banner913
banner932
banner1012

Girne Belediyesi Girnenin Yaşayan Kültür Hazinelerini Kitaplaştırdı.

banner1020

banner974
Girne Belediyesi Girnenin Yaşayan Kültür Hazinelerini Kitaplaştırdı.

banner971
Girne Belediyesi Girnenin Yaşayan Kültür Hazinelerini Kitaplaştırdı.
 
Girne Belediyesi önemli yayınlar yapan, kültüre ve sanata  değer veren  bir Belediyemiz. Yıllardır sürdürdüğü festivalleri ve yayımları sayesinde gelecek nesillere önemli bilgiler bırakıyor.  “somut olmayan kültürel mirasın” koruması altında olan meslekleri ve yüzleri “Meslekler ve Yüzler Cilt -1-“ adı altında bir kitapla bizleri buluşturdu.  Kayıt altına alınan bu meslekler geleceğe emin bir biçimde taşınarak, ileriki kuşaklara kaynaklık ederken, geçirmiş olduğumuz sosyal ve kültürel değişimin,  nasıl olduğunu ne biçimde kimler tarafından bozulduğuna da tarihsel bir mühür vuracaktır.  Bu eser Kıbrıslı Türklerin aslında ne kadar çalışkan olduğunu, çok önemli meslekleri  icra ettiklerini bu kitapla bizler görüyoruz. Önemli olan bu meslekleri geliştirmek yeni ustalar geliştirmek, bugün artık iyi bir usta terzi bulmak o kadar çok zor oldu ki, bu tip meslekleri vb.ne kadar yaşatırsak geleceğe o kadar daha sağlam basabiliriz çünkü usta olmazsa, sadece tüketen toplum olur. Kitabı hazırlayan herkese çok teşekkür ederiz. Emeklerine sağlık.
 
Geçmişe Özlem
 
Kıbrısım
Memleketim
Dünya cennetim benim
Masmavi Akdeniz'in
Beyaz köpükleriyle yıkanan
Zümrüt bakışlım
Güzelim...
 
Baharları
Kırlangıçlar uçar semalarında
Bir başka güzellik var
Her mevsiminde
Ovasında
Dağında
Bir başka güzellik...
 
Denizle çevrilidir etrafı
Süt mavisi denizle...
Mert insanlar yurdu Kıbrıs'ımın
Girne'si
Limasol'u
Baf'ı
Cennetten birer köşe.
 
Surlarla çevrili
Köhnemiş Lefkoşa kenti bile
Başka güzel.
Ya İskele;
Hele, hele
Yeşiller yeşili Lefke...
 
Yenilenmiş çoğu kentlerimizin
Modernleşmiş.
Beton yığınları
Yükselmekte çoğunda;
Sözüm ona
Ülkem
Altın Çağında.
 
Anılarda kaldı
Eski günler
O bir hafta süren
Düğünler.
Anılarda kaldı artık
İçinde yıkandığımız
İri horasan küpleri.
Kahvelerde
Lokum dolardı cepleri
Konuklarımızın.
 
 
H'oldu bize ansızın?
Nerde eski günler?
Sevecendi,
Mertti,
Cömertti Kıbrıslım.
Geride kalmış
Çoğunun yurtları;
Mazi olmuş
Konukseverlikleri
Tertemiz dostlukları,
 
Bir zamanlar
Burçları
"Yeğdir Allah yeğ"
Sesleriyle çınlayan Lefkoşa
Minarelerdeki
Ezan sesiyle
Türklüğünü
Haykırırdı kentin.
 
Adam boyoydu ekinler
Mesarya Ovasında.
Bedbereket vardı
Köylümün tarlasında.
 
Baflının
Limasollunun
Pekmez kaynarken avlusunda
Yedi mahalleye
Kokusu savrulurdu.
Üzüm pekmezi, Harnıp pekmezi.
Sucuklar asılırdı
Taptaze,
Dizi, dizi.
Topak helvası,
Ekmek helvası yapılırdı
Güzelim pekmezden;
Bunlarla beslerlerdi bizi;
Pasta nedir bilmezdik
Biz küçükken.
En gözde tatlıydı
Zülbiye.
Bolca yaparlardı,
Ye babam ye...
 
Penevetler vardı tahtadan
üzerlerine sıra sıra
Ekmekler dizilen.
Asılı dururdu tabacada
Günlerce ekşimeden,
Küflenmeden
O güzelim ekmekler.
 
Evlerimizde
Aşkı tahtası bulunurdu.
Anamız,
Ninemiz,
Hamur Yoğurur,
Aşkı açardı üzerinde.
Yemek vakti geldi mi
Aşkı   tahtamız
Masa olur,
Sofra
Bunun üzerine kurulurdu.
 
Altından yanardı hamamlarımız
Bir zamanlar.
Cıvıl cıvıldı
Eskilerde hanlarımız.
Eşekler girerdi,
At gibi
Kıbrıs eşekleri;
Develer çıkardı
Sürekli,
Ağır yük taşıyan.
 
