KIB-TEK’te yılda 300 milyon TL vurgun var

 
Aşıkoğlu: “Alınması gerekenden farklı bir ürün daha fazla paraya ve kalitesiz alınıyor. Bunlar patlıyor ve orman yangınları çıkıyor. Jeneratörlerde orijinal parça kullanılmıyor. Standardın altında parça kullanılıyor ve cihazlara da zarar veriyor. Çin menşeli mal getirilip Avrupa malı diye satılıyor”
 
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’ndaki (KIB-TEK) yolsuzluğu ortaya çıkarmanın “özelleştirmeyle” ve “çalışanlara zarar vermeyle” bir ilgisinin olmadığını, tam aksine kurumun ve çalışanların sorunsuz geleceği için önem taşıdığını vurguladı.
KIB-TEK’teki durumun KTHY’deki durumla ve gidişatla aynı olduğunu belirten Aşıkoğlu, tedbir alınmazsa aynen KTHY gibi KIB-TEK’in de batırılacağını kaydetti.
Aşıkoğlu, “KTHY’yi, ne siyasiler ne de Türkiye batırdı. Oradaki yönetim kurulları batırdı. Rüşvet yediler. Çalışanlar aidiyet duymadı ve çıkarları doğrultusunda başkalarına peşkeş çektikleri için battılar” dedi.
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, Haber Kıbrıs Web TV’de açıklama yaptı.
“KURUM, 20 SENEDİR 2 ŞİRKETE HİZMET EDİYOR”
 KIB-TEK’te yılda 300 milyon TL vurgun olduğunu ve bu konuda istenilen gazetecinin satın alındığını iddia eden Aşıkoğlu, “Özellikle sol görüşlü kişilere özelleştirme üzerinden haber yaptırılıyor. Bu kurum, son 20 senedir 2 şirkete hizmet ediyor. Bu mafyalaşmaya sol ve sağ kesimden müdahale gelmiyor. Müsteşar olarak bu konuları tüm siyasi parti başkanlarına anlattım” diye konuştu.
Ekonomi ve Enerji eski Bakanı Hasan Taçoy’un ve şimdiki bakan Erhan Arıklı’nın soruşturmanın hızlanması için defalarca girişim yaptığına işaret eden Aşıkoğlu, “Ben de 15 günde bir yetkili kurumları arıyorum. Dosyaları kamuoyuna ve polise veriyoruz ancak sonuç alınmadığı için yolsuzluklar devam ediyor” diye konuştu.
Başbakan Ersan Saner’in ülkede yaşanan ekonomik krizi aşmak için Türkiye’ye gideceğini ve para isteyeceğini dile getiren Aşıkoğlu, “İhalede kaybolan parayı altyapıya atsaydık, elektrik teşviklerinde kullansaydık bugün bu durumda olmazdık” dedi.
Sayıştay raporlarında KIB-TEK ihalelerinde nitelikli dolandırıcılık olduğunun yer aldığını anlatan Aşıkoğlu, “Alınması gerekenden farklı bir ürün daha fazla paraya ve kalitesiz alınıyor bunlar patlıyor ve orman yangınları çıkıyor. Jeneratörlerde orijinal parça kullanılmıyor. Standardın altında parça kullanılıyor ve cihazlara da zarar veriyor” şeklinde konuştu.
“ÇİN MALINI AVRUPA MALI DİYE SATTILAR”
Çin menşeli mal getirilip Avrupa malı diye satıldığı konusunda polise, savcılığa, maliye teftiş kuruluna, başbakanlığa ve mali polise rapor sunduklarından bahseden Aşıkoğlu, “Neredeyse bir yıldan beridir soruşturmalarda ilerleme sağlanamadı. Polis dosya hazırlayamadı ve savcılığa verip dava açılamadı” ifadelerini kullandı.
 “YOLSUZLUKLA İLGİLİ HAFTADA 2-3 TANE İHBAR GELİYOR”
Kurumda yaşanan yolsuzluklarla ilgili haftada 2-3 tane ihbar geldiğinden bahseden Aşıkoğlu, “Tek bir dosya sonuçlansaydı klik çökecekti ve mafyalaşmanın önü alınacaktı. Yolsuzluk olduğu iddia edilen yerler için emsal olacaktı. Yolsuzlukla mücadele edilmiş olacaktı. Gümrük ve tapu gibi yerlerde de çeki düzen olacaktı” diye konuştu.
KIB-TEK ile ilgili hazırlanan mali raporları liseye giden çocukların bile anlayacağını anlatan Aşıkoğlu, “Sendika bunları biliyor ve görmezlikten geliyor” dedi.
“KIB-TEK’TEKİ DURUM KTHY’DEKİ DURUMLA AYNIDIR”
KIB-TEK’te bir yolsuzluğu ortaya çıkarmanın oradaki çalışanlara zarar vermek olmadığını ve kurumun özelleştirilmesiyle de ilgisinin bulunmadığını aktaran Aşıkoğlu, “KIB-TEK’teki durum KTHY’deki durumla aynıdır. KTHY’yi, ne siyasiler ne de Türkiye batırdı. Oradaki yönetim kurulları batırdı. Rüşvet yediler. Çalışanlar aidiyet duymadı ve çıkarları doğrultusunda başkalarına peşkeş çektikleri için battılar” ifadelerini kullandı.
Yolsuzluklarla ilgili evrakları medyaya dağıtmasına rağmen gazete ve TV’lerde yayınlanmadığından yakınan Aşıkoğlu, “Bir gazeteci gezerek para dağıtıyor. Gazeteciler dünyada haber yapmak için para alır bizde ise haber yapılmasın diye para alır. Bu parayı dağıtanlar da solcudur. Konuşurken dürüstlükten bahsederler ancak diğer taraftan profesyonellikten bahsederler yaptıkları ikiyüzlülüktür” dedi.
“ZAM YAPILMADIĞI İÇİN SUÇ İŞLENİYOR”
Hasan Taçoy ve Erhan Arıklı’nın zam yapmayarak maliyetin altında elektrik satarak suç işlediğine dikkat çeken Aşıkoğlu, “Ombudsman bize ‘zam yapmıyorsunuz ve kurum zarar ediyor’ dedi. Aslında kurum zam yapılmamasından dolayı zarar etmiyor, 300 milyon TL yolsuzluğa giden paradır” şeklinde konuştu. Aşıkoğlu, bir taraftan 300 milyon yolsuzluk yapılırken, diğer taraftan bu pandemi döneminde elektriğe zam yapılmasını doğru bulmadığını kaydetti.
“ZAM YAPILMADIĞINDAN 22 MİLYON TL ZARAR OLUYOR”
KIB-TEK Yönetim Kurulu Başkanı’nın yakıt ve sabit maliyetleri gerekçe göstererek zam yapılması gerektiği yönünde rapor sunduğunu anlatan Aşıkoğlu, “Zam yapılmazsa sorumlusu sizsiniz diyor. Zam yapılmadığı için 22 milyon TL zarar olduğunu ifade ediyor. Soruyorum, düzgün para toplanıyor mu ve yolsuzluklar tespit ediliyor mu ?” dedi.
KIB-TEK ihalelerinde, İhale mafyacılığı yapıldığını da ifade eden Aşıkoğlu, “Bazı şirketler kendi arasında ve kurum içinde anlaşılırlar. Yüksek fiyat üzerinden anlaşırlar, ihaleyi alan kalitesiz mal getirir. Kurumda çalışanlar ve sendika, kalitesiz ve yanlış getirilen ürünleri görmüyor mu?” diye sordu.
 Kurumun bu gidişle batacağını dile getiren Aşıkoğlu, “Batmaması için uğraşırız. Emeklilik parasını bu kurumdan alacak kişilerin umurunda değil. Kısa günün kârına bakarlar ve bize söverler. Bu gidişle emekli de olamayacaklar. Personel maliyetleri yüksektir ancak şu an için risk değildir. 2024’ten sonra emekli olacaklarla birlikte 2’ye katlanacak. Gelir giderin karşılanması için zam yapılması gerekecek” dedi.
Bu ülkenin akaryakıta büyük paralar verdiğine işaret eden Aşıkoğu, “Yenilenebilir enerjinin önü açılmalı. Maliyetler düşürülmeli ve rekabet koşulları yaratılmalı. Bu gidişle çalışanlar emeklilik fonundan para alamayacaklar. KTHY sürecinde de ‘batıyorsunuz’ dedik ‘gerekirse maaşlardan kesinti yapılsın’ dedik dinletemedik ve battı” diye konuştu.
AKSA ile geçmişte yapılan anlaşmanın yanlış ve ödenen rakamların inanılmaz yüksek olduğuna da dikkat çeken Aşıkoğlu, “Ancak KIB-TEK, tekel olmak için AKSA’yı devre dışı bırakmak istiyor ve KIB-TEK’in zararını tamamen devlete yıkmak ve emeklileri devlete ödetmek istiyorlar” dedi.
Aşıkoğlu, KIB-TEK’te yolsuzluk yapılmasının, verimsiz çalışılmasının, denetim yapılmasına izin verilmeyişinin ve zararın halka ödetilmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Reklamla, ruhunu satanlarla haksız rekabet için mücadele edilmesi gerektiğinden bahseden Aşıkoğlu, kaliteyi yukarıya çıkarmak yerine bu insanların kalitesine gelindi. Boşa giden 300 milyon TL faturalara yansır. Bu para altyapı çalışmalarında kullanılabilir ve elektrik ucuzlayabilir” dedi.