banner913
banner932
banner1012

Dipkarpaz Rizokarpaso, Rizokarpasia

banner1020

Dipkarpaz altın kumsalı, özgür eşekleri, el değmemiş doğası ve tarihiyle adanın en güzel yerlerinden biridir.

banner974
Dipkarpaz Rizokarpaso, Rizokarpasia

banner971

Dipkarpaz (Yunanca: Ριζοκάρπασο / Rizokarpaso, Rizokarpasia), de jure olarak Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Mağusa Kazası'nda, de facto olarak ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin İskele İlçesi'nde yer alan bir kasabadır. Burada Türkler'in yanı sıra 250 Rum nüfusu yaşamaktadır. 2006 nüfus verilerine göre burada nüfus 5.300 kişiden oluşmaktadır.

Kasabada Rumların sıkça ziyaret ettikleri Apostolos Andreas Manastırı bulunmaktadır.

Ekonomi

XX. yüzyıla kadar burada yaşayan halk ipek üretim ve ticareti ile geçinirdi. İkinci büyük geçim kaynağı ise tütün üretim ve ticaretiydi. Dipkarpaz bir kac yıl içinde Kıbrıs'ın tütün merkezi haline geldi. 1974'den sonra artık tütün üretