banner913
banner932
banner1012

“Sonu olmayan, acı verici bir bilinmezlik”

banner1020

Kayıp Şahıslar Komitesi’nde Psikolojik danışmanlık görevlisi Sülün Asafhan: “Dozer operatörü bulup kazı yapan kayıp yakınları bile var. Çünkü bu bilinmezlik çok acı verici bir süreçtir”

banner974
“Sonu olmayan, acı verici bir bilinmezlik”

banner971
 
 
Kayıp Şahıslar Komitesi’nde psikologlar komitedeki en önemli ve zor işlerden birini üstleniyor. Geçen yıldan bu yana Kıbrıslı Türk Üye Ofisinde psikolojik danışmanlık görevini Sülün Asafhan yapıyor. İnsani işler yapan bir kurumda çalışmanın kendisi için önemli olduğunu anlatıyor Asafhan.
Kimliklendirmenin ardından ailelerle iletişime geçmesi için psikologlara haber veriliyor.
Asafhan, bir telefon görüşmesiyle ailelere bilgilendirme yaptıktan sonra randevu alarak ziyarette bulunduklarını ifade ediyor.
“Ziyarette, uzmanlardan aldığımız bilgileri kısaca ailelere aktarırız, aileye görüş günü isteyip istemediklerini sorarız. Görüş gününe geldiklerinde, tüm birimlerden uzmanlar orada olur, ailelerin sorularına yanıt verirler. Defin organizasyonu sürecinde de kayıp yakınlarına destek verilir”
Peki bütün bunların ötesinde, nedir “kayıp yakını” olmak? “Kayıp yakınları, kayıp şahsın ölümünün doğrulanmış olmamasından kaynaklanan, sonu olmayan, acı verici bir bilinmezlik durumu olarak açıklanabilecek, ‘belirsiz kayıp’ adını verdiğimiz bir durum yaşar” diyor Asafhan.
Bu noktada belirsiz kayıp kavramının ikiye ayrıldığını anlatıyor Asafhan, “İlki, psikolojik olarak mevcut fiziksel olarak mevcut olmayan. İkinci fiziksel olarak mevcut ama psikolojik olarak orada olmayan… Ailede biri vefat ettiğinde belirli bir vedalaşma olur ve yas süreci başlar. Kayıp yakınlarında bu yas süreci bir türlü başlayamaz… Uzun süren bir bilinmezlik durumu oluşur” diye açıklıyor.
 “Ailedeki normal vefatlardan farklı olarak, kaybın vefatındaki bilinmezlik çok acı verici bir süreçtir. Ölüp ölmediği ya da ne şartlarda olduğunu bilememek… Kayıp yakınları duydukları şeylerden ve yalan haberlerden yola çıkarak kafalarında devamlı senaryolar kurar, aradaki boşlukları da doldurarak… Bazen kendi araştırmalarını yapmaya koyulurlar… Hatta dozer operatörü bulup kazı yapan kayıp yakınları bile var… Çünkü bu bilinmezlik çok acı verici bir süreçtir”
Bu acının zamanla hafiflemediğini de vurgulayan Asafhan, “Bir insan travma yaşadığında beyni o travmayı unutmaya çalışır. Ama belirsiz kayıplarda beyin yaşananları tekrar tekrar hatırlamaya çalışır ki çözebilsin. Bu da süreci zorlaştırır. Özellikle savaş süreci zaten travmatik olduğu için hafızasındaki boşlukları da kendisi doldurmaya çalışır. Zaten çoğu şeyi yanlış hatırlamaya meyillidir…” diyerek anlatıyor bu psikolojiyi.
Yakınlarının bulunmasının aileler için bilinmezliği ortadan kaldırdığını söylüyor Asafhan, “Bu, kayıp yakınlarını kafasındaki soru işaretini cevaplar” diyor.
Aile görüşünün çok hassas bir ortamda yapıldığını, ailelerin isterse görüş gününe katılmayabileceğini belirten Asafhan, “Yalnız olmadıklarını hissettirerek ve yaşadıkları duygu durumuna saygı göstererek hareket ediyoruz” diyor.
Psikolog Asafhan bu süreçte amacın kayıp yakınlarının yas sürecinden geçmesi olduğuna işaret ederek “Ama bu sürenin hayattaki işlevselliği engellemeyecek şekilde olması önemli. Hayatının ana noktası yas olmamalı” uyarısında bulunuyor.
 
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.