Baf'in,
Limasol'un
Yolları
Zamk   gibiydi,
Yapışkan;
Üzüm şirasından.
 
İçinden yağ akan
Ünlü Baf peyniri,
Nonut mayasından çöreği,
Tatlı sucuğu,
Köfteri,
Zivaniyası....
Var mıydı daha alâsı
Andıkça eski günleri
Ağlaması gelir kişinin, İnanın ağlaması.
 
Evler akıtmasın diye
Kil toprağı çekilirdi
Eskilerde damlara,
Bereketli yağışlar başlamadan.
 
Kıbleye bakardı
Köydeki uzun odamız.
Bölünmüştü ikiye.
Bir yanda ocak,
Beri yanda yatak.
Dört direkli,
Tenteli,
Dörtbir yanı perdeli.
 
Bayram yerlerinde
Kızlar gezinirdi
Çekingen,
ürkek köy kızları,
Avuçları kınalı,
Gözleri sürmeli.
Salıncaklar,
Ginciraklar kurulurdu.
Kopça vururduk salıncaklarda.
 
Kokusu savrulurdu
Kavrulan lokmaların.
Davullar,
Zurnalar...
Kısacası
Bambaşkaydı eski bayramlar.
 
Kuruş verirdi elini öptüğümüz
Halalar,
Dayılar,
Amcalar,
Kuruş verirdi ablalar.
Onluklar iş görürdü;
Gereksizdi büyük paralar.
Bayramları
En lüks yemek
Nohutlu,
Zerdeli pilâv.
 
Eski günlerde
Çoraplar örülürdü
Dört iğneyle,
Elde.
Yerli,
Kalın,
Süslü çoraplar.
Her biri
Bir renk cünbüşfü.
Giyilirdi özel günlerde,
Bayramda,
Düğünlerde.
 
 
Koyun yünündendi
Kazaklarımız.
Yün eğirirdi
Usanmadan
Anamız,
Bacımız,
Yün evirirdi
Körpecik kızlarımız.
Kışın yünden.
Yazın keten bezinden
Dokumaydı yatak çarşafımız.
 
 
Ayazlanmış su içerdik yazın
Ağzı sarılı
Kırmızı, toprak destiden;
"Buzluk" yoktu eskiden.
Toplarınız vardı
Velesbit lastiğinden.
 
Bayramdan bayrama alınırdı
Potinlerimiz.
Yeni gömleğimiz
Çoğu kez
Karyolanın demirine asılırdı
Arife gecesinden.
 
Komşumuzun kızı
Alaca entari giyerdi;
Tezgâh dokuması.
Fakirdiler,
Yetimdi zavallı Ayşe,
Harpte ölmüştü babası.
Anasının yokken okuması,
Yazması
Kumaş dokurdu
İnce, ince;
Tel, tel,
Billâh makineden güzel.
 
Masallar dinlerdik yaşlılardan
Uzun kış gecelerinde.
"Şahmaran",
"Gocagaricik",
"Pasdellicik"
Masalı.
Rüyalarımıza girerdi
Masal kahramanları.
 
Titrek lâmba ışığında
"Tente" işlerdi Anam,
Oya yapardı;
Güzelim yemeni oyaları.
Nasıl işlerse peteğini
Ustalıkla bir arı
öyle işlerdi anam
Rengârenk oyaları.
Yasemin,
Turunç çiçeklerini,
Fulu,
Papatyaları
Dizine koyarak
Canlı model yapardı.
Sanatına tüm benliğini katarak
Çiçek soluncaya dek
Tamamlanırdı örnek
Doğadakine denk.
 
 
Elektrik çağı başladı,
Atıverdik
İki numara,
Üç numara,
Dört numara
Tüm lambaları.
Ne yağ kandilleri kaldı,
Ne de şahane
Karpuzlu lambalar.
 
Tarih oldu birer birer
Tek atlı,
Çift atlı,
Süslü arabalar.
Mersedesler geçiyor şimdi
Daracık sokaklarımızdan.
Başı dönüyor insanın,
Başı dönüyor hızdan.
 
Şarkılar dinlerdik bir zamanlar
Siyah plaklı,
İğneli gramofondan.
İslim büyük yenilikti;
Kurtulmuştuk
Ocaklardan,
Odundan.
 
Artık ülkem modernleşti.
Yıllar yılları izledi,
Mutlu yılları
Devler yuttu;
Masallar gizledi...
Anılarda kaldı mutluluklar,
Mutsuzluk sardı bizi.
Eski sevecenlik,
Cömertlik,
Saf ve kanaatkar
İnsanları ülkemin
Şimdi bir mazi.
Hâsılı ülkem çirkinleşti.
 
MAHMUT İSLAMOĞLU
 
 
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.