Fırsatı tepti derken, yanlış anlaşılmasın. Çok iyi oynadığı, son dakikalar hariç sayısız pozisyonlar bulduğu için değil, birçok oyuncusu eksik Doğan T. Birliği farkı ikiye çıkardıktan sonra, hatta skor 2-2’ye geldikten sonra bile gençleri oyuna sokmaya çekinmediği halde bu avantajı kullanamadığı için fırsatı kaçırdı. İdeal 11’i ile sahaya çıkacak bir DTB karşısında galibiyetle ayrılma şansları yok gibi. En azından bu futbol ve bu futbolcular ile.
Weston- Rasaq işbirliği ile ilk yarının başlarında öne geçen Doğan, tempoyu düşürünce, zevksiz bir ilk yarı izledik.
İkinci yarının hemen başlarında Doğan Selim’le farkı ikiye taşıyınca genç futbolcuları oyuna almaya başladı. Bunlardan Arda, iki kez kaleyi yokladı, birini yandan, birini üstten dışarı gönderdi ama uzatmanın son dakikasında turnayı gözünden vurarak çok güzel bir gol attı ve kendisine şans veren hocalarını utandırmadı.
DTB, T. Ocağı ve Yeşilova gibi gençlere şans veren bir Girne takımı. Doğan kenar yönetimi, rakibinin durumuna aldırış etmeden gençlere şans veriyor ve yenmesini de başarıyor.
K. Kaymaklı, iki farklı yenilgiden sonra önce Sena’yı sonra da Hüseyin Adal’ı oyundan alarak yerlerine Muhammed ve Rıfat’ı koydu. Bu değişiklikler K. Kaymaklı’yı canlandırdı. Rıfat, ilk denemede topu az farkla dışarı gönderdi ama ikincisinden çerçeveyi bularak farkı bire indirdi. Arkasından Okafor skoru eşitledi.
Taner’in yerine de Emre’yi alan K.K., maçın mutlak hakimi oldu. O pısırık, ne yaptığını bilmeyen K.K. gitti, yerine canla başla çalışan, koşan, pozisyonlar yaratan K. Kaymaklı geldi. Önce Muhammed, sonra da Okafor boş kale yerine topu dışarı atmasalar, istedikleri sonucu almaları işten bile değildi.
Ta ki, uzatma dakikalarında, Rıfat’ın sakatlığı nedeniyle oyun dışı kaldığı pozisyonda, topu kullanır kullanmaz Arda ile buluşturan Doğan onun ayağından üçüncü golü atmasa…
K. Kaymaklı, Play Out oynar mı bilmiyorum ama bildiğim şu ki, Rıfat da, Emre de, hatta Muhammed de bu takımda yer bulacak futbolcular olmalı.
