banner913
banner932
banner1012

KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ’NİN VARLIĞI KABUL EDİLMELİDİR (6)


Metin FAHRİOĞLU

Metin FAHRİOĞLU

Okunma 27 Mart 2018, 12:24

 

 

Rumların, 1 Ağustos 1964 itibarıyla  şiddetlenen Erenköy saldırıları nedeniyle 8 Ağustos 1964’te  anavatanımız Türkiye’de   İnönü Hükümeti, havadan  dahi olsa  askeri uçaklarla  gerçekleştirdiği  etkin müdahalesi, tüm   adadaki Mücahitlerimizin moralini yükseltmişti… 

21 Nisan 1967’de  gerçekleştirdiği darbe ile Alb. Yorgo Papadopulos’un  başkanlığında  Yunanistan’da iktidarı ele geçiren Askeri Cunta Yönetiminin  Kıbrıs’ta Enosis’i bir an önce  gerçekleştirmek amacıyla   15 Kasım 1967’de General Grivas Komutasındaki Rum-Yunan askeri kuvvetleri son model ağır silahlarıyla  Geçitkale-Boğaziçi  köylerine   saldırıları düzenlemesi sonucu  Türkiye ile Yunanistan  savaşın eşiğine gelmişlerdi…

O günde de anavatanımız  Türkiye,  ilk günden  itibaren  sergilediği  tutumu ile    Kıbrıs Türk halkının  Rum-Yunan ikilisinin insafına   terk etmeyeceğinin mesajını  veriyordu… Nitekim  17 Kasım 1967’de toplanan TBMM  müdahale için Türk silahlı Kuvvetlerine yetki veriyordu…

Ancak anavatanımız Türkiye   bu şartlar altında dahi  yine   diplomasi kanalını kullanarak  Rum-Yunan ikilisinin yarattığı sorunu   geçici dahi olsa  çözme  iradesini göstermiştir..

Anavatanımız Türkiye’nin kararlı tutumu karşısında  o gün için  sorun barışçıl bir yolla  çözülüyordu.. 30 Kasım’da Türkiye ve Yunanistan  arasında yapılan anlaşmaya göre Yunanistan hızlı bir şekilde   askerlerini çekmeyi   kabul etmiştir.  Yine Yunanistan Haziran 1964’te yasal olmayan bir şekilde   kurulan  Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO)  kuvvetlerinin dağıtılmasını ve   komutanı Grivas’ın   Atina’ya geri çağrılmasını   kabul etmişti.. Bu anlaşmaya göre Kıbrıs’ta bulunan   Yunan askerleri 45 gün içerisinde   geri çekileceklerdi.. Keza , Rum-Yunan ikilisi  ilk kez  uluslararası camia önünde  tazminat ödemeyi kabul etmekle  dolaylı da olsa   saldırgan taraf olduğunu  kabul ediyordu.. Ancak Rum-Yunan ikilisi bu anlaşmaların birçoğunu uygulamaya koymayacaklardı!...

Yine bu anlaşma çerçevesinde   4 Mart 1964 tarih ve  186 sayılı  BM Güvenlik Konseyi  kararının ardından Rum liderliği tarafından  Kıbrıs’a  girişi yasaklanan  Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi  Başkanı  Rauf R. Denktaş’ın Ada’ya giriş yasağı kaldırılıyor ve de de Rauf R. Denktaş  13 Nisan 1968’de  Kıbrıs’a dönüyordu.

Rum-Yunan ikilisinin, Geçitkale-Boğaziçi saldırılarının en önemli sonuçlarından biri de   Kıbrıs Türk halkının siyasi yönden örgütlenmesini hızlandırmasıdır.  Nitekim, 21 Aralık 1963 Kanlı Noel saldırıları sonrası  1960 Ortaklık Hükümeti’nden  zoraki de olsa  ayrılan Kıbrıs Türk halkı 0 günde kurduğu  ‘Genel Komite’  yerine  28 Aralık  1967’de “Geçici Kıbrıs  Türk Yönetimi”, 21 Nisan 1971’de ‘Geçici’ kelimesi kaldırılarak  “Kıbrıs Türk Yönetimi” kuruldu…. 

3 Haziran 1968’de Kıbrıs Türk halkı adına  Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi Başkanı  Rauf R. Denktaş  ve  Rum halkı adına  Temsilciler Meclisi Başkanı Glafkos Klerides arasında başlayan toplumlararası görüşmeler  devam ederken    Yunanistan’daki askeri Yönetim ve Kıbrıs’taki EOKA’cılar   bir an önce  Kıbrıs’ta Enosis’i gerçekleştirmek ve bunu resmen ilan etmek isterken  Makarios ise   Enosis’i  geniş bir zaman dilimine  yayma ve  Kıbrıs Türk  halkını ekonomik  ve siyasi baskılarla    çökertme politikası uygulamaya başlamıştı..  Nitekim göç etmek isteyen  Türklere    her türlü  kolaylığı   sağlayacağını dile getirirken     diğer yandan da görüşme   sürecini uzatarak   Kıbrıs Türk halkına ‘Otonomi’ dahi verilmesini kabule yanaşmıyordu…

Diğer yandan, Enosis konusunda   askeri yönden kısa yolu tercih edenler  EOKA’yı canlandırarak  “EOKA-B” adlı Yunan Cuntası destekli gizli bir örgüt kuruluyor ve de  bu örgütün başına geçecek olan Grivas da     28 Ağustos 1971’de gizlice Ada’ya çıkıyordu…

Neticede  3 Haziran 1968’de Beyrut’ta Denktaş ve Klerides arasında  başlayan ve bir hafta sonra  Lefkoşa’ya taşınan ikili görüşmeler  20 Eylül 1971’de herhangi bir sonuç alınamadan son buldu.  

8 Haziran 1972’de Denktaş-Klerides ikilisine  Türkiye, Yunanistan ve BM Temsilcileriyle başlayan 5’li görüşmeler  2 Nisan 1974’e kadar devam etti… O günde  Türkiye Cumhuriyeti  Başbakanı Bülent Ecevit’in “Kıbrıs için  en iyi çözüm yolu  Federasyon’dur” diye verdiği  demecini eleştiren Klerides   görüşmelerden çekildi ve böylece 6 yıldan beri devam eden görüşmeler yine  hiçbir sonuç alınamadan    sona eriyordu…

Sonuçta  bir an önce Enosis’i gerçekleştirilmesini sağlamak ve Enosis’i resmen ilan etmek için acele eden  Yunan Cuntası ve Yunan Subayları Komutasındaki Rum  Milli Muhafız Ordusu (RMMO) ve  EOKA-B;  Makarios’a karşı 15 Temmuz 1974 Pazartesi günü   darbe düzenlediler ve Makarios’un öldürüldüğünü ilan ettiler. Makarios’un yerine getirilen  EOKA’cı  Nikos Sampson  17 Temmuz günü Rum Radyosu’nda  yapmış olduğu konuşmada  Kıbrıs Helen Devleti’ni ilan ederken “Enosis gerçekleşmiştir” diyordu.

Neticede, Yunanistan’ın  Kıbrıs’ı topraklarına  katma çabaları ve  Rum saldırılarının bir sonucu olarak  20 Temmuz 1974’te  “Ayşe Tatile” çıkacaktı! …. DEVAM EDECEK

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.