Beşli konferans Aralık sonu Ocak başı

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un önümüzdeki hafta adaya geleceği ve 27 Kasım tarihinde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le görüşeceği iddia edildi.
Fileleftheros gazetesi “Sisler İçinde Hareketler – Dışişleri Bakanı 2023’e Kadar Çözüm Olmazsa İlhak Tehlikesinden Söz Etti” başlıkları altında verdiği haberinde, Türkiye’nin, önümüzdeki dönemde Kıbrıs sorununa çözüm bulunamaması durumunda atacağı adımlara ilişkin verdiği sinyallerin arasında Kıbrıs sorununun çözümü yönünde atılacak adımların sisli bir ortamda gerçekleşeceği yorumunda bulundu.
Gazete, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un önümüzdeki hafta adaya geleceğini ve 27 Kasım Cuma günü Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Rum lider Nikos Anastasiadis’le görüşeceğini öne sürdü.
Öte yandan, Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis dün konuya ilişkin açıklamasında, Lute’un beşli konferans hazırlıklarına geçen hafta başlamış olduğunu, konferansın aralık sonu veya ocak ayı başında yapılacağını açıkladı.
Habere göre, Hristodulidis, Lute’un mevcut olumsuz ortam içerisinde Kıbrıs sorununun çözüme doğru ilerlemesini sağlamak gibi zor bir görevi olduğun belirtirken, “aksi durumda işgal bölgelerinin ilhakı tehlikesinin göründüğü” iddiasında bulundu.
Türkiye’nin şu anki politikalarının, bölgede ve İslam ülkeleri arasında 2023 yılına kadar lider konuma gelmek arzusu ve ülke içi ekonomik sorunlar olduğunu iddia eden Hristodulidis, Dışişleri Bakanlığı olarak, bazı AB ülkelerinin Türkiye’yle ikili çıkarları sebebiyle AB’nin yeterince etkili olamamasına karşın yine de AB nezdindeki girişimlerini sürdürdüklerini ifade etti.
Hristodulidis, AB Yüksek Komiseri Josep Borrell’le görüştüğünü, Borrell’in Avrupa Konseyi toplantısının gerçekleştirileceği 10-11 Aralık tarihleri öncesinde Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ı ziyaret etme ihtimalinin bulunduğunu belirtti. Hristodulidis, Borrell’in Tatar’la görüştüğünü ve AB’nin federasyon çözümünden farklı bir çözümü kabul etmesinin söz konusu olmadığını, iki devletli çözümün kabulünün kesinlikle mümkün olmadığını söylediğini iddia etti.