Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Başbakan Ersin Tatar, Güney Kıbrıs’la olan sınır kapılarının açılması konusunu görüşmek üzere bir araya geldi.
Başbakan Ersin Tatar’ın talebi üzerine gerçekleşen görüşme, saat 14.00’te başladı.
Akıncı ile Tatar’ın baş başa yaptığı görüşmenin ardından, hem Akıncı hem de Tatar açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, sağlıkçılar bir an önce rotanın çizilmesi için siyasete veri sunması gerekliliğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da güneyde çalışan işçilerin durumuna ilişkin Başbakan Tatar ile yaptığı görüşme sonrasında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Akıncı ile Başbakan Tatar geçiş noktalarındaki son durumu görüştü. Görüşmenin ardından açıklama yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, insanların ekmek kaygısından kurtulması ve toplum sağlının da en iyi şekilde korunması gerekliliğine işaret etti.
“Bunlar farklılaşacağımız değil birleşeceğimiz konular olmalıdır” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, güneydeki yönetimin geçiş noktalarının açılması için şartları ortaya koyduğunu ancak bizim koyamadığımızı belirtti.
“Siyasetten önce söz hakkı sağlığın, sağlık rotayı çizecek, siyaset takip edecek” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, sağlıkçılar bir an önce rotanın çizilmesi için siyasete veri sunması gerekliliğini vurguladı.
Akıncı açıklamasında geçişlerin açılması için tek eksik olanın kuzeydeki sağlıkçıların görüşleri ve talepleri olduğunu ifade etti.
Süreçle ilgili bilgi paylaşan Akıncı şöyle devam etti:
“Bu süreçte siyasetten önce söz hakkı sağlığındır dedim. Çok ciddi bir salgınla tüm insanlık karşı karşıya… Mart ayının ilk günlerinden itibaren toplumuzdaki, Kıbrıs’taki vakaları seyrediyoruz. Biz kendi içimizdeki rakamlara baktığımızda iyimser bir noktadayız ve tabii ki bundan memnunuz. Bunu muhafaza etmek istiyoruz. Ancak hayata devam ediyoruz, çok daha kötü durumda olan ülkelerde bile açılmalar mevcut, hem içe, hem dışa… Bu nedenle adada da birbirine açılmayı konuşuyoruz. Bildiğiniz gibi Anastasiadis’le bir görüşme yapmıştık. Bazı kriterlere göre kapılarımızı açmak istiyoruz. Kuzeyde yerleşik Kıbrıslı Rumlar ve Maronitlerin geçişine izin vermek istiyoruz. Ancak 72 saatlik PCR testi istiyoruz, karantina talep etmiyoruz. Ben bunu aynı gün Başbakan’a ilettim, bir anlayış beraberliği içinde olduğumu duyurdum. Gerek hükümet gerek muhalefet başkanlarının bulunduğu toplantıda bunları söyledim. Bizim sağlık uzmanlarımızdan bir görüş bekledim. Bugün Sağlık Bakanlığı açıklama yaparak, geçişler için her şeyi yapmaya hazırız, yeter ki şartları belirleyelim, 8 Haziran’da geçişe karşı değilim dedi. Rum tarafı şartlarını zaten belirledi, 72 saatlik PCR testi, karantina yok, belki telefonlara aplikasyon yüklemek isteyebilir takip için… Tek eksik olan bizim sağlıkçılarımızın görüşleri ve talepleridir. Güney bize bir rapor da iletti. Biz de onlara resmi bir rapor iletelim, yazılı, doğru dürüst bir raporumuz olmalıydı, umarım bir an önce hazırlanıp Cumhurbaşkanlığı’na iletilir. 1500 vatandaşımız güneyde çalışıyor, işlerini kaybetmek istemiyor, geçindirecek aileleri var, haklıdırlar… Başbakan da onlarla aynı fikirde. Bu konuda bir ayrılık olmasını asla istemiyorum. Birbirimizden farklılaşacağımız değil, bizi birleştiren konular olmalıdır bunlar. Hiçbirimiz durumun kötüleşmesini istemez, sağlığımızı korumak ister. Ancak sağlıkçılarımız verilerle, aşamalı, dikkatli bir şekilde geçişlere başlayabileceğimizi söylüyor. Bu sabah Başbakanla da görüştüler. Umarım bu görüşleri Bakanlar Kurulu’na götürür.”
TATAR
Başbakan Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile yaptığı görüşme sonrasında basına açıklama yaptı. Güneyde çalışan işçilerin durumuna ilişkin ilerleyen günlerde yeniden konuşacaklarını ifade eden Tatar, riskleri minimuma indirgemek için detaylı çalışmalar yapılacağını kaydetti.
Açıklamada, sosyal mesafenin önemini birçok kez vurgulayan Tatar, “İki Toplumlu Sağlık Komitesi ve Sağlık Bakanlığı’nın belirleyeceği şartlar var. Şu anda bunları tartışıp olgunlaştırmaya çalışıyoruz. Riskleri minimuma indirmeye çalışıyoruz. PCR testleri nasıl yapılacak, nasıl gidilip gelinecek, bu gibi düzenlemeler ortaya konulmasıyla kapıların açılması en doğrusu olacaktır. İlerleyen günlerde tartışacak ve kapıları açabilmemiz için konuşacağız.
Rehavete kapılmayalım, sosyal mesafeyi koruyalım, maskelerimizi takalım. Ancak son birkaç gündür gördüklerimiz bunların tam tersi. Lütfen rahatlık içerisinde olmayalım. Bakın güneyle açılmayı konuşuyoruz, ne zaman açılacağımız belli değil ama bu kapılar açılacak, bu hastalığın aşısı yok. Maskeli, daha dikkatli yaşama ayak uydurmak zorundayız. Hastalık gelirse bile kontrol altına alabilmemiz gerekiyor. Muhalefet salgın hastanesine ne oldu diye soruyor, ama şu an hastanemizde en az 200 yatak ayrıldı. 13 Mart’ta bu yoktu. Şu anda ihaleye çıkıldı, iki üç ay içinde umarım gerçekleştireceğiz, altyapımız için hükümet kaynak üretmiştir, projeler de çalışılıyor.
10 Haziran’da uçuşlar başlayabilir, ancak 14 gün karantinada kalmaları gerekir. Bizim vatandaşımız geldiğinde masraflarını biz ödedik, şimdi de 500-600 vatandaşımızın daha gelmesi bekleniyor. Zaten Haziran’da öğrenci gelmeyecektir, gereksiz ve üzücü tartışmalara gerek yoktur çünkü Temmuz’da gelebilirler, ayrıca öğrenciler kendi üniversitelerinin yurtlarında karantinaya girecekler. Özellikle Türkiye’den gelen öğrencilerimize kendi çocuklarımız gibi bakıyoruz, anlamsız tartışmalara gerek yok.” dedi.
