banner913
banner932
banner1012

"Salgın sürecinde en önemli kurumların başında eğitim ve sağlık geldi"

banner1020

Salgın sürecinde en önemli kurumların başında eğitim ve sağlığın geldiğinin görüldüğünü ve bunlardan asla vazgeçilmemesi gerektiğinin ortaya konduğunu dile getiren Elcil, eğitim konusunun temel insan hakkı olduğunu vurguladı

banner974
"Salgın sürecinde en önemli kurumların başında eğitim ve sağlık geldi"

banner971

 Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), “temel eğitim sistemini değerlendirme çalışması” yaptı, basın toplantısı ve panel düzenledi.

Sendika lokalinde düzenlenen basın toplantısı ve panelde, temel eğitimin genel durumu, pandemi döneminde eğitim, yeni eğitim dönemi ve alternatif eğitim uygulamaları değerlendirildi.

KTÖS tarafından yapılan bilimsel çalışmada, ülkede eğitime ilişkin paydaş, öğe ve uygulamaların her birinin yeterliliği ve yetersizliği ölçülerek, özellikle pandemi döneminde öğretmenlerin ve genel toplumun eğitimin kalitesi, ulaşılabilirliği ve ilgili Bakanlığın eğitim-öğretimi yönetebilme durumu ve uygulamaları konusundaki görüşleri ölçüldü.

KTÖS Konferans Salonu’ndan düzenlenen basın toplantısında, KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, Eğitim Sekreteri Burak Maviş ve KTOEÖS Genel Sekreteri Selma Eylem birer konuşma yaptı.

Konuşmaların ardında Prologue Consulting Direktörü Mine Yücel yaptığı anketin sonuçları hakkında; Doç. Dr. Ahmet Güneyli ile Dr. Özlem Dağman ise “Kıbrıs Türk Eğitim Sistemini Yeniden Düşünmek” konulu sunum gerçekleştirdi. 

Ardından öğretmenlerin eğitim sistemlerindeki sorunlar, çözümler ve taleplerini içeren görüntüleri slayt şeklinde izletildi.

Toplantıda, Eğitim Bakanlığı’ndan, siyasi partilerden ve çeşitli kurum ve kuruluşlardan temsilciler ve eğitimciler yer aldı. 

ELCİL: “SALGIN SÜRECİNDE EN ÖNEMLİ KURUMLARIN BAŞINDA EĞİTİM VE SAĞLIK GELDİ”

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil konuşmasında, KTÖS’ün bilimsel çalışmalarla ülkeye katkı koymayı süreceğini belirtti.

Elcil, Covid-19 konusunun ülkeyi de yakıdan etkileyen bir süreç olduğunu ve dünyanın küçük bir virüse karşı çaresiz kaldığının gözlemlendiğini söyledi.

Salgın sürecinde en önemli kurumların başında eğitim ve sağlığın geldiğinin görüldüğünü ve bunlardan asla vazgeçilmemesi gerektiğinin ortaya konduğunu dile getiren Elcil, eğitim konusunun temel insan hakkı olduğunu vurguladı.

Devletin eğitim ve sağlık alanına yeterli yatırım yapılmadığını söyleyen Elcil, özellikle eğitim alanı ile ilgili siyasi kararların bilimsel kararların önüne geçtiğini ve şu ana kadar bakanlığın eğitim yılının nasıl açılacağı konusunda bir çalışmasının olmadığını belirtti.

Kamusal ve parasız bilimsel demokratik eğitim isteniyorsa bakanlık yetkililerinin daha ciddi çalışma yapması gerektiğini dile getiren Elcil, sendika olarak okullarda alınması gereken tedbirlerle ilgili çalışmalarını tamamladıklarını ve okulların Eylül ayında açılmasıyla ilgili ciddi endişeleri olduğunu kaydetti.

KTÖS’ün bilimsel çalışma yaptığını ve verileri paylaşacaklarını dile getiren Elcil, ülkenin “veri özürlü” olduğunu söyledi. 

EYLEM: “ÇAĞDAŞ VE LAİK EĞİTİM İÇİN MÜCADELE VERİYORUZ”

KTOEÖS Genel Sekreteri Selma Eylem de konuşmasında, çağdaş ve laik eğitim için mücadele verme tablosuyla karşı karşıya kaldıklarını söyledi.

Eylem, kamusal eğitimde yaşanan sorunları dile getirerek, halkın çocuklarının nitelikli eğitime erişimde sorunlar yaşadığının görüldüğünü kaydetti.

Eğitimin içinin boşaltılmaya çalışıldığını dile getiren Eylem, iki eğitim sendikasının çalışmalarıyla laik eğitim için mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.

MAVİŞ: “AKADEMİSYENLERE DE YOL GÖSTERECEK”

KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş ise, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın “Temel Eğitim Sistemini Değerlendirme Çalışması” gerçekleştirdiğini ve bu çalışmanın, nitelikli kamusal eğitim politikası oluşturulmasına ve okulların yeniden güvenli bir şekilde açılmasına yönelik bir rehber olmasını umut ettiklerini kaydetti.

Maviş, temel eğitimin genel durumu, pandemi döneminde eğitim, yeni eğitim dönemi ve alternatif eğitim uygulamalarının değerlendirildiği çalışmanın, gelecekteki sendikal çalışmalara ışık tutacağını vurguladı. 

