banner913
banner932
banner1012

Erçin'le Kitap Dünyası

banner1020

Etrafın seni sıktığı zaman kitap oku… SABAHATTİN ALİ

banner974
Erçin'le Kitap Dünyası

banner971

Hazırlayan: Erçin SELASİYE

 
HAFTANIN EN ÇOK OKUNAN KIBRIS KİTAPLARI:

 
Bir Hınç ve Şiddet Tarihi – Niyazi Kızılyürek  
Ay Düşüncesi - Aforizma Günlüğü 1001 – Aytunç Şabanlı
Bir Tarafı Uçurum Bir Tarafı Ateş – Abdullah Korkmazhan
Kıbrısın Kelebekleri – Arazi Rehberi ve Kelebek Fotoğrafçılığı - Hasan Bağlar
Onlar Daha Çocuktu (2 Cilt) – Aydan Afşaroğlu
 
 

BİR HINÇ VE ŞİDDET TARİHİ – NİYAZİ KIZILYÜREK 

 
Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek bu çalışmasında ilk defa yayınlanan belgeler ve bulgular ışığında Kıbrıs'ta etnik ve siyasal şiddet olgusunu incelemekte, birlikte yaşayan, birbirlerinin düğününe, cenaze törenine katılan insanların etnik şiddetin baş göstermesiyle birlikte nasıl çatışan kamplara ayrıldıklarını, "Helenizm" ve "Türklük" adına tutuştukları kavgada nasıl nefret kokan "ölümcül kimlikler" edindiklerini değişik bir yöntemle ele almaktadır. 


 

HAFTANIN EN ÇOK OKUNAN DÜNYA KİTAPLARI:

 
Momo – Michael Ende
Seyir – Piraye
Fareler ve İnsanlar – John Steinbeck    
Empedokles’in Dostları – Amin Maalouf
Death Note – Ölüm Defteri 1 – Tsugumi Ooba
 
 

MOMO – MİCHAEL ENDE

 
Momo, büyük bir kentin tiyatro harabelerinde yaşayan küçük bir kızdır. Buldukları ya da kendisine hediye edilenler dışında hiçbir şeyi yoktur. Ancak olağanüstü bir yeteneği vardır: Momo, muhteşem bir dinleyicidir ve bunun için oldukça bol zamanı vardır.
Bir gün hayaletimsi topluluk “duman adamlar” ortaya çıkar. İnce hesaplı planlar kurup insanların zamanını çalarlar. Onları durduracak tek kişiyse Momo’dur.


 

HAFTANIN KİTABI

 

AĞLA SEVGİLİ YURDUM – ALAN PATON

 

Toplumu cahilleştir, fakirleştir ve yönet, işte bütün mesele bu!

Bütün yaşamı Güney Afrika'da geçen, önceleri zengin beyaz çocukların eğitmenliğini, sonraları kara çocukların kapatıldığı bir "ıslahevi"nin yöneticiliğini yapan Alan Paton, Ağla Sevgili Yurdum'da; kara derili insanlarla beyazların çelişki ve çatışmalarının yaşandığı bir ortamı, olanca doğallığıyla anlatıyor.
Dünya üzerinde her ülkedeki okurun kendi yurduyla ilgili bireyler bulabileceği bir kitap… Özünde Güney Afrika'daki özgürlük mücadelesini anlatıyor. Ama siz insanların acımasızlığının ve ırk ayrımının ne kadar tehlikeli olduğu idrak ettiğinizde bu dünyanın ne kadar anlamsız olduğunu fark ediyorsunuz…
Dramatik yönüyle olduğu kadar tarihsel altyapısıyla da büyük eserler arasına girmiş olan Ağla Sevgili Yurdum vijdanınıza hitap ediyor ve canınız yanıyor…
Benden uyarması…
 

 

HAFTANIN YAZARI

 MARGARET MİTCHELL (1900 – 1949)
1900 yılında zengin ve politik olarak önde gelen bir ailede doğdu. Babası Eugene Muse Mitchell, bir avukat oldu ve annesi Mary Isabel "Maybelle" Stephens , bir oldu kadınların oy hakkını savunan bir kadındı.
Atlanta’da kolejden mezun olduktan sonra Atlanta – Journal Gazetesi’nde çalışmaya başladı. 1925 yılında John Marsh ile evlendi. Yaşamına ev kadını olarak devam ederken 1926 yılında geçirdiği bir kaza sonucu ayak bileğini kırdı ve doktorlar uzun bir süre yatakta kalmasını önerdiler.
Genç kadın bu sıkıntılı süreyi atlatabilmek ve oyalanmak için bir şeyler yazmaya karar verdi. Yazacağı konuyu 1861 yılında Kuzey – Güney Savaşındaki ailesinin ve dostlarının yaşadıkları olaylardan seçecekti.
Margaret Mitchell, çocukluğundan beri büyüklerinden dinlediği savaş anılarını ve zenci dadısının anlattıklarından ve okul yıllarında öğrendiklerini yazmaya karar verdi. Böylece sekiz milyondan fazla satarak 20. yüzyılın en çok satanlarından biri olan, dünyaca ünlü Rüzgar Gibi Geçti adlı eserini yazmaya başladı.
8 sene süren yazma süresinden sonra bir yayın evi müdürü yazılanları görmek ister. Margaret Mitchell, önce yazdıklarını vermek istemezse de çevresindekilerin baskısı ve ricasıyla yazılarını Mr. Latham’a verir. Beğenilince, romanın basılması için izin istenir. Altı aylık bir hazırlık döneminden sonra, roman 30 Haziran 1936'da piyasaya sürülür. 50.000 adet satılır. Margaret Mitchell, 1936 yılında yayınladığı “Gone with the Wind” (Rüzgar Gibi Geçti) adlı eserini yazana kadar, sıradan bir ev kadınıydı ve bu eser yayınlanınca, bir anda üne kavuştu.
Rüzgar gibi geçti romanıyla, 1937 yılında Pulitzer Ödülü aldı. Filme de çekilen bu eser (başrollerini Vivien Leight ve Clark Gable oynadı) gerek edebiyat dünyasında, gerek sinema dünyasında, dünya klasikleri arasına girdi. “Rüzgar Gibi Geçti” filme çekilmesi için 1939 yılı değeriyle dört milyon Amerikan doları harcanır. Film de romanı gibi gişe rekorları kırar. Ve on dalda Oscar ödülüne layık görülür.
Margaret Mitchell, 16 Ağustos 1949 tarihinde ABD, Georgia eyaletinde Atlanta şehrinde bir trafik kazasında 49 yaşında ölmüştür.

 
 
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.