banner913
banner932
banner1012

Meclisin tavanları altından olsa ne yazar?”

banner1020

Müteahhitler Birliği Başkanı Gürcafer, "Sınırüstü’ndeki olaylar yaşanırken Meclisin tavanları altından olsa ne yazar?" dedi ve Cumhurbaşkanı’dan Saray ve Meclis binası yerine dört bölgede dört yaşlılar evi yapılmasını önermesini isteyeceğini belirtti

banner974
Meclisin tavanları altından olsa ne yazar?”

banner971
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, devletin denetim zafiyetine dikkat çekerek Sınırüstü’nde bulunan Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşanan insanlık dramından sistemsizliği sorumlu tuttu.
Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşananların çok üzücü olduğuna işaret eden Gürcafer, “Hiç olmaması gereken ve utanmamız gereken ve hepimizin ders çıkarması gereken bir olaydır” dedi.
Gürcafer, Genç TV’de yaptığı açıklamada; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dan saray ve meclis binası yerine 4 bölgede 4 yaşlılar evi yapılmasını önermesini isteyeceğini açıkladı.
KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer,Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşananların toplumun yüzüne defalarca vurulan şamarlardan bir tanesi olduğunu belirterek, “Bu olay bizim çürümüş, çökmüş sistemsizliğimizin zaman zaman yansımasıdır. Hep söylüyoruz. ‘Bu ülkeyi yeni baştan dizayn etmemiz gerekir’ derken kast etiğimiz bunlardır” dedi.
Sistemsizliğin altını çizen Cafer Gürcafer, “Herkes heyecanlandı, herkes bir katkı yapmak istiyor, eyvallah. Gideceğiz ve yapacağız, belediye de buranın yönetimini devralacak. Belki Sağlık Bakanlığı birkaç hemşire atayacak ve mutlu bir tablonun fotoğrafını çekip, insanlara göstereceğiz. Ama bu sorun çözülmedi. Tekrar tekrar başka yerlerden çıkacak. Çünkü, bizim devletimizin kontrol mekanizması, denetleme mekanizması tamamen çökmüştür. Çünkü sistemimiz yoktur. Memlekette sistemsizlik sistem olmuştur” şeklinde konuştu.
 “LAPTA HUZUR EVİ’İ YAPIYORUZ”
Cafer Gürcafer, “Neden her ilçede bir yaşlı bakım evi yapamıyoruz?” sorusunu ise “Bunları yapmak çok kolaydır. Yalnız devlet o planlamayı kendisi yapar, ihtiyaçları belirler. Önce planlamanın yapılması lazımdır” şeklince yanıtladı.
Lapta Huzur Evi’nin inşaatına başlanacağının da haberini Genç TV ekranlarından veren Gürcafer, konuya ilişkin şunları söyledi:
“Merhum Sonay Adem’in Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olduğu dönemde biz KTİMB olarak bakanlıkla bir protokol imzaladık. KTİMB olarak ‘Lapta’daki huzur evini yapalım, parasını biz verelim, devletten almayalım. Yapalım bakanlığa devredelim’ dedik. Projeler hazırlandı, izinler alındı, projenin temelini de attık. İktidar değiştiğinde göreve gelen bakan ‘Bunu KTİMB’nin yapmasını ben istemiyorum’ dedi ve iptal etti. Orası yıllarca atıl kaldı. Sayın Faiz Sucuoğlu’nun başbakanlığı döneminde Koral Bey farkına vardı, bizi çağırdı. ‘KTİMB zaten bunu bize Yapmak istiyordu’ dediler. Protokolü yeniledik. Sanırım bir yıl sonra teslim edeceğiz. O bakan, çıkıp, ‘bu proje küçük ben daha büyüğünü yapacağım veya doğru lokasyon burası değil, bundan dolayı durduruyorum’ deseydi. Çözüm bulunabilirdi.”
