banner913
banner932
banner1012

“Çözüm olmasını beklemeden işbirliği yapmaya başlayabilmeliyiz”

banner1020

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Özersay, Kıbrıs’ta her şeyi yarım asırdır ulaşılamayan çözüme bağlamanın ve ertelemenin doğru bir yaklaşım olmadığını söyleyerek “Çözüm olmasını beklemeden iki taraf arasında ve hatta genel olarak doğu Akdeniz’de doğal gaz, suçluların iadesi, kara para hareketlerine karşı mücadele, terörizme karşı mücadele ve benzeri konularda işbirliği yapabilmeliyiz” dedi

banner974
“Çözüm olmasını beklemeden işbirliği yapmaya başlayabilmeliyiz”

banner971

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ABD’nin Başkenti Washington’daki temasları kapsamında, güvenlik ve doğal zenginlikler konularında önde gelen kuruluşlardan biri olan Atlantik Konseyi’nde bir konuşma yaptı.  Özersay, Kıbrıs sorununun geleceğini ve Doğu Akdeniz’deki doğal gaz konularını değerlendirdi. 
Özersay, Kıbrıs’ta her şeyi yarım asırdır ulaşılamayan çözüme bağlamanın ve ertelemenin doğru bir yaklaşım olmadığını söyledi.  Özersay, “Çözüm olmasını beklemeden iki taraf arasında ve hatta genel olarak doğu Akdeniz’de doğal gaz, suçluların iadesi, kara para hareketlerine karşı mücadele, terörizme karşı mücadele ve benzeri konularda işbirliği yapabilmeliyiz” dedi. 
Kudret Özersay, “İki taraf arasında gerçek anlamda güven ortamının oluşmasını sağlayabilecek olan şey tam da budur, çözümü beklemeden işbirliği yapmaya başlamaktır” şeklinde konuştu.
İŞBİRLİĞİ İÇİN GEREKLİ İKİ ÖNEMLİ UNSUR
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Kıbrıs’taki taraflar arasında çözümün olmasını beklemeden işbirliği yapılmasının bölge barışı ve istikrarı açısından önemine dikkat çekti.  Taraflar arasında işbirliği yapılabilmesi için gerekli iki önemli unsur bulunduğunu kaydeden Özersay, “Bunlardan birincisi ilgili tüm tarafların bu işbirliğine ihtiyaç duymalarıdır. Bu bugün için her konuda mevcut değildir. Ancak öyle bazı konular vardır ki her iki tarafın da bu konularda işbirliği yapılmasına olan ihtiyacı yadsınamaz. Örneğin terörizme karşı mücadele veya suçluların iadesi.” dedi.  
Özersay, ikinci önemli unsuruysa “bu işbirliğinin olabilmesi için tarafların gerekli esnekliği göstermesi yani pragmatik davranabilmelesi olarak” tanımladı. Geçmişte bazı konularda bu iki unsur ortaya çıktığı zamanlarda her iki tarafın da birbiriyle işbirliği yapabildiğini hatırlatan Özersay, bunlardan birinin de 2011 yılında elektrik konusunda gerçekleşen işbirliği olduğunu vurguladı.  
“2011’DE ELEKTRİK SATILABİLDİ”
Özersay 2011 yılında Kıbrıs Rum tarafında meydana gelen patlama  ertesinde çok ciddi bir elektrik enerjisi açığının ortaya çıktığını ve bu ihtiyacın sonucunda Kıbrıs Rum tarafının, başlangıçta tereddüt etmiş olmakla birlikte kuzeyden elektrik satın alabildiğini de anlattı. 
Kudret özersay, “O dönemde bu türden bir işbirliğini zorlayan bir ihtiyaç ortaya çıkmıştı. Kıbrıs Rum tarafının elektrik enerjisine ihtiyacı vardı. Ancak buna ilaveten taraflar pragmatik davranarak gerekli esnekliği göstererek bu işbirliğini mümkün kılmışlardı. Örneğin bu elektrik ticareti işlemi Kıbrıs Türk Ticaret Odası üzerinden yapılabilmişti. Özetle eğer niyet varsa, bir yanda ihtiyaç diğer yanda pragmatik yaklaşımla pek çok alanda işbirliği yapılabileceğini yaşayarak gördük” dedi. 
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Atlantik Konseyi’nde yaptığı konuşmada, doğalgaz konusunda Rum tarafının işbirliğine yanaşmıyor oluşunun en önemli sebebininse uluslararası toplumun yaklaşımları olduğunu vurguladı.  Özersay, “Bu kaynakların sahiplerinden birisi her durumda bu kaynaklardan yararlanabiliyorken, aynı kaynakların bir diğer ortağı olan Kıbrıslı Türkler ancak ve ancak kapsamlı çözüm olursa ya da olduğunda bu sürece dahil edilebilecekler gibi bir yaklaşım sergileniyor. Doğal olarak bu yaklaşım da Kıbrıs Rum liderliğinin bizimle doğal gaz konularında işbirliği yapmaktan geri durmasına neden olmaktadır.” ifadesini kullandı.
Özersay sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Burada işbirliğini getirecek olan şey ihtiyaçtır. Ama mevcut şartlarda Rumlar bizimle bu konuda işbirliği yapma ihtiyacı hissetmiyorlar. Ancak yakın bir gelecekte bölgede çalışma yapan şirketler bu kaynakların bir diğer sahibi olan Kıbrıslı Türklerin de rızalarının alınmasının gerekli olduğunu ortaya koyarlarsa Rum tarafının artık bu konuda diyalog kurmaktan, bu konuda ne yapacağımızı konuşmaktan geri duramayacağını düşünüyorum. İşte bu da gerçek anlamda bölge barışına katkı sağlayacak olan bir işbirliğinin başlangıcı olabilecektir.”
Atlantik Konseyi’nde basına açık şekilde yapılan sunumda, Bakan Özersay katılımcıların sorularını da yanıtladı. 
Özersay’ın Washington temaslarına bugün de devam edecek.  

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.