepyeni bir başlangıç da olabilir.
UBP ve CTP dışındaki partiler için iki yol vardır.
Biz haklıyız deyip toplumun onlara meyil etmesini bekleyebilirler.
Bizi toplum anlamadı diye ısrar ederler. Son gece bizim tarlayı sürdüler derler.
Sonra da dönüp başkalarının başarısızlığını bekler, bundan nemalanmayı umut edebilirler. Bu kolay yoldur ve bizim siyasi tarihimizde bunun örnekleri vardır.
Özeleştiri yapmayı da “mış” gibi yaparlar. Özeleştiri yaparken bile aslında doğru yaptıklarını söyler, tekrar kendilerini haklı çıkarma çabası içine girerler. Fark etmezler ama bu en fazla ben bilirim ve hata yapmam yaklaşımı ile büyüyen egoları en büyük rakipleri olur.
Diğer yol da siyasetin hijyen bir şekilde yapılması söyleminin üstüne çok daha somut öneriler sunabilmektir.
Tabiri caizse güler yüzle temiz ama boş tabak sunmak dikkat çeker ama çözüm değildir. Mevzu yalnızca siyasetin hijyen olması ile alakalı değildir. Önemlidir ama tek başına yeterli değildir.
Mevzu seninle yola çıkanları canlı tutmak ve çemberi genişletmek için söylediklerinin adını rakam, kaynak, zamanlaması ve önceliğini ortaya koyarak çözüm üretmek ile alakalıdır. Siyaset bu çerçevede yapılırsa fark yaratır. Anlam kazanır. Sürdürülebilir bir siyasi hareket için örgütüyle yaşam bulan partilere göre sunduğun “ürünü” farklılaştırarak çekim gücü yaratmaktan başka şansın yoktur.
Toplumun önüne fark yaratan bir gündem içeriği ile çıkmak için bir sonraki seçim tarihini beklemeden çalışmaya hemen başlanmalıdır.
Konjonktür bunun için inanılmaz derecede müsaittir çünkü seçimi kazananların da bir çözüm önerileri yoktur. Bunu biliyoruz.
İnşallah yanılırız ama seçilenler de “hele seçilelim de bakarız” ile seçilmişlerdir.
Bu seçimin en önemli konusu kaynak yaratmakla ilgili önerilerin tartışılması ve yarıştırılması olmalıydı.
Olmadı.
T.C. ile ilişkilerden Kıbrıs sorununa kadar uzanan sorunların kökünde kaynak yaratabilmekteki eksikliğimiz yatmaktadır.
Bu seçim sürecinde olmadı diye bu ihtiyaç ortadan mı kalktı?
Meclis açıldığında en önemli konu yine kaynak eksikliğidir.
Yeni gelir kaynakları ve tasarruf yoluyla kaynak yaratmadan hiçbir şey yapamazsınız. Resim ortadadır.
Bu seçimden kolektif olarak meclise taşıyabileceğimiz örneğin ticaret hacmini artırıcı adımlar, vergilendirilmeyen alanlar, kamuda tasarruf önlemleri ile ilgili akılda kalan bir şey var mı?
Seçmen şu görüşleri, önerileri benimsedi diyeceğimiz bir şey var mı?
Yok.
Esas mesele budur ve seçmen de birilerine olumlu birilerine de olumsuz şekilde orantısız mesajlar verirken kendi sorununu da çözecek bir adım attığı pek de söylenemez.
Ne diyelim Allah kolaylık versin.
Biri Allah’ın bordroda olup olmadığını öğrensin.
Çok ihtiyaç olacak. Bilelim.
 
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.