“Yozlaşmanın tam orta yerindeyiz” diyen KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, ülkenin önceliklerinin yukarıdan aşağıya doğru şekilde sıralanıp, bunların sıra ile yapılması gerektiğini söyledi.
Gürcafer, insanların umudunu kesmeden düzelmeye, iyileşmeye doğru adımlar atmaya ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Gürcafer, “Bir an önce başlamamız lazımdır. Hiç sorumlu aramıyorum. Bu saatten sonra yapmamız gerekene odaklanmamız lazımdır.  Eğer yine de aynı zihniyetle, aynı mantıkla devam edeceklerse o zaman söyleyecek sözüm yok” diye konuştu.
KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, yeni hükümetin kurulması ile birlikte masaya oturulduğu zaman yeniden yapılanmayla ilgili öncelikle devlet yapılanmasının ele alınması gerektiğini kaydetti.
Devletin kendi içerisinde ciddi bir reforma ihtiyacı olduğunu söyleyen Gürcafer, “Bu kamu reformu değildir. Demode olmuş bir sistemimiz, tabularımız vardır. O tabular 1974’te kondu, hala ellenmiyor. Çağdaş, verimliliğin ön planda olduğu ve devleti asli görevlerine döndürecek bir yapılanmaya gitmesi lazımdır” dedi.
Gürcafer, şöyle konuştu: “Devletin, ülkenin iyiye gitmesi, yaşam kalitesinin artması için kurallar koyar, sistemi kurar ve sistemin çalışıp çalışmadığını denetler. Cezalandırır, ödüllendirir. Bu sistem bütün dünyada vardır. Burada da kastım kamuya daha fazla istihdam yapılması değildir. Devlete külfet olmayacak, sistemin kendi içerisinde ödediği, sistem kuracak. Devlet olmanın ağırlığı ile 1000 kişiden oluşan denetleme ordusu olacak.”
“SARAY VE MECLİS BİNASI YERİNE 4 BÖLGEDE 4 YAŞLILAR EVİ…”
KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, devletin denetim zafiyetine dikkat çekerek Sınırüstü’nde bulunan Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşanan insanlık dramından sistemsizliği sorumlu tuttu.
Gürcafer, Genç TV’de yaptığı açıklamada; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dan saray ve meclis binası yerine 4 bölgede 4 yaşlılar evi yapılmasını önermesini isteyeceğini açıkladı.
Gürcafer, konuya ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Ben Sayın Cumhurbaşkanımdan bugün bir şey rica edeceğim. Sayın Cumhurbaşkanım çıksın ve ‘biz saray veya meclis binası yapmak yerine, 4 bölgede, 4 adet modern yaşlılar evi yapmayı öneriyoruz. Bunu Türkiye ile görüşeceğim’ desin. Bu toplumda alsın Sayın Cumhurbaşkanını baş tacı yapsın. Toplum bizden doğru davranışları sergilememizi bekliyor. Evet anlıyorum. Türkiye çıktı, geldi ve ‘Burada yeni bir meclis binası yapılması lazım, yeni bir cumhurbaşkanlığı sarayı yapılması lazım, bu toplumun sembolü olacaktır’ dedi. Bizim de savunmamız parayı biz vermiyoruz ama bence çıkıp bunu önermek lazımdır.
“SINIRÜSTÜ’NDEKİ OLAYLAR YAŞANIRKEN MECLİSİN TAVANLARI ALTINDAN OLSA NE YAZAR?”
İtibar; ülkeyi yönetenlerin, 50 milletvekilinin yasa yaptığı binanın tavanlarına bakıp da ‘wav’ dediği bir şey midir? İtibarsızlık nedir?  ‘Sınırüstü’nde yaşadığımız olay mıdır? Sınırüstü’ndeki olaylar yaşanırken meclisin tavanları altından olsa ne yazar?
Biz her şeyi çözebiliriz. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda kötü niyetli olduğunu düşünmüyorum. Ama sırasında çıkıp, ‘hayır’ diyebilmesi lazımdır.”
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.