banner913
banner932
banner1012

Yangın felaketinde ağaçlar, canlılar, doğa, bitki örtüsü bedel ödedi. Ya sorumlular?

banner1020

Sorumlular cezasız kalmamalı Ülke halkı ciğerlerimizi yakan felaketin hem sorumlularının hem de sorumsuzluklarıyla felakete neden olanların en ağır şekilde yargılanmasını ve en ağır cezaları almasını istiyor. Şimdi hesap sorma ve KKTC halkının yüreğindeki yangını söndürme sırası!

banner974
Yangın felaketinde ağaçlar, canlılar, doğa, bitki örtüsü bedel ödedi. Ya sorumlular?

banner971
Murat ASLAN
Mersinlik bölgesinde 20 bin dönümlük ormanı yok eden, 600 bin ağacın küle döndüğü, yüzlerce canlının yaşamını yitirdiği, ülkenin en büyük ikinci yangın felaketi, 4 günlük mücadelenin ardından Cuma gecesi yağan yağmurla sona erdi. Ormandaki yangın sona erdi ama KKTC halkının yüreklerindeki yangın, ülkenin cennetten bir köşesini yok eden, ciğerlerimizi yakan sorumlular ortaya çıkmadan ve cezalandırılmadan sönmeyecek.
Yangının başladığı vadinin orta yerindeki o gizemli evi ve bahçeyi sorguladık. Tarım Bakanı Dursun Oğuz “Orman Dairesi Müdürüne sordum, özel mülk dediler, böyle bir yerde özel mülk nasıl olur, ben de şaşırdım” yanıtını vermişti.
Dağ ya da bahçe evinin Halil Kartal poliste tutuklu olarak bulunuyor.
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Oğuz, söz konusu kişinin 1975 göçmeni olduğunu söylüyor, o nedenle, “muhtemelen birinden satın aldı” diyor.
Yangının çıkmasında ihmali görülen ‘Dağ Evi’ sahibi Halil Kartal, ormanlık alan içerisinde alevlenen kepçenin operatörü Atilla Şimçek ile birlikte tutuklu bulunuyor.
Polis iki kişiyi “ihmalkârlık sonucu yangına sebebiyet vermek” suçlamasıyla tutukladı.
İlgili kepçenin “kayıtsız ve plakasız” olduğu mahkemede açıklandı. İlgili evin ise durumu mahkemede belirtilmedi.
Tanık polisin Mağusa Kaza Mahkemesi’ndeki ifadesine göre “kayıtsız, plakasız kepçe, yeterli emniyet tedbiri olmadan akü kablolarının kısa devre yapması sonucu tutuştu.”
Orman Dairesi eski görevlilerinden biri ise orman arazileri içerisinde denetimsiz yapılaşma, gelişigüzel hayat ve iş araçları olamayacağını belirtiyor.
Yangının başladığı alanla ilgili 2015’te ‘Bakanlık onayı’ ile Orman Dairesi’nden kiralanan bir ev ve tapulu bir bahçe olduğunu iddia eden görevli, “1960’dan beri orası ormanlık araziydi. Özel mülk deniyor ama sanmıyorum. İngiliz zamanında orman içinde Ormancı Evleri yapılırdı. O evlerin amacı ormanların korunması için görevlilerin gözetim maksatlı ikamet etmesiydi. Bu evler devriyeler için kullanılırdı, keyif için değil” diyor.
Ağıllar köyü yakınlarında orman arazisinin ortasındaki evin sahibi olan Halil Kartal’ın evinin yolunda kepçe ile Atilla Şimşek tarafından temizlik yapıldığı ve gerekli tedbir alınmadan bırakılan kepçeye ait akü kablolarının kısa devre yapması sonucu orman yangınının çıktığı tespit edildi. Ancak iki zanlının avukatları yangına zamanında müdahale etmediğini ve yanan ağaçları söndürmeden olay yerinden ayrıldığını iddia ettiği orman dairesi personelini suçladı. Halil Kartal ve Atilla Şimşek, soruşturma maksatları bakımından çıkarıldıkları mahkeme tarafından 4 gün süreyle tutuklu bulunuyor ve bugün yeniden mahkemeye çıkarılacak.
ORMANIN ORTASINDA BU AYRICALIĞI KİM SAĞLADI? 
Araştırılması gereken çok konu ve sorulması gereken çok fazla soru var.
Orman arazisinin ortasında, henüz özel mülk mü yoksa Orman Dairesi’ne mi ait olduğu henüz bilinmeyen bir ev söz konusu.
Birileri, hiçbir kaydı olmayan, plakası dahi bulunmayan eski bir dozeri ormanın ortasına götürüp kendilerince yol temizlemek için çalışma yapıyor. Orman Dairesi’nden ya da yetkili makamlardan alınmış bir izin yok. Söz konusu bina hakkında ortada birçok iddia var. Söz konusu binanın Orman Dairesi’ne ait motor evi ve gözetleme evi olduğu, dönemin Çalışma Bakanı olan Hakan Dinçyürek tarafından 2015 yılında Halil Kartal isimli şahsa kiralandığı iddia ediliyor.
Konuyla ilgili akla çeşitli sorular da geliyor.
 
