Siber: Cumhurbaşkanlığı makamına hak, adalet, güven ve tüm halkı kucaklayan bir cumhurbaşkanı olma ilkeleriyle adayım. Hedefimiz, vizyonumuz, çalışma isteğimiz var. Güzel işler yapacağız
Cumhuriyet Meclisi Başkanı ve Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler (CTP-BG) Cumhurbaşkanı adayı Sibel Siber, hedef, vizyon, arzu ve çalışma isteğiyle güzel işler yapacaklarını ifade ederek, “Halkımızın takdiri ile inşallah bir değişimi yaşayacağız” dedi
Her makamın icraat makamı olduğunu vurgulayan Siber, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun hellim konusunda yazdığı mektubun, seçim gailesi ile yazıldığını, kendilerinin ise halkı düşündüğünü, makamın, halka daha iyi işler yapmak için bir araç olduğunu söyledi. Siber, cumhurbaşkanlığı döneminde örtülü ödeneğin “örtüsünü” kaldıracağını da vurguladı.
Cumhurbaşkanı adayı Siber, HALKIN SESİ Gazetesi’ni ziyaret ederek, Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Küçük ve gazete yöneticileriyle görüştü, seçim vizyonunu anlattı.
KÜÇÜK: “ SİBER, BU ÜLKEYE ÇOK DAHA BÜYÜK HİZMETLER YAPACAKTIR”
Mehmet Küçük, ziyaretten dolayı Sibel Siber’e teşekkür ederek, Siber’in adaylığının ülke için artı bir değer olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı makamına geçmesiyle ülkede yeni bir dönem başlayacağını vurguladı.
“Geçmişteki dönemleri hep beraber yaşadık, gördük, onun için yeni bir çağ ve yeni bir başkanı ihtiyaç var” diyen Mehmet Küçük, oy verecek vatandaşların çoğunluğun da bu yönde düşündüğünden emin olduğunu kaydetti.
Dr. Fazıl Küçük ailesi olarak da Sibel Siber’e, Dr. Küçük Müzesi’nin tadilatı nedeniyle teşekkür etmek istediğini ifade eden Mehmet Küçük şöyle konuştu:
“Yıllardır devlet tarafından istimlak edilmiş ancak yıkılmaya terk edilmiş bir bina vardır. Bu bina yalnız Dr. Fazıl Küçük’ün evi değil, bu bina bizim milli mücadelemizin başladığı binadır, milli mücadelenin yıllarca merkezi olmuştur ve milli mücadelemizi sembolize eder. Ancak geçmişte olduğu gibi Kıbrıs Türk toplumu olarak veya baştaki idareciler manevi değerlere değer vermediği için Dr. Fazıl Küçük’ün müze olan evi terk edilmiş durumdaydı. Sibel hanım buna el attı. Çok teşekkür ederiz. Meclis başkanının görevi olmamsına rağmen kendisi el attı ve şuanda restorasyon yarılandı. Dr. Küçük ailesinin bir ferdi olarak, ailem adına kendisine teşekkür ederim.”
Ayrıca bir Lefkoşalı olarak da teşekkür ederek, bölgenin tarihi bir yer olduğunu ve Kıbrıs tarihinde çok büyük önemi olan bir yer olduğunu ifade eden Küçük, çökmek üzere olan bir semte Sibel Siber’in el attığını kaydetti.
Sibel Siber’in Cumhurbaşkanı seçildiğinde çok daha projelerin hayata geçirileceğinden emin olduğunu dile getiren Mehmet Küçük, “Bu bir vizyon meselesidir. Bir kültür meseledir. Bu vasıflar Sibel hanım da vardır. Bu geniş vizyonu ile Kıbrıs Türk toplumuna ve bu ülkeye çok daha büyük hizmetler yapacaktır. Başarılar diliyoruz” dedi.
SİBER: “HAK, ADALET VE GÜVEN…”
Cumhurbaşkanı Adayı Sibel Siber de, HALKIN SESİ’nin tarihi misyonuna işaret ederek, ziyaretten dolayı mutlu olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanlığı makamına hak, adalet, güven ve tüm halkı kucaklayan bir cumhurbaşkanı olma ilkeleriyle aday olduğunu belirten Sibel Siber, cumhurbaşkanının tüm halkı kucaklaması, her bir vatandaşın da “bu benim cumhurbaşkanım” diyebilmesinin önemli olduğunu kaydetti.
