banner913
banner932
banner1012

Dr. Küçük bizi evladı gibi severdi

banner1020

HALKIN SESİ’nde 34 sene çalışmış olan emektarlardan Musa Günehan, “Doktor, gece saat 1’de bize çay ve gabira yapar getirirdi. Bazen çorba yapardı. ‘Gelin çocuklar’ derdi. Evladı gibi bizi severdi” dedi

banner974
Dr. Küçük bizi evladı gibi severdi

banner971
 
HALKIN SESİ Gazetesi’nde uzun yıllar çalışan intertype ve dizgi makinelerini kullanan ve 34 yıl hizmet eden Musa Günehan gazetenin matbaasının Asmaaltı’ndan şimdiki yerine taşınmasını görmüş çalışanlardan biri.
HALKIN SESİ’nde matbaa çalışanı olan Musa Günehan, HALKIN SESİ’ni ailece evleri bildiklerini söyledi.
HALKIN SESİ Gazetesinde 34 sene çalışmış Musa Günehan, 1942 doğumlu, HALKIN SESİ Gazetesi ile yaşıt. Gazeteye 18 Haziran 1958’de başlamış. Halkın Sesi’ni evi bildiğini söyleyen Günehan, eşinin ve çocuklarının da Halkın Sesi’ni evi bildiklerini söyledi.
Aslen Bağlıköy’lü olan Musa Günehan, klişeleri kendisinin yaptığını ancak zamanla matbaada her işi yaptığını söyledi.
Musa Günehan, eski günlerini, Doktor Küçük’le geçen anılarını şöyle anlattı:  “Doktorla çok iyi, zor, tehlikeli günlerimiz oldu. Doktor gece 1’de bize çay ve gabira yapar getirirdi. Bazen çorba yapardı. Gelin çocuklar derdi. Evladı gibiydik, o da bize babaydı. Sigara içerim diye kızardı bana.”


Matbaayı 1960 yılında Arasta’dan şimdiki binasına kendilerinin taşıdığını anlatan Günehan, gazetenin 2500-3000 adet 4 sayfa olarak bastıklarını haftasonları 2 sayfa daha eklediklerini söyledi.
“A’dan Z’ye matbaacılığın herşeyini yaşadım” diyen Musa Günehan başından geçen bazı olayları anlattı:
“1974 öncesiydi. Haber geldi. Fotoğrafçı Osman Rekor’la bisiklete binip gece Küçük Kaymaklı’ya gittik. Kulübün orda arabaların arkasında silahlı insanlar beklerdi. Bize daha fazla gitmeyin sizi koruyamayız dediler, geri döndük.”
“Bir gece BM’ye broşür hazırlardık. Kapı çalındı. Nikos Samson geldi. Genel Yayın Yönetmenimiz Sabri ile görüşmek istedi. O gelene kadar ona matbaayı gezdirdik.”
“Gece sokağa çıkma yasağı vardı. İngilizler devriye gezerdi. Bir gece içmişler gazeteye geldiler. Bizi dizdiler vuracaklar. Ali Şakir, hemen telefonla arayarak Valiyi yataktan kaldırdı. Vali’ye ‘hepimizin kartı var’ dedi. İki araba geldi ve yaka paça aldı askerleri gittiler”
Eskiden matbaada çok kişi çalıştığını söyleyen Günehan  “14 Martlarda kutlama yapardık. Gazeteyi bitirir öyle giderdik. 150 kişi olurduk. 14 Mart hem gazetenin hem doktorun doğum günüydü. Aynı zamanda tıp bayramıydı. Hepsini birlikte kutlardık.”
Musa Günehan, gazeteleri kağıt gibi buruşturup atanlara kızdığını söyleyerek, onlara “bu gazetenin nasıl hazırlandığını bilseniz yapmazdınız, binbir emekle hazırlanır bu gazeteler derim” şeklinde konuştu.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.