KKTC’de Girişimcilik Projesi 2018 Eğitim Sertifikaları Dağıtım töreni dün KKTC Kalkınma Bankası Can İbrahimoğlu Konferans Salonu’nda düzenlendi.
Verilen bilgiye göre, bugüne kadar KKTC Girişimcilik Projesi’ne 593 kişi başvuru yaptı. 262 kişiye eğitim verildi. 192 kişiyle bire bir danışmanlık yapıldı. 64 kişi desteklendi. 41 işletmenin 2016 projesi kapsamında izleme programı danışmanlıkları tamamlandı. 23 işletmenin 2017 projesi kapsamında izleme programı devam ediyor. Destek alan 14 proje bilişim sektöründe yer alıyor.
2016’da 41, 2017’de 23 olmak üzere 64 girişimci işletme kurdu.
2018’de projeye başvuru sayısı 109. Başvuran adayların yüzde 55’i kadın girişimci adayı.
Başbakan Tufan Erhürman, KKTC’de Girişimcilik Projesi 2018 Eğitim Sertifikaları dağıtım töreninde konuşma yaptı.
Erhürman, hiçbir Kıbrıslı Türk’ün başka halkların mensuplarından daha az zeki, beceriksiz ve bilgisiz olmadığını kaydederek, “Bizim özgüvenimizi aşındıran yarattığımız ortamdır” dedi.
Özgüveni aşındıran bu ortamda gerekli değişikliklerin yapılması gerektiğini söyleyen Erhürman, “Yeniden özgüveni kazanıp, yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Bu ülkede yeni bir kültürü inşa edeceğiz. Bu yeni kültür daha çok üretmek, daha yaratıcı olmak, daha çok çalışmak gibi kavramların üzerine bina edilecek. Bunu yapabileceğimize inanıyorum” şeklinde konuştu.
KKTC’de kadın girişimcilerin erkeklerden daha fazla olmasının altı çizilmesi gereken bir unsur olduğunu söyleyen Başbakan Erhürman, “İşgücüne katılım oranlarına baktığınızda öyle değil. Kadınlar erkeklerden bayağı geride. Girişimcilik konusunda kadınların öne geçiyor olması bence son derece değerli. Belki bu arayı kapatmaya da fırsatı verecek” ifadelerini kullandı.
Başbakan Erhürman, şöyle devam etti:
“Herkes kamuda çalışmak istiyor girişimcilikle kim uğraşacak iddiasının bu projenin ilk etabında kırılmaya başlaması, bunun bu işle uğraşan kişiler tarafından tespit edilmesi önemli. Bu bize şunu gösteriyor: Yeterli olanakları ortaya koyabilirsek, bunları doğru dürüst tanıtabilir, insanlara duyurabilirsek, bununla ilgili eğitimleri ve danışmanlık hizmetlerini gerçek anlamda verebilirsek bizim insanlarımızın ‘ille de ben kamuya gireceğim’ ısrarını önemli oranda kırabiliriz. Bizim kültürümüzde yavaş yavaş bizim tarafımızdan da içselleştirilen ‘bu memlekette ne yaparsan yap zaten bir şey olmaz, bizden bir şey olmaz’ diye bir algı var. Bu algının kırılması önemli.”
Özgüven halinin kendisi için önemli olduğunu vurgulayan Erhürman şunları ekledi:
“Kıbrıs Türk halkının özgüvenin yeniden tahkim edilmesine ihtiyacımız var. ‘Biz yaparız, üretiriz, olanak sunulduğu takdirde başka halkların mensupları kadar bu işleri başarabiliriz’ duygusunu taşımak zorundayız. Bu duygunun tekrardan gelişmesine çok ihtiyacımız var. Hiçbir Kıbrıslı Türkün başka halkların mensuplarından daha beceriksiz, daha bilgisiz, daha az zeki değil. Bizim özgüvenimizi aşındıran yarattığımız ortamdır. O zaman o ortamdaki gerekli değişiklikleri yapıp yeniden özgüveni kazanıp yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Bu ülkede yeni bir kültürü inşa edeceğiz. Bu yeni kültür daha çok üretmek, daha yaratıcı olmak, daha çok çalışmak gibi kavramların üzerine bina edilecek. Bunu yapabileceğimize inanıyorum.”