Son dönemlerde, “Benden olan benden olmayan, bana yakın, bana uzak’ şeklinde ayrımcılıkları gördüklerini ifade eden Siber, “Temiz, şeffaf, halkına karşı her zaman dürüst, doğruları söyleyen ve verdiği sözleri tutan bir cumhurbaşkanı, son beş yıllık siyasette bulunduğum sürede de en fazla üzerinde vurgu yaptığım konu bu olmuştur. Çünkü maalesef siyaset kurumu yıpranmıştır. Maalesef, siyaset kurumu için halkımızın algısı iyi bir algı değildir. O nedenle, yapamayacağımızı işlerin vaadini vermemek, vaadini yaptığımız işleri de sonuçlandırmak en önemli ilkelerdendir” dedi.
“TAŞLAR YERİNDEN OYNAMALI”
Cumhurbaşkanlığının çok anlamlı olduğunu, normal koşulları olan ülkelerden daha farklı olduğuna işaret eden Siber, “Çünkü 50 yıllık Kıbrıs sorunu var, bu sorunu çözme misyonu var, müzakerecilik misyonu var. Bu konuda, halkımızın gettolardan gelen mücadelesinin, dünyaya kendi kimli ile bağlanması, bir çözümle Kıbrıs sorununun çözülmesi ve dünyanın bir parçası olmamız en büyük arzumuz ve dileğimizdir. Bu mücadele o zaman taçlanacaktır” diye konuştu.
Çözüm konusunda kararlı ve inançlı olmak, zamana oynamamak gerektiğini vurgulayan Siber, statükonun bekçiliğini yapan değil değişimi ve taşların yerinden oynamasını savunan bir anlayış olması gerektiğini vurguladı.
Bu anlayışın temsilcisi olarak cumhurbaşkanlığına aday olduğunun altını çizen Siber, şöyle devam etti:
“HELLİM KONUSUNDA SESSİZLİĞİ DİKKAT ÇEKTİ”
“Böyle gelmiş, böyle gider değil, bu bizim kaderimizdir hiç değil. Bunu değiştireceğiz ve daha iyiye, daha güzele gideceğiz. Bu düşüncelerle hem müzakere masasında, hem uluslar arası ilişkilerde ekip ruhu ile çalışan, aktif, dinamik, enerjik bir toplum lideri profili. Toplum lideri statüsünün tanınmış bir statü olduğunu da göz önünde bulundurursak bu statünün daha etkin kullanılası gerekiyor. Çünkü, devletimizde hiçbir makam bu statüde değil. Sadece, cumhurbaşkanlığının, müzakere masasındaki adıyla toplum lideri statüsü, uluslar arası tanınmış bir statü. Ama ne yazık ki biz bunu son 5 yılda etkin kullanamadık. Bir çok sorunumuzda, toplum liderini, sivil toplumla birlikte yurtdışında kapıları aşındırırken göremedik. Bunu en son ehlim meselesinde de yaşadık. Yani hellim gibi, o kadar ciddi ve eğer bu haliyle çıkarsa ikinci ABAD kararı olacağı söylenen bir konu varken, toplum liderinin pasifliği, bu konuda sessizliği dikkat çekti.”
“GAİLELER FARKLI”
Meclis Başkanı olarak, konuyla ilgili gönderdikleri mektuptan 3ay sonra Cumhurbaşkanlığının bir mektup gönderdiğini, ama iki mektup arasında fark olduğunu dile getiren Sibel Siber, “İki mektup arasındaki farkı ben şöyle açıklıyorum; birinci mektup, halkın gailesi, ikinci mektup seçim gailesi. Aradaki fark budur. Gailelerin farkı. Biz her zaman halkın gailesi ile bu makama talip olduk. Bu makam, iyi işler yapmak için bizim için bir araçtır. Hem 50 yıllık kronik sorunumuzda, hem uluslar arası ilişkilerimizde, izolasyon ve ambargoların kalkması için vereceğimiz mücadelede, hem de içe yönelik güzel işlerde, projelerde” dedi.
Projeleri anlatırken, insanların aklına “bunlar seçim vaatledir” düşüncesinin gelebileceğini kaydeden Siber, böyle algılanmaması için bir yıllık meclis başkanlığı dönemindeki işleri örnek verdiklerini belirtti.
Meclis Başkanlığı olarak Lefkoşa Meydanı’nın düzenlenmesi, Dr. Fazıl Küçük Müzesi’nin restorasyonu, Lefkoşa Surlariçi’nde bir binanın Çağdaş Sanat Müzesi’ne dönüştürülmesine başlandığını, 1920’den beri Türkçe gazetelerin web sitesine aktarılmasına başladığını, bunların kurumlar arasında işbirliğiyle yapıldığını anlatan Siber Siber, cumhurbaşkanlığında 5 ana projesi olduğunu kaydetti.
Projelerden birinin “Kıbrıs’ta atılım projesi” olduğunu, orada, müzakere masasında daha aktif rol oynamak için çalışmalar, güven artırıcı önlemler, toplumların barışması için yapılacak projelere destek verileceğini ifade eden Siber, çözüm ve barışın başka olduğunu, çözümü liderlerin, barışı ise hakların yaptığını söyledi. Siber, “Eğer barış olmazsa bulunacak hiçbir çözümün garantisi olmaz. Çözümün garantisi barıştır. O yüzden halkların barışması projesini desteklememiz, halkların birbirini anlaması, affetmesi ve geçmişin acılarının bir daha yaşanması için anlayış geliştirmesi, bu konuda kaktı sağlamak toplum liderine düşer, sivil toplum örgütlerine düşer, medyaya düşer. Tek taraflı anlamsızdır iki taraflı çalışmalar için yapılan projelere destek olacağız” dedi.
Turizm ve üniversitelerin ülke için çok önemi olduğunu, turizmde ortak projeler yaparak, her iki tarafa pozitif ekonomik katkı getirecek projeler imza atacaklarını anlatan Siber, yurt dışından turist getirildiğinde iki tarafı da görmesinin sağlanması gerektiğini söyledi.
MÜZAKERE MASASINDA KADININ ROLÜ
Cep telefonlarıyla iki tarafta da konuşulmasının güveni artıracak önlemler olduğunu, iki taraf arasındaki en önemli sorunun güven sorunu olduğunu, bu konuda çalışmalar yapacaklarını kaydeden Sibel Siber, şöyle devam etti:
“BM’nin 1325 sayılı kararını da hatırlatmak istiyorum. Uzlaşmazlık olan ülkelerde birçok çalışma yapıldı ve görüldü ki, müzakere masasında kadınların olduğu müzakerelerde daha iyi sonuçlar alınıyor. BM, bunun üzerine 1325 sayılı kararı koydu. Biz, müzakere masasında kadınlar da olacak diyoruz. Ama sayısal olarak değil, etkin, aktif, donanımlı, konusunda uzman kadınların da olacağı bir müzakere masası.”
Ülke içine yönelik projelerden birinin, kadınlarla ilgili olduğunu, kadınlarla ilgili yapılan çalışmaları bir çatı altıda toplayacaklarını, bölgesel kadına yönelik çalışmalar yapacaklarını, makro projeler üreteceklerini kaydeden Siber, gençlerle ilgili de geniş projeleri olduğunu, ülkenin ekonomik yapısıyla ilgili bölgesel çalışmalar ve güvenli yaşam konusunda da çalışmalar yapılacağını anlattı.
Projelerle ilgili insan kaynakları açısında çok zengin olduklarını maddi kaynak açısından sorun olmadığını, proje olmadığı için ayrılan kaynakların kullanılmadığını dile getiren Siber Siber, “Hedef, vizyon, çalışma isteği, arzu da olduktan sonra biz güzel işler yapacağız. Sayın Eroğlu, ‘Cumhurbaşkanlığı icat makamı değildir’ dedi. Her makam icraat makamıdır, icraattan ne anladığınız bağlı. İcraat iş ise her makam icraat makamıdır. İşte Başbakanlıkta işlerimiz, işte Meclis Başkanlığı’ndaki işlerimize bakarsanız bu tanımlamaya göre Meclis Başkanlığı da icraat makamı değildir. Ama istenirse güzel işler yapılıyor. Olmaz değil, olur. Halkımızın takdiri ile inşallah bir değişimi yaşayacağız.”
Cumhurbaşkanı adayı ve Meclis Başkanı Sibel Siber, bir soru üzerine, Cumhurbaşkanlığı görevine geldiğinde, örtülü ödeneğin örtüsünü kaldıracağını da sözlerine ekledi.
