Yeni Zelanda’daki yangın kayıtları da bu zaman çizelgesiyle örtüşerek geniş çaplı kül dağılımından adada yaşayan Maori halkının sorumlu olduğunu gösterdi. Araştırmacılara göre, Yeni Zelanda’ya kitlesel göçün de bu etkinin büyük ve geniş çaplı olmasına yol açtığı öne sürüldü.
Çalışmanın yazarlarından bilim insanı Joe McConnell, ‘’Tarihin bu dönemindeki insanların kendi topraklarını temizlerken atmosferdeki karbon miktarı üzerinde böylesine büyük bir değişim yaratmaları çok şaşırtıcı’’ dedi.
SANAYİ DEVRİMİ İLE BAŞLADIĞI SANILIYORDU
Dünya’nın atmosferi ve gezegenin iklimi üzerindeki insan etkisinin sanayi devrimiyle başladığı düşünülüyordu. Bilim insanlarına göre bu tür çalışmalar, insanın doğayı değiştirme kabiliyetinin ne kadar büyük olduğunu ve modern bir fenomen olmadığını gösterdi.
İnsanların son yerleştikleri yer olan ada ülkesi Yeni Zelanda’ya Maoriler ilk geldiklerinde orman varlığı yüzde 85’ti. Araştırmacılar, bugün yüzde 25 olan orman varlığının insanların yerleşmesiyle son birkaç on yıl içinde bu seviyeye düştüğünü belirtti.
Bu yangınların etkilerinden biri de kilometrelerce uzaklıktaki planktonları besleyen mikro besinlerin Pasifik Okyanusu’nun güneyine ulaşması oldu.