Geçen gün toplanan KTFF’nin Olağan genel Kurul toplantısında birlik bütünlük mesajları verilirken ilginç gelişmeler de yaşandı…
Öncelikle Başkan Sertoğlu, Hükümet yetkililerine kendi üslubu ile verdi veriştirdi. Haksız değildi ama kullandığı kelimeler hoş değildi. Geçen yıl ayni Genel Kurul salonunda ani üslupla eleştirdiği “telefonlarıma çıkmıyor, bu iş çocuk oyuncağı değil” dediği Spor Dairesi Müdürü Alkan Değirmencioğlu’na ise bu kez methiyeler düzdü…
Başkanın genel konuşmasını beğendim. Dokuz buçuk yıl sonra da olsa, Dış İlişkilerde, dışa açılımlarda TC Futbol Federasyonu, KKTC Meclis ve Hükümetleriyle birlikte hareket etmekte olduklarını vurgulaması sevindirici bir gelişme! Daha önce aklınız nerelerdeydi demek geçiyor içimden ama neyse! İç konularda futbolun gelişimi için yaptıkları girişimleri takdir ettiğimi tekrar belirtmeliyim. Devamını dilerim.
KİMİN ÖNÜ KESİLMEK İSTENİYOR?
Genel Kurul’da yaşanan en ilginç gelişme kamuoyundan gizlenerek alelacele gerçekleştirilen ‘Tüzük Değişikliğiydi! Her isteyen Federasyon Başkanlığına müracaat edemezsinmiş! Sanki edebiliyordu! O müracaatı belirli bir sayıda kulüp temsilcisi önerip onaylaması gerektiğini, bilmiyorlar sanki! Diğer yandan Kim başvuruda bulunursa bulunmuş Genel Kurul’un çoğunluğunun oyunu alması gerektiğini de unutmuşlar gibi…
Bunlar ortadayken niye bu madde eklenmek istedi ve imzalar önceden hazırlandı derseniz, bir Hintlik var elbet! Kendilerden başkası aday olamasın diye düşünülen bir uygulama bizce! Örneğin bu aşamadan sonra Futbol Federasyon’unu değil ülke sporunu en üst düzeyde yönetmiş Günay Caymaz, Süleyman Göktaş, Nevvar Nolan, ALİ Çetin Amcaoğlu gibi aklıma gelen öncelikli isimler; Ünlü Profesörler, Hocalar, Akademisyenler, Gazeteciler, Teknik Adamlar yani futbola tarafsız şekilde hizmet vermiş kimseler, artık Federasyon başkanlığına aday olamayacaklar. Kısaca biz bize-diz dize işi götürmek istiyorlar! Sanki Futbol Federasyonu kendilerine babadan kalma miras! Kırk yıl Spor Derneklerinde çalış, ülke sporunun gelişmesi için uğraş ver, Bakanlık, müsteşarlık yap, kulüp temsilcilerinin onayını al; Buna rağmen Federasyon Başkanlığına müracaat edememekle baş başa kal! Hadi canım sizde! Bu bencilik, ayrımcılık değil de nedir?
Ya Aslan Bıçaklı’nın Spor basınını tehdit eden sözlerine ne demeli? Haberci Gazetesinin Spor Şefi Okan Karademir, ‘yemekli’ bir toplantı saptayıp haber yapmış, Kulüpler Birliği ‘ayrımcılık yaptı’ demiş! Vay efendim vay, sen miydin yazan, Sayın Bıçaklı açtı ağzını yumdu gözünü, tehditlerin bini bir para!
Yapma Başkan, Okan Karademir’in dediği gibi Spor Yazarlarının adı çıktı 90’na inmez seksene ama o kadar da değil yani. Sorun yemek değildir. Sorun emeğe saygı, kişiyi önemsemektir. ‘Ayrımcılık’ yokmuş(!) hadi afiyetler öyleyse…
