banner913
banner932
banner1012

Sosyal Medyanın Sesi

banner1020

banner974
Sosyal Medyanın Sesi

banner971
Erhan Arıklı’nın “toplu taşıma” rezilliği
Aman ha… yanlış “teşhis” koymayın…
“KKTC’de toplu taşıma yoktur…” diyenlere kızıyorum…
15 dakikanızı ayırıp, Lefkoşa’da ve Girne’de bir gözlem yapın…
“Toplu taşıma”nın dik alasını göreceksiniz…
Kırmızı, mavi, turuncu yaşlı minibüsler fink atıyor…
Üzerlerinde kocaman yazılar var…
“City center” gibi…
Tesbihler, nazarlıklar var ön camlarında…
Tıpkı Adana’nın 50 yıl önceki minibüsleri gibi…
Tıpkı eski Türk filimlerindeki gibi…
“Toplu taşıma “tam bir rezillik ve kaos ortamında yürüyor…
Diledikleri yerde duruyorlar, yolcu alıp indiriyorlar…
Durak kültürü, tarife kültürü dışında bir rezillik bu…
Üniversitelerin de dopdolu, körüklü upuzun araçları; yolları kesiyor,
Kavşaklarda dilediği gibi manevra yapıyor…
“Toplu taşıma”nın dik alasını yaşıyoruz…
Siyasetçinin görevi bunu gözlemlemek ve çözüm üretmektir…
Erhan Arıklı’nın Lefkoşa ve Girne’ye armağanı olan bu kaosu 
Ortadan kaldırmaktır…
Haydi ama, uyanın ve bir bakın etrafınıza “toplu” rezilliği görün…
(Hasan Kahvecioğlu)


Yeni ders yılı öncesinde ailelerden ilk kez bu kadar çok şikâyet geldi.
“Bu nasıl bir pahalılık” diyorlar.
Pek çok yakınımda okul sevinci hüzne dönüştü.
Bir çocuğa okul öncesi eğitimden üniversite son sınıfa kadar kadar yaptığınız yatırımın karşılığını bu ülkede almanız imkânsızdır!
" 34 euroya aldığım okul çantası, burada 1.400 lira" dedi bir arkadaşım. 
Güneye gitmiş, kur farkına rağmen okul alışverişini oradan yapmış.
Bizim çocukluğumuzda okul defterleri Limasol'dan Girne'ye taşınan Hürriyet Matbaası'nda basılırdı...
Defter parasının "yük" olduğunu hiç anımsamam.
Hem de savaşın, göçün, onca yıkımın ardından çok daha kolaydı eğitim...
Ne özel ders derdi, ne dershane...
Banka müdürü ile dülgerin oğlu yan yana otururdu, memur çocuğu da aynı sınıftaydı, bakımevinden gelen garip de…
Kasabanın en zenginlerinin evlatları, en yoksullarının evlatları ile omuz omuza ders dinlerdi, birlikte bahçede top koşardı...
Eğitim bizi “ayrıştıran” değil “birleştiren” bir unsurdu.
Öğretmenler de hep okuldaydı, öyle "ders saatleri" gelip gitmezdi...
Ortaöğretimde bu değişim ne zaman oldu, yasa mı değişti, bilmiyorum, şimdi çoğu öğretmen yalnızca ders saatinde okula gidiyor ve ayrılıyor.
Eğitimin ekonomisi de bozuldu içeriği de!
(Cenk Mutluyakalı)


Okullar başladı!!!
O yüzden lütfen çocuklarınızla "5" dakika oturup uzun, kısa, şişman, zayıf olmanın veya turuncu, sarı saçlı olmanın bir şaka olmadığını anlatın.Her gün aynı ayakkabıları giymenin yanlış olmadığını, kullanılmış bir sırt çantasının yenisiyle aynı hayalleri taşıdığını açıklayın. Başkalarıyla her zaman aynı fırsata sahip olmadıklarını, dalga geçmenin acı verdiğini ve incittiğini açıklayın. Unutmayın ki eğitim "evde" başlar.
(Halide Aksulu Beysoydan)


27 KASIM seçimi anayasaya göre uygun değil, 25 ARALIK anayasa ya göre uygun mu?. Yok biri birinizden farkınız. Saklambaç oynamaya devam. ANAYASA da değişiklik olmazsa buda yasal değil. Belediye reformu da tam anlamı ile geçirilmeli. Hade oyun oynamaya devam.
Ulusal Birlik Partisi ile Cumhuriyetçi Türk Partisi yerel seçimin 25 Aralık'ta yapılması konusunda uzlaşıya vardı. 
Meclis Genel Kurulu olağanüstü toplandı. UBP ve CTP yerel seçimin 25 Aralık Pazar günü yapılmasını ve yerel yöneticilerin görevlerinin bu tarihe kadar sürmesini sağlamak amacıyla ortak karar önerisi sundu. Karar önerisinin ivedilik istemi onaylandı
(Gürsel Karagözlü)
banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.