banner913
banner932
banner1012

“Değişim için kelebek etkisi yaratmak gerek”

banner1020

İnşaat mühendisi bir kadın olmanın zorluğunu yaşadığını belirten Gülcan Yalınca, işini yapabilmek için maskülen bir kimliğe bürünmek zorunda kaldığını söyledi. Yalınca, işini bildiğini ıspatlayabilmek için kadın kimliğini geri plana attığını bundan dolayı da zaman zaman bu rolün evine yansıdığını ifade etti

banner974
“Değişim için kelebek etkisi yaratmak gerek”

banner971

Yalınca “Değişim yaratmak çok kolay birşey değil. Değişimin de kelebek etkisi ile olacağına inanırım. Kelebek etkisi, kelebeğin kanadından çıkan rüzgar ne kadar küçücüktür. Ama çok kelebek bir araya gelir de o rüzgarı beraber çıkarırsa fırtına bile çıkarır”

Bahar Uygur  

İnşaat mühendisi ve Denge Consulting direktörü Gülcan Yalınca ile 31 yıllık meslek hayatını, özel hayatını, sivil toplum çalışmalarını, iş güvenliğini ve hayata dair bakış açısını konuştuk.

Gülcan Yalınca, iş hayatı boyunca kadın olmanın zorluğunu yaşadı. Bu yüzden maskülen bir role büründü. İşinde daha sert bir karakter oldu. Bazen işindeki hali ev yaşantısına yansıdı.

56 yaşındaki Gülcan Yalınca 1986 yılında Yüksek Teknoloji Enstitüsüsü, şimdiki adıyla Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği mezun oldu. Okul birincisi olarak mezun olan Gülcan Yalınca, o yıl inşaat mühendisiliği bölümünden mezun olanların çoğunluğunun kadın olduğunu söyledi. “Bizim jenerasyon daha cesurdu” diyen Gülcan Yalınca, sınıflarında da kadınların çoğunluk olduğunu ifade etti.

Kendi ayaklarının üzerinde durmak adına 30 yaşında evlendi. Eşi mimardı. Beraber çalıştılar. İki kızı oldu. Beyararmudu’nda yaşayan çift çocukların okulu için 2005’de Lefkoşa’ya taşındılar.

Mezun olduktan sonra hep serbest çalıştı. Sadece 8 ay bir proje için Eğitim Bakanlığı’nda çalıştı. 1991 Körfez Savaşı inşaat sektörünü etkilediği için kendilerinin de iş hayatı etkilendi. O günlerde 8,5 aylık hamile olan Gülcan Yalınca otellerde temizlik yaptı. Eşi ise patates ambarında hamallık yaptı. Köydeki eksikliği farkeden eşi köyde modern bir ekmek fırını açtı. 1994 yılına kadar fırın işleten Yalınca çifti fırını satıp hırdavat dükkanı açtı. Hırdavat dükkanında kazandıkları para ile 2 dükkan aldılar. Yalınca, 2002 yılında İngiliz üslerinde yönetici mühendis olarak işe başladı. 2012 yılına kadar İngiliz üslerinde çalıştı. Yaptığı iş artık manevi olarak tatmin etmediği için gönüllü olarak İngiliz üslerindeki işinden ayrıldı. İngiliz üslerinde Türk ve Rum personellerden sorumluydu.

İlk defa üslerde bir kadın Türk mühendis yönetici olduğunu belirten Yalınca, kadın olduğu için personelin kendisine zorluklar çıkardığını anlattı. Geçmiş tecrübeleri sayesinde bunun üstesinden gelebildi. Ekonomik olarak rahatlayınca sivil toplum örgütlerinde çalışmak için işini bıraktı.

ÖĞRENME HASTASI VE İŞ VE SOSYAL YAŞAMI BÜTÜN

Günde 18 saat çalıştığını belirten Gülcan Yalınca, iş ile sosyal hayatının ayrı olmadığını söyleyerek çalışırken eğlendiğini söyledi. Öğrenme hastası olduğunu dile getiren Yalınca “öğrenmeden geçen gün yaşanmış sayılmaz” dedi.

“ÖĞRENİRKEN MÜTHİŞ HAZ DUYARIM YAŞADIĞIMI HİSSEDERİM. OT OLMADIĞIMI HİSSEDERİM.”

