banner913
banner932
banner1012

KIBRIS TÜRK HALKININ ANAVATAN VE ATATÜK SEVGİSİ (3)


Metin FAHRİOĞLU

Metin FAHRİOĞLU

Okunma 13 Kasım 2017, 11:41

 

Mustafa Kemal  Atatürk’ün  Cumhuriyeti ilan ettiği  29 Ekim 1923 günü Kıbrıs’ta  büyük bir şenlik başlamış ve yer yerinden oynamıştı. Hiç  kimsenin  İngiliz Sömürge Yönetimine  aldırdığı yoktu.  O günde Kıbrıs Türk halkı ölümü dahi göze almıştı.. Evler, okullar ve camiler  ilk kez  korkusuzca  Türk bayrakları  ve Atatürk resimleriyle  donatılmıştı. Zengin , fakir demeden halkımız kurban kesmiş ve sabahlara kadar süren eğlenceler düzenlenmişti…

Kıbrıs Türk halkının o gündeki heyecanını ve hareketini gören  İngiliz Sömürge  Yönetimi   Türk okulları üzerindeki baskılarını artırmış; ders saatlerinde  öğrencilere  Atatürk’ten bahsedilmesini, kara tahta üzerine  Atatürk  resmi çizilmesini yasaklamaya çalışmış ancak, öğretmenler görevlerinden atılma veya sürgün edilmeyi dahi göze alarak bu yasaklara uymamışlardır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edildiği günlerde, Kıbrıs’ta  “Sömürge İdaresi” kanunlarına göre öğretmenlik yapanların oldukça ilginç  anıları vardır. 29 Ekim 1923  tarihinde henüz 20 yaşında genç bir öğretmen olan  Hıfsiye Ziya  Hacıbulgur (1903 doğumlu)   ile o günlerde öğretmenliğe yeni başlayan   kız kardeşi Kadriye Hacıbulgur (1905 doğumlu) heyecanlı günleri yaşamış   ve öğrencilere Atatürk’ün  öğretilmesinde  büyük çaba  harcamış ilginç anıları olan kişilerdir. Öğretmen Hacıbulgur kardeşler Cumhuriyet’in  ilan edildiği anılarını şöyle anlatıyorlar:

“29 Ekim 1923 akşamı geç saatlerde evimizin kapısı çalınmış ve babamıza bir telgraf verilmişti.  Telgrafta, Atatürk’ün  Cumhuriyeti  ilan ettiği belirtiliyordu. Sevinçten sabaha kadar uyuyamadık ve ertesi gün  okulda yapacaklarımızı planladık.  Okula gidince, ilk işimiz öğrencilerimize müjdeyi vermek oldu.  Bu günden itibaren  derslere başlamazdan önce,  Atatürk resminin  öğrenciler tarafından tahtaya çizilmesi  ve hep beraber “Yaşasın Gazi Mustafa  Kemal” sözünü  söylemek prensibimiz  olmuştu.

İngiliz yetkililer yaptıklarımızı haber alınca  sık sık  okullara giderek ders saatlerinde  sınıflara baskın düzenlerlerdi. Atatürk’ün resmini gördükleri zaman  bizi sürgün  tehditleriyle   korkutmaya   çalışırlardı.  Fakat,  biz bu tehditlerden korkmadık ve her gün gizlice Atatürk  resimlerinin  çizilmesine  şiirler okumaya devam ettik.

Atatürk’ün zafer kazandığı günler olsun, Cumhuriyet’i ilan  ettiği ve daha sonraki devrim hareketlerinde öğretmen olarak  bizler  üzerimize   düşen görevleri korkusuzca  yerine getirirken,  öğrencilerimiz de  daima   anavatanlarına ve atalarına  karşı büyük  heyecan  duymuşlar,  anlattıklarımızı  ilgiyle  izlemişlerdir.  Sık sık sordukları bir soru da “Atatürk  buraya da gelecek  mi? sorusuydu. Ve biz de  cevaplandırıyorduk; “Atatürk’ü  görmesek de  sesini duymasak da  o her  zaman kalbimizde olacaktır”. Kaynak:  Reşat Akar,  Atatürkçü Kıbrıs Türkleri ,  s.17-18,  Veb  Ofset İleri Matbaacılık, İstanbul ,  Mayıs 1981

19 Nisan 1925’de Ankara’da 29 Ekim gününün Milli Bayram ilan edilmesi  ve bu tarihten  iki ay sonra  da Lefkoşa’da  Türk Konsolosluğu’nun  açılması, Kıbrıs Türklerinin  bu bayrama vermiş  oldukları önemi  bir o kadar daha artırmıştı.  Cumhuriyet Bayramı’nın parlak  bir şekilde kutlanması için  çalışmalar çok önceden başlamıştı. Söz gazetesi de halkı uyarmak amacıyla  17.10.1925 tarihli  sayısında  Cumhuriyet Bayramı’nın yaklaştığını  belirtmiş ve  okurlarına  şöyle seslenmişti:

“…Ekim ayının 29. Perşembe günü Türkiye Cumhuriyeti’nin tesis ve ilan   edildiği  milli bir günümüzdür. Türkiye Cumhuriyeti yalnız Anavatan’ı kurmakla  iktifa etmeyip, ciddi ve kat’i   hamleleriyle, hepimize hürriyet-i  vicdan ve tefekkürü temin eylemiştir.  Muhterem Gazi’nin  işaret ettikleri tarikat-ı  medeniyeye intisap etmek ve O’nun açtığı  nurlu ve feyizli (yararlı)  yolda yürümek  her Türk’ün milli vazifesidir. Binaenaleyh o günün şerefine   Kıbrıs’ta bütün müesseselerimizi tezyin edilmeli (süslenmeli)  ve hepimiz   milletimizin açtığı medeniyet yolunda millettaşlarımıza ayak uydurmaya   çalışmalıyız…” 

Gazetenin ayni sayısında “Resm-i Kabul”  başlığı altında  da şu haber  vardı:

“İstihbaratımıza göre , Türkiye  Şehbenderliğinde (Konsoloslukta) 29 Teşrin-i Evvel’de (Ekim ayında)  Türk bayrağı keşide edilecek (Bayrak çekilecek) ve resm-i  kabul icra olunacaktır. Bu günde tebrik görevini ifa için   Şehbenderhane’yi  (Konsolosluğu) ziyaret edecek olan herkes  kabul  olunacaktır” . Kaynak:  Reşat Akar,  Atatürkçü Kıbrıs Türkleri ,  s.23-24   Veb  Ofset İleri Matbaacılık, İstanbul ,  Mayıs 1981

Mehmet Remzi Okan Bey tarafından çıkarılan  Söz gazetesi, her zaman Cumhuriyet Bayramı’nın  yaklaştığı günlerde yazılar yayınlayarak halkın  bilgisini artırmaya gayret ederken, toplumun aydın kesimleri de toplantılar düzenleyerek  , konuşma yaparlar ve Anavatan’a bağlılık duygularını dile getirirlerdi.   DEVAM EDECEK…

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.