Burak Maviş, bu çalışmanın eğitime bir veri tabanı oluşturacağı gibi, bu alanda çalışma yapmak isteyen akademisyenlere de yol göstereceğini kaydetti. 

KTÖS ÇATISI ALTINDA AR-GE ENSTİTÜSÜ KURULDU

Maviş ayrıca, daha fazla çalışma yürütebilmek ve kamusal eğitimin niteliğini geliştirmek amacıyla KTÖS çatısı altında bir Ar-Ge Enstitüsü’nün kurulduğunu söyledi. 

Yeni kurulan eğitim tabanlı web sitesi (ktosegitim.org) ile de dijital eğitim içeriği üretebileceğini, çevrimiçi eğitim verebilecek ve dijital kütüphane oluşturacak bir
kapasiteye de ulaşıldığını dile getiren Maviş, “Nitelikli Kamusal Eğitim Politikası” ve “Covid-19 Sonrası Okulların Yeniden Açılmasına Yönelik Rehber” konulu iki kitapçıkta da ortaya koydukları görüşlerle toplumun görüşlerinin örtüşmesinin kendilerini daha da motive edeceğini kaydetti. 

Maviş sözlerini “‘Toplum sorunları ile öğretmenin sorunları iç içedir’ ilkesini benimseyen sendikamız, eğitim ve toplum sorunlarına çözüm üretmek amacıyla daha fazla sorumluluk almaya devam edecektir.” diye tamamladı.

YÜCEL: “GELECEĞE IŞIK TUTACAK”

Prologue Consulting Direktörü Mine Yücel de, anket sonuçlarını değerlendirerek, yapılan çalışmanın eğitim stratejileri açısından geleceğe ışık tutacağını söyledi.

Anketlerin sadece seçim amaçlı değil her alanda politika belirleme amacıyla kullanılması gerektiğine vurgu yapan Yücel, KTÖS’ün yaptığı çalışmanın eğitim politikalarının belirlenmesinde önemli bir rol oynayacağı umudunu ifade etti.

Yücel, konuşmasının ardından çalışmanın sonuçlarını sundu.

“KIBRIS TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİ YENİDEN DÜŞÜNMEK”

Doç. Dr. Ahmet Güneyli ile Dr. Özlem Dağman “Kıbrıs Türk Eğitim Sistemini Yeniden Düşünmek” konulu sunumlarında, öğrenci, Eğitim Bakanlığı, öğretmen, eğitim felsefesi, temel eğitim programları ve ders kitapları, ölçme-değerlendirme, kapsayıcı eğitim, dijital eğitim ve acil durumlarda eğitim konu başlıklarını değerlendirdi.

Öğrencilerin, okulda mutlu olmadığı dile getirilen sunumda, bunun sebeplerinin bilgi yığını ve zor konularla baş etmeye çalışmanın öğrenciyi okuldan uzaklaştırıldığı kaydedildi.  

Öğrencinin okulla, günlük yaşam bağının koptuğu dile getirilen sunumda, öğrencinin “Ben bunları neden öğreniyorum” diye sorguladığını, teknolojik gelişmelere ayak uyduramayan okul ve öğretmenlerin öğrencilerin ilgisini yeterince çekemediği ve öğrencilerin, tek yönüyle geliştirmeye (akademik) çalışıldığı, diğer yönlerin ihmal edildiği ve eğitimin dört duvar arasına sıkışıp kaldığı vurgulandı.

YAPILMASI GEREKENLER

Güneyli ve Dağman, eğitimde yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

“Bilimsel bir anlayış (Ar-Ge & Proje, Ölçme-Değerlendirme, Yetişkin Eğitimi, Öğretmen Eğitimi, Eğitim Teknolojileri birimleri) ve uzmanlaşma, Planlı bir eğitim (Stratejik plan) ve projeler, PDR ve Özel Eğitim Hizmetlerinin niteliğini artırma, bağımsız okul bütçeleri, yerel yönetimlerle işbirliği, eğitimle ilgili yasa, tüzük ve yönetmeliklerin güncellenmesi, kronik sorunlara ilişkin çözüm odaklı bir Eğitim Bakanlığı yapılanması, okul güvenliği ve sağlığına önem verilmesi, özel okullarla rekabet edebilecek kamu okulları.”

ACİL DURUMLARDA EĞİTİM…

Acil durumlarda eğitimin nasıl olması gerektiği de anlatılan sunumda, özellikle COVİD-19 ile ilgili bir genelge hazırlanması, okul yönetimlerinin bu genelgeye uymalarının sağlanması gereği ifade edildi

“Hastalık nedir, nasıl korunmalı, okulların alt yapısı ile ilgili yapılması gerekenler, taşımacılık, öğretimde yapılması gerekenler, teneffüs saatleri, uzaktan eğitim konularına yönelik kararlar alınıp uygulanması gerektiği” konularına da yer verilen sunumda, diğer ülkelerdeki uygulamalar ve örneklerin incelenmesinin önemi de vurgulandı. 

Sunumda ayrıca, salgın dışındaki durumlara yönelik de (yangın, sel, deprem vb.) acil durumlarda eğitim planlamasının da yapılması gerektiği kaydedildi.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.