Biliyorsunuz Atatürk Öğretmen Akademisi KKTC Devletinin Eğitim Bakanlığına bağlı İlk okullarına öğretmen yetiştirir!
Akademiye alınan öğrenci sayısı her dönemde ihtiyaç duyulan öğretmen açığı kadardır. Bu nedenle AÖA den mezun olan bir genç çok nadir durumlar dışında asla işsiz kalmamaktadır.
Yerel Üniversitelerden ya da Türkiye ve üçüncü dünya ülkelerinden mezun olup adaya dönen gençlerin bazılarının karşılaştığı sıkıntıları yaşamazlar.
Okul biter çiçeği burnundaki hanım öğretmenler İlk Okullarda hemen iş başı yaparlar, erkek öğrenciler ise zorunlu askerliğini bitirir bitirmez öğretmenlik görevinin başına koşarlar!
Şu günlerde bir kaşık suda fırtınalar kopararak mevcut statükonun devamını arzulayan KTÖS, AÖA deki öğrencileri de sokaklara dökerek bir hareket başlattı! KKTC Milli Eğitim Bakanlığının Yakın Doğu Üniversitesine sınıf öğretmenliği lisans programı için şartlı izin vermesinden yola çıkılarak adeta “ekmek elden gidiyor” ortamı yaratılmaya çalışıldı!
Halbuki Eğitim Bakanlığının YDÜ ne vermiş olduğu Sınıf Öğretmenliği lisans programına öğrenci alma izni tamamen şartlı.
Bu programdan mezun olan KKTC uyruklu genç öğretmenlerin Milli Eğitim Bakanlığına bağlı İlk Öğretim Dairesine bağlı devlet okullarında istihdam şansları olmayacak.
Devletteki bu görevlere eskiden olduğu gibi ancak AÖA den mezun gençler işe alınacak.
Dolayısıyla kimselerin, kimsenin ekmeğine uzandığı yok.
Milli Eğitim Bakanlığı neden böyle bir izin verme yoluna baş vurdu?
Nedeni çok açık!
Devlete bağlı İlk okulların dışında, İlk Okul eğitimi veren özel kuruluşlarda görevlendirilecek yeterli sayıda öğretmen yok. Bu açık ya Türkiye den öğretmen getirtilerek kapatılıyor, ya da emekliğe ayrılmış öğretmenler tarafından gideriliyor.
Dolayısıyla genç, dinamik öğretmen açığı bir türlü kapatılamıyor!
Başta ilgili sendika olmak üzere, AÖA de eğitim gören gençlerin tepkisine bu nedenlerden dolayı bir anlam veremedim. AÖA den mezun olan gençlerin istihdamında önlerini kapayan, tıkayan bir yön olmamasına rağmen acaba neden sokaklara dökülmek ihtiyacı duydular ?
Nedenleri hakkında fikir yürütmekte zorlanmadığımı söyleyebilirim!
Nedeni sır değil, bencillik!
Kaldı ki henüz meslek hayatına atılmamış bu gençlerin emekliye ayrılana kadar önlerinde çok uzun bir zaman dilimi var!
Yoksa bu hareket ağabeylerine dönük bir çabanın sonucu mu?