Söz konusu dağ evine ya da ormanlık alanın ve vadinin orta yerinde yerleşime kim izin verdi?
 
Çevre ya da Orman dairelerinin onayı var mı?
 
Evin ruhsatlı olduğuna dair bir bilgi yok. 74 öncesinden kalma bir yapı olduğu iddia ediliyor.
 
Zanlıların avukatı Alper Dede, olay bölgesinde iş makinesi alev aldıktan sonra Orman Dairesi’ne haber verdiklerini, daireden olay yerine ekiplerin geldiğini, müdahale edip ayrıldığını, ağaçlardaki yangına ise iki saat sonra müdahale edildiğini iddia etti. Yani avukat, “Biz yangını zamanında haber verdik ama Orman Dairesi ekipleri geç kaldı, zamanında müdahale etmedi, bu yangını önemsemedi” diyor. Buna kimsenin söyleyecek bir şeyi yok mu? 
 
Orman arazisi içinde motor evleri neden kiralanıyor? Bunun riski düşünülmüyor mu?
 
Motor evini” kiralamak yetmezmiş gibi gözetleme evi de kiralanıyor. Bu kiralamada nasıl bir gerekçe sunuluyor?
 
Son olayda yangına yol açtığı iddia edilen bu kişiye bu riskli kiralama işlemini kim, neden yaptı?
 
O bölgeye sokulan kayıtsız eski dozer ateş aldı ve yangın çıktı, peki bölgeye dozer sokmak için izin alındı mı, izin alındıysa bu izni kim verdi, nasıl getirilip oralara çıkarıldı?
 
Orman Dairesi’nin yetki alanına giren yol açma, yol temizleme işini bir özel şahsın yapmasına kim izin verdi ya da izin alındı mı?
 
O kayıtsız, plakasız araç, o kepçe, Mersinlik – Ağıllar arasındaki ormanlık alanda olmasaydı…


O ev kiralanmasaydı…Bu yangın çıkacak mıydı?


Bu konularda kimse konuşmuyor, avukatın iddiasına cevap veren var de yok. Bu sorulara yanıt veren de…
BAKAN OĞUZ’A BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR… 
Yangınla mücadele için canla başla çalışan, günlerce uykusuz kalan Tarım ve Orman Bakanı Dursun Oğuz’a büyük görev düşüyor.
Bölge halkı tarafından ‘yeşil vadi’ olarak adlandırılan bu cennet köşesini cehenneme çeviren sorumlulardan hesap sorumların tespit edilmesi için şeffaf şekilde gereken soruşturmanın yapılması bekleniyor.
Toplumun yüreğine su serpilmesi için, “Orman Dairesi Müdürüne sordum, özel mülk dediler, böyle bir yerde özel mülk nasıl olur, ben de şaşırdım” diyen Dursun Oğuz’un bu konuda gereken hassasiyeti göstererek bu ve buna benzer tüm kiralamaların iptal edilmesi için de elini taşın altına koyması gerekiyor.
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.