banner913
banner932
banner1012

Erçin'in Kitap Dünyası

banner1020

Okuma insanın zihinsel giysilerini dokuyan bir tezgahtır. Bayağı şeyler okumak hem beyine hem kalbe bayağı giysiler dokur. A. P. GOUTHEY

banner974
Erçin'in Kitap Dünyası

banner971

HAFTANIN EN ÇOK OKUNAN KIBRIS KİTAPLARI:
Ada Karanlığı – Turgül Tomgüsehan
Gök Çatının Altındakiler – Fatma Türkoğlu
MİTRA - Bitmeyen Arayış – Tamer Öncül
Sırlar Adası – Turgül Tomgüsehan
Hukuk Davaları Duruşma Kılavuzu – Hasan Esendağlı
 
HAFTANIN ÇOK SATAN KIBRIS KİTABI
ADA KARANLIĞI - TURGÜL TOMGÜSEHAN
Büyük ses getiren Sırlar Adası romanının yazarı Dr Turgül Tomgüsehan’ın ikinci romanı “Ada Karanlığı” kitabı Kıbrıs adasında 1999-2008 yılları arasında yaşanmış adli konular “arşivsel bir titizlikle” okuyucuya aktarılıyor.
Gerçek olaylardan ilham alınarak kaleme alınan kitapta yer alan karakterlerin gerçek isimlerinin kullanılmadan aktarılıyor.
Kitabın giriş kısmında, Dr Tomgüsehan’ın “Bu güzel Ada’da bir daha hiçbir çocuk ölmesin, hiçbir anne ağlamasın, hiçbir evlat anasız babasız kalmasın, hiç kimse hayatının en güzel yıllarını demir parmaklıklar arkasında geçirmesin” ifadelerine yer veriliyor.
Yazar Dr Turgül Tomgüsehan, halen KKTC’de Emniyet Teşkilatında Başmüfettiş olarak görev yapmakta ve aynı zamanda Yakın Doğu Üniversitesi İletişim Fakültesinde yarı zamanlı olarak Gazetecilik Bölümünde Suç Haberciliği dersini vermekte.
 
 
 
HAFTANIN EN ÇOK DÜNYA KİTAPLARI:
Hazan - Ayşe Kulin 
Balıkçı ve Oğlu - Zülfü Livaneli
Hayat Kaybettiğin Yerden Başlar - Miraç Çağrı Aktaş  
Kayıp Tanrılar Ülkesi  - Ahmet Ümit  
Önce Sen Vardın - Canan Tan  
 
HAFTANIN ÇOK SATAN DÜNYA KİTABI
HAZAN - AYŞE KULİN 
 
​Ayşe Kulin’in Veda ile başladığı ve Umut, Hayat, Hüzün ve Hayal ile sürdürdüğü otobiyografik yolculuğunu noktalığı yeni romanı Hazan, Everest Yayınları’ndan çıktı.

“Hazan, sonbahar demek.

Hüzünle akraba olan bu sözcüğün bir başka anlamı özlem ve ayrılık mevsimi… bir diğeri sararıp solmuş, eski canlılığını kaybetmiş kimse.

Kimi tanımlarında kendimi bulduğum bu kelimeyi çok sevdim ve madem ben de sonbahar mevsimindeydim ömrümün, kitabımın adını HAZAN koydum.” AYŞE KULİN



HAFTANIN KİTABI
KABUĞUNU KIRAN İNCİ – NADIA HASHIMI
Baskıya, eşitsizliğe, hatta kaderlerine karşı savaşan iki genç kadının unutulmaz öyküsü…
Yıl 2007… Taliban’ın hükmettiği, kanayan yaraların sarılamadığı Afganistan’da madde bağımlısı bir babası olan ve hiç erkek kardeşi olmayan Rahima ve ablaları, sokağa bile çıkamaz, okula gidemezler. Tek umutları, oğlu olmayan ailelerin, kızlarından birini, ergenlik çağına gelene kadar erkeğe çevirmesini sağlayan Bacha Posh geleneğidir. Rahima, bu gelenek sayesinde erkek gibi giyinip, öyleymiş gibi davranabilir ve hayal bile edemeyeceği bir özgürlüğe kavuşur.
 
Öte yandan ailesinde bu sıra dışı geleneği ilk uygulayan kişi Rahima değildir. Yüz yıl önce büyük büyük büyükannesi Shekiba da onunla aynı kaderi paylaşmıştır. Bu değişim onu da ıssız bir köydeki güçlüklerle dolu hayatından alıp, hayal bile edemeyeceği bir dünyaya taşımıştır.
 
Peki, Shekiba ve Rahima, gerçekten özgür bir hayat yaşayabilecekler midir? Ya aksi olursa hayatlarına nasıl devam edeceklerdir? Kabuğunu Kıran İnci, aralarında yüz yıl olmasına rağmen aynı cesarete sahip olan bu iki kadının olağanüstü öyküsünü her sayfada ilmek ilmek işliyor.


 
HAFTANIN YAZARI
ALEXANDRE DUMAS (1802 – 1870)
Alexandre Dumas 24 Temmuz 1802 yılında Fransa’da doğmuştur. Babasını çok küçük yaşlarda kaybedince Paris’e gitmiştir. Avukat olmayı çok istemişse de Fransa Kralı Orleans Dükü olan Louis-Phlippe’in hizmetine girmiştir.
Alexandre Dumas’ın isminin “baba” kelimesi ile birlikte anılmasının nedeni oğlu ile aynı ismi taşıması ve oğlunun da bir yazar olmasıdır. 
Hayatı boyunca yaşadığı maddi zorluklar nedeni ile eğitimini tamamlayamayan Dumas kendi çabalarıyla İspanyolcayı öğrenmiştir. Dedesi Fransız bir asil, büyükannesi zenci bir köledir.
Alexandre Dumas noter katipliği, Dük sekreterliği gibi çeşitli işlerde çalışmıştır. Tiyatroya yönelmiş ve oyun yazmaya başlamıştır. İlk oyunu “Av ve Aşk” olmuş, bir arkadaşının yardımı ile tiyatroda sahnelenmiştir.
Sırası ile bu oyunun diğer oyunları takip etmiştir. Kendisine popülerliği getiren ise “Monte Cristo Kontu” ve “Üç Silahşörler” isimli eserleri olmuştur.
Babası bir general olan Alexandre Dumas babasından duyduğu devrim hikayelerinden esinlenerek tarihi romanlar yazmıştır.
Yazarlıktan iyi bir gelir elde etmesine rağmen, lüks yaşam tarzı ve kadınlara olan düşkünlüğü son yıllarını yoksulluk içinde geçirmesine neden olmuştur.
Rusya’da yaşadığı yıllarda Rusya ile ilgili bir gezi kitabı yazmıştır. Daha sonra İtalya’ya geçmiş ve İtalya’nın ünlü İndipendente isimli gazetesini çıkarmıştır.
Fransa’nın yetiştirdiği en önemli yazarlardan olan Alexandre Dumas, Victor Hugo ve Emile Zola gibi büyük yazarların yanına taşınan küllerinden sonra hak ettiği değeri görmeye başlamıştır. Baba Alexandre Dumas ölümünden sonra geride 300’e yakın eser bırakmıştır.
Aralık 1870'te ölen Dumas doğduğu yer olan Aisne ilindeki Villers-Cotterêts'te gömüldü.
Üç Silahşörler eserinde kullandığı “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimiz İçin” sözü tüm dünya ile birlikte ülkemizde de hala kullanılmaktadır.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.