Güne sabah 7’de başlayan Yalınca gece 12-1’e kadar çalışıyor. “Uyanık olduğum sürece çalışıyorum, sosyal hayatım işin içinde”. Yalınca bugüne kadar sahip olduğu herşeyi çalışarak yaptığını sözlerine ekledi.  Gece 1’de yatıp sabah 4’te kalkıp işe gittiğini söyleyen Yalınca, 3 işi birden yaptığını belirtti. Gülcan Yalınca, bir taraftan İngiliz üslerinde çalışırken diğer yandan kendi işlerini bunun yanında Avrupa Birliği projelerinde de çalıştığını ifade etti.

Eşini iki yıl önce zamansız kaybettiğini belirten Gülcan Yalınca eşiyle iyi bir takım olduklarını söyledi. Hayatını bir gün kitaplaştırmak istediğini belirten Yalınca, yüzlerce sertifikaya sahip.

“Reklamı hiç sevmem. Çoğu kişi beni rol model olarak gösterir. Bunun reklamının yapılmasını istemem. Reklam için yapmam, gönülden içten hissettiğim için yaparım. Üslerden ayrılmamın sebepleri sürdürülebilir kalkınma ve doğa korumada çalışma gerektiğine inandığım için toplumda değişim yaratmak için çalışmaya inandığım için artık bu iş bana tatmin vermiyor, benim daha geniş vizyonlu bir iş yapmam lazım dedim ve üslerden ayrıldım. 2009 yılında sürdürülebilir kalkınma derneğinin kurulması için liderlik yaptım ve ofisimi sürdürülebilir kalkınma derneğinin kullanımına açtım. Gönüllü olarak doğanın korunması ve kırsalda turizmin gelişmesi için proje yazdım, proje yürüttüm. Şu anda yine yürütülen bir projede gönüllü proje sorumlusu olarak çalışıyorum. Bu projenin ülkenin ekonomisine kırsalda yaşayan insanların yaşam kalitesine ve doğanın korunmasına yapacağı katkıya inandığım için uğraşırım. Değişim yaratmak çok kolay birşey değil. Değişimin de kelebek etkisi ile olacağına inanırım. Kelebek etkisi, kelebeğin kanadından çıkan rüzgar ne kadar küçücüktür. Ama çok kelebek bir araya gelir de o rüzgarı beraber çıkarırsa fırtına bile çıkarır. İnanarak yılmadan usanmadan çalışırım. Bu sadece kırsalda değil, meslek odalarında da belediyelerde de bana ulaşan benim ulaştığım herkese inşaat mühendisliğinin bilgisinin yanı sıra sürdürülebilir kalkınma konusunda edindiğim bilgi ve buna inancımdan dolayı yaptığım yardım ile çok küçük de olsa bazıları büyük değişimler ve pozitif katkılar yapmak için uğraşırım. Bir aktivistim. Kendi ayaklarımın üzerinde durabildiğim için vurdumduymazlık ihmal beni kudurtur. Kimseye de minnet borcum olmadığı için bunu rahatlıkla da söylerim ve bunun gibi davranması lazım insanların ülkenin düzelebilmesi için.”

İnşaat mühendisi kadın olmanın zorluklarını yaşadınız mı?

“Kadın inşaat mühendisi olmak işin aslı çok kötüydü. Kendimi ıspatlamak için çok uğraştım. Maskülen karakter geliştirdim ayakta kalabilmek için kendimi ıspatlayabilmek için. Çünkü değişik eğitim seviseyindeki hep erkek egemen bir iş alanında çalıştım. Bir kadın olarak burada kendimi çok iyi derece ile mezun olduğum için mesleğimi çok iyi bilirdim. Çok iyi bildiğimi anlatabilmek için kadınlığımı geri plana atarak söyleyebildim ve başarabildim. Zaman zaman geliştirdiğim bu davranış biçimi özel yaşamımda sıkıntı da yarattı.   Eşim beni anlardı ve affederdi ama özellikle çocuklarda baskı olduğu zamanlarda oldu. Şimdi çok daha iyi anlarlar beni. Büyük kızım ‘benim insanlık için bir şey icat etmem lazım’ dedi biyokimya okudu. Küçük kızım da başkalarının kar marjı için çalışmayacağını yapacağı işin başkalarına faydası olması lazım dedi sivil toplum örügütünde çalışır. Şiddet gören kadınlara destek veren bir örgütte çalışır. İki tane duyarlı genç yetiştirdim. Başarılı bir anne olduğuma inanırım. 21 yaşında aileden para istemeyen kendi hayatımızı kendimiz kazanacağız diyen genç yetiştirdim. Gururluyum bana göre ikisi de başarılıdır hayatta. Takdir alan gençlerdir. Şansızlığım eşimi zamansız kaybetmek oldu. Onu kaybedince çok bocalama yaşadım. Eşimle çok uyumlu bir birlikteliğimiz vardı. Ortaokula başladıklarında çocuklarımı çalışmaya gönderdim. Çalışacaksınız hayat annenin babanın evindeki gibi değil dedim çocuklarıma.”

BİRÇOK KURSA KATILDI, BİR DOSYA DOLUSU SERTİFAKAYA SAHİP

 “Sürdürlebilir kalkınmada çalışabilmek için çok ama çok bilgiye ihtiyacım vardı. Bunun için bir çok kursa katıldım. İş sağlığı güvenliği uzmanıyım. Sürdürülebilir kalkınma konusunda danışmanlık yapabilecek düzeyde bilgi sahibiyim. Doğa koruma ve koruma alanı yönetimi konusunda danışmanlık yapabilecek bilgiye sahibiyim. Koçluk yani ilişki yönetimi konusunda uzmanlığım var. En son aldığım sertifika, güçlü yönlerin etkin kullanımı yöntemi amerikan uzmanın bulup tescil ettiği ilişki yönetiminde takım oluşturmada kullanılan yöntemin akreditasyon eğitimi aldım. Şu an piyasada çalışan insanların işlerinde motivasyonlarını nasıl geliştireceklerini öğreteceğim bir yöntem öğrendim ve bunu piyasada danışmanlık ve koçluk servisi olarak vereceğim. Piyasada eksikliğine inandığım ve insanların mutluluğuna ve motivasyonuna etki yapacağına inandığım bir yöntemdir bu. Değişime katkı için karar verdiğim yollardan biri.”

İş sağlığı güvenliği için neler yapılmalı?

İş sağlığı güvenliğini İngiliz üslerinde tanıdım. KKTC’de adı bile geçmezdi. Riski görmezseniz çok cesur alırsınız. Riski görürseniz tedbir alırsınız. Cesaret bilgisizliğin cesaretidir. Çok kapsamlı sürekli eğitim gerektirir. İş sağlığı güvenliği çalışanın da sorumluluğudur. İşveren çalışanı eğitmeli. İlk uzmanların yetiştirmek için yürüttüğü programda eğitimci olarak çalıştım. İnsanların bakış açısı değişmeli. Gönüllü eğitmenin iş sağlığı güvenliği konusunda. İş sağlığı güvenliği insan hakkıdır. İnsan haklarına inanırsak sağlıklı bir işyeri yaratmanın bir insan hakkı olduğuna kanaat getirip bunu öğrenip bu yönde hareket edeceğiz. İşverenin çalışanı eğitmesi lazım.

Gençlere tavsiyeleriniz nedir?

“Cinsiyet bir işi yapılabilirliğinizi etkilemez. Özgüven ve yeterli bilgi başarının sırrıdır. Kendinize inanmanız lazım. Kendinize inanır ve kendinizi geliştirerseniz yapamayacağı iş yoktur kimsenin. Yeteneklerinizi, güçlü yönünüzü kullanmayı bildiğiniz sürece  hayatta başarılı olursunuz. Zayıf yönünüze yoğunlaşmak yerine güçlü yerinize yoğunlaşırsanız başarılı olursunuz. Veya sizin neyi mutlu ve motive ettiğini öğrenirseniz kendinizi iyi tanırsanız başarılı olamamk için hiçbir sebeb yok.”

Sürdürülebilir Kalkınma Derneği’nde neler yapıyorsunuz?

“Kırsal turizm gelişmesi için proje yürütüyoruz. Doğa koruma alanlarındaki halkın sürdürülebilir kalkınma ve doğa koruma konularında kapasitelerini arttırmak amaçlı çalışıyoruz. 3 yıllık bir projedir. Eğitim veriyoruz. Çiftçinin agro turizm tarımla turizmi birşeleştirerek turizm sektörüne girmesi için eğitim programı ve küçük hibe programı yürütüyoruz. Başvurular bu ayın sonunda başlıyor. Eğitimi tamamlandığı taktirde başvuracak. Önce öğrenecek sonra uygulama. Bu hibe programında kadınlar ve gençler öncelikli. Maronit toplumuyla ilgili bir proje yönetiyorum. Eğitim programlarını www.denge.consulting.com sitesinden ulaşabilirler. Bu yıl Slovenya’da gerçekleştirecek bir eğitim programımız var. Hem tatil yapıp hem öğrenebilecekleri bir eğitim olacak.”         

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.