İyi ki çökmüşler; iyi ki bir süreliğine insanlar gerçek hayatlarına geri dönmüşler... Kendilerine, ailelerine, evlerine ve işlerine güçlerine vakit ayırabilmişler...
İyi ki; aslında hiç kimsenin ilgilenmemesi gereken başkalarının hayatları bir süreliğine de olsa başkalarının önüne düşememiş...
Normalde arkasından çekiştirdiği "arkadaşıyla", aslında olmadığı kadar "mutlu" özçekimini yapamamış...
Gerçekte yalnız olup da depresyon geçirdiğinin farkında olmayan, aslında tedavi edilmesi gereken kişinin, "filtreli-boyalı-dekolteli" aslında olmadığı kadar "güzel" fotoğrafına yüzlerce "beğeni" gidememiş...
Bazıları için "hayat" durmuş... Vah vah!
Ne kadar da nefis olmuş...
Bu bahsettiğim mecralar, ve bu mecraları gerçek hayat zannedenler...
Aslında keşke hiç olmasalarmış...
(Raif Uzkan)
Sosyal medyaya ulaşılamayan o korkunç saatlerde kimler neler yaşadı?
● Melahat Radar arkadaşlarının gönderilerini, onları beğenenleri ve yorumları göremediği, fotoğrafları tek tek ve özenle büyüterek inceleyemediği için depresyona girdi, 2 kase dondurma yedi, bir de çukulatlı, avucum kadar pasta büktü.
● Günlük Corona Virüs rakamlarını ve haberlerini takip eden Salih İzoleoğlu bu haberlere yorum yapamadığı için boğazında yanma hissetti, koku duygusunu kaybettiği hissine kapıldı, 12 defa ellerini dezenfekte etti, evde maske taktı, bok yediler da açtılar memleketi, hep ondan diye düşündü.
● Toplam 18 Messenger ve WhatsApp grubunda hababam mesajlaşan, ota boka yorum yapan Cenk Özdağ'ın asapları bozuldu, çatacak ve dürtecek birini bulamadığı için agresifleşti ve iyice psikopata bağladı, bu yazıyı hazırladı.
● Kakatonya'da Başkanlık yapan Tersin Kaçar, son kaçışıyla ilgili gönderi paylaşamadığı için daha da hiperaktifleşti, ekibine yeni geziler planlanması talimatını verdi.
● Arkadaşlarıyla meyhanede olan Nazime Peksüslü bu anları Instagram'a ve Story'sine atamadı, meyhaneye boşuna geldiği hissine kapıldı.
● Normalde gece boyu telefonu elinden düşmeyen ve eşinden "gene kimiynan mesajlaşın" azarları duyan Kamil Mağdur önceki gece telefonu pek fazla kullanmadı. Bu kez de eşinden "noldu, ne yazman böyce da ya" iğnelemelerine maruz kaldı.
(Cenk Özdağ)
İmar planları, çağdaş şehir, kent ve beldelerin vazgeçilmezidir. Cemil Sarıçizmeli başkanın başlattığı ve diğer başkanlarımızın bölgeleri için ortaya koyduğu bu haklı talebe ilgililerin alaka göstermesini bekliyoruz..
(Ahmet Benli)
Hamza Beyi halka müjde vermişti ya hani, vermesi gerekeni vermeyip da aylar sonra verip onu da müjde diye açıklamıştı. Yok yok esas müjde o değil esas müjde bakanlar kurulunun aldığı akaryakıt zammıdır.
Beğenirsen!.
(Hasan Mullaoğluları)
Yıllar yılı yinelenen erken seçimlerden yeni bir erken seçime daha iyice çürüyerek sürükleniyoruz.
Israrla altını çiziyorum, “seçim” bir başına hayatı değiştirmiyor, yeni bir gelecek inşa etmiyor, tek başına yetmiyor.
Araştırmacı-Yazar Bekir Ağırdır’ı okuyorum.
“Muhalefetin seçimleri kazanabilmesinin tek yolu iktidarın hataları olacağını varsaymak doğru değil. Seçmen yeni bir umut ve gelecek arıyor.”
“En çok adı bilineni aday yapalım, harika da bir slogan bulalım kolaycılığı çok kez yaşadığımız iktidarın siyasi manevralardaki mahareti karşısında büyük hayal kırıklığı yaratabilir.”
Şimdi “ezber bozacak” bir siyasete, yönetime, pratiğe ihtiyaç duyduğumuz kesindir.
Bu yalan ve rezil düzeni iyileştirmek yerine, sarsmak ve yıkmak olmalı hedef!
“Biz geleceğiz ve bu düzeni yıkacağız” diyerek, madde madde de ortaya koymak gerekiyor, ne yapılacaksa…
Açık açık!
Cesaretle!
(Cenk Mutluyakalı)
Sosyal Medyanın Sesi
