Tüm bilinen gerçeklere rağmen, sırf sportif faaliyetlerde yabancılarla maç yapabileceğimiz hayali ve gerekçesi ile, güneydeki yönetimin futbol kuruluşuna katılmamızın aşağıdaki nedenlerden dolayı sakıncalı olduğu görüşündeyim:
1.1963te silah zoru ile ortaklık yönetiminden atıldığımız gerçeğine rağmen, Rum yönetimi yasal Kıbrıs cumhuriyeti olduğunu, KKTCnin ise yasal olmadığını ileri sürerek, bize ulaşım, ticaret,sportif ve diğer alanlarda ambargo uygulamaktadır.
Rum tarafı, ambargolarla halkımızı zamanla çökertilebileceği umudu ile, makul bir çözüme yanaşmamakta ve görüşmelere de sırf zaman kazanmak için katılmaktadır.
İşte KTFFnun,KOPa üye olması, ambargonun etkisine dayanamayarak teslim olması, böylece Rum tarafının bize karşı sürdürdüğü ulusal tezi kabul etmesi ve desteklemesi anlamındadır.
2.KTFF, KOPa üye olmakla, İngiliz döneminde ve 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti döneminden beri sahip olduğumuz, sportif faaliyetlerimizi kendi kuruluşumuz tarafından yürütme hakkımızdan feragat etmiştir.
Sırf ambargodan kurtulmak amacı ile diğer kuruluşlarımızın da KTFF gibi güneydeki kuruluşlara bağlanmaya kalkışması, devletimizin işlevsizleştirilmesine, önemsizleştirilmesine ve varlığının anlamsızlaştırılmasına sebep olacaktır;
3.Futbolda dışa açılmak için, varlığımızı sürdürmemizi sağlayan Türkiyedeki TFFna üye olmak seçeneğinin kabul edilmemesi ve bize düşman gözü ile bakan Rum yönetiminin bir kuruluşunun, tercih edilmesi hoş değildir.
4.Amaç gerçekten yabancılarla futbol karşılaşması yapabilmek ise, bunun Asya futbol kuruluşuna üye olarak da gerçekleştirilmesi mümkündür.Ayrıca hukuk mücadelesi vererek BM üyesi olmayan England, Skoçya, Wales, Faroe adaları, Gibraltar, gibi bizim de UEFA ve FİFAa üye olmamız mümkündür.
5.KOPla imzalanan anlaşmaya göre,güneydeki Futbol faaliyetlerinden sorumlu sadece KOP ,yani Rumlar olacak.KKTCdeki futbol faaliyetleri ise KOP, UEFA, FİFA ve KTFFdan oluşacak bir komisyonun denetimi altında yürütülecek.
6.KKTC makamlarından gerekli izni almadan hiçbir Sivil Toplum kuruluşunun yabancı bir ülkenin kuruluşuna KKTC ‘de denetleme hakkı tanıması, mümkün değildir.Bu nedenle KTFFnun KOPla yaptığı anlaşmanın da uygulanma şansı olmayıp geçersizdir.Zaten
bir kuruluş, iki devletin de alt kuruluşu olamaz.
7.İlgili anlaşmada adada nihai çözüm bulunana kadar ibaresi konulduğu gibi, liderlerin kabul etmesi durumunda anlaşmadan sonra KTFFnun UEFA üyeliğine KOPun itiraz etmeyeceği de yazılmalıydı.Bu yapılmadığı için, olası bir çözümden sonra, KOPun onaylamaması durumunda KTFF ,UEFAya üye olamayacak.
8.KTFF,anlaşmada,KOPun tüm Kıbrıs üzerinde futboldan sorumlu ve yetkili olduğunu kabul etmiştir.Bu nedenle eşit statü altında ortaklık söz konusu değildir.Oysa Kıbrıs Cumhuriyeti anayasasın gereği yönetimde % 70-30 hakkına sahiptik.Bu nedenle Türklerin ayrı çoğunluğu olmadan hiçbir konuda karar alınamazdı.KOP ile yapılan anlaşmada ise,Türklere ne eşitlik ne de böyle bir hak tanınmamıştır.
9.KTFF ile Kop arasında imzalanan Anlaşmada sözü edilen ‘Steering Commitee sözcüğü, sanki yeni oluşumu yönetecek bir komite gibi gösterilmeğe çalışılmaktadır.Oysa bu kelimenin anlamı gereği, sadece kuruluş çalışmaları esnasında, kuralları belirleyecek,yol gösterecek ve uygulamayı kolaylaştırıcı önlemler alacak olan bir komitedir.
10.Güneyde Rum takımları arasında ve yabancı takımlarla yapılan maçlarda seyircilerin saldırgan tutumu ve bizimle ilgisi olmayan karşılaşmalarda bile bayrağımızın yakılması, ayrıca KKTC deki bir kulüpte oynamak isteyen Ruma güneyde yapılanlar, Türk takımlarının güneyde maç yapmasının mümkün olamayacağını göstermektedir.
11.KTFFnun KOPu KKTC deki futboldan da sorumlu ve yetkili tanıyan anlaşmayı kabul etmesine karşın, Rum tarafı KKTC nin gayri yasal işgal bölgesi olduğunu ileri sürerek yabancı takımların ülkemizde karşılaşma yapmasına izin vermeyecek. Zaten KOP başkanı da bu görüşte açıklama yapmıştır.
Görüldüğü gibi KTFFun, KOPu tüm ada üzerinde futboldan sorumlu kurum olarak tanıyıp kabul etmesi, futbolumuza hiçbir şey kazandırmayacak.Üstüne üstlük bir de çözüm görüşmelerde elimizi zayıflatacak ve hellimin tescilinde aleyhimize bir emsal olarak kullanılacak.
