banner913
banner932
banner1012

“Geceler boyu kâbus gördüm”

banner1020

Kayıp Şahıslar Komitesi’nde Kazı Koordinatörü Gülseren Baranhan, kayıpları bulabilmek için mezarından çıkarmak zorunda kaldığı kişilerle ilgili geceler boyu kâbus gördüğünü ifade ediyor

banner974
“Geceler boyu kâbus gördüm”

banner971

 
Kayıp Şahıslar Komitesi’nde Kazı Koordinatörü Gülseren Baranhan’ın arkeolojiye merakı, çocukken ailesiyle yaptığı gezilerde, dağın yüksek yamaçlarında deniz kabukları bulmasıyla başlamış. Bu alanda eğitim alırken KŞK gibi bir yerde çalışacağı aklına gelmemiş hiç… Zaten arkeoloji eğitimi alırken insan kemiğiyle pek de karşılaşmadıklarını anlatıyor Baranhan. Ancak KŞK’da çalışan arkeologlar kendilerini adli arkeoloji alanında da geliştiriyor.
Baranhan’ın işi, araştırma süreci tamamlandıktan sonra başlıyor. “Kazılacak alanın ve şahit bilgilerinin olduğu bir evrak hazırlanır. Önce biz bu evrakları alıp, araştırmacı ve iş sağlığı ve güvenlik koordinatörü ile kazılacak bölgeyi ziyaret ederiz” diye anlatmaya başlıyor süreci. Bu noktada hangi makineyle, hangi metotla kazı yapılması gerektiğine karar veriliyor, güvenlik sorunları ele alınıyor…
Kazının yapılacağı yerin limitleri de bu ziyaretlerde belirleniyor, belirlenmiş limitler içinde ne derinlikte kazı yapılacağı şahitlerin ifadelerine göre değil, bilimsel metotlara göre kararlaştırılıyor, doğal toprak yüzeyine kadar inilerek, şüpheye mahal kalmaması sağlanıyor.
Kazı, zorlayıcı bir iş ve Baranhan bunun bilinciyle seçmiş bu bölümü.  Ancak sadece fiziksel değil duygusal olarak da zorlayıcı yönleri var kazının… Duygusal açıdan en zor işlerden birinin mezarlıkta kazı yapmak olduğunu anımsıyor Baranhan… Kayıpları bulabilmek için mezarından çıkarmak zorunda kaldığı kişilerle ilgili geceler boyu kâbus gördüğünü ifade ediyor.
Kıbrıslı Rum meslektaşlarıyla birlikte kazı alanında olmak onun için çok değerli… “Arazide birlikte çalışmak çok güzel ve çok öğretici” diyor, Rumca konuşmasa da bunca yıldan sonra meslektaşlarının anlattıklarını anlayabildiğini söylüyor.
Kazılar, insan kalıntısına ulaşana kadar makineyle yapılıyor, o noktadan sonra elle kazıya geçiliyor… Baranhan sonraki süreci şöyle anlatıyor:
“Arkeologlar seviye seviye toprağı kazar, kemikler askıya alınır… Sonra fotoğrafları çekilir, raporlanır, numaralandırılır ve çıkarılırlar. Her şey veri tabanında işlenip kayıt altına alındıktan sonra, kemikler laboratuvara gönderilir.”
Şu ana kadar kayıp listesindeki isimlerin neredeyse yüzde altmışı kimliklendirildi… Baranhan, bunun benzerlerine göre oldukça başarılı bir rakam olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Ancak zamanımız daralıyor… Yıllar geçtikte şahitler ölüyor, kentsel yapılaşma işimizi zorlaştırıyor…
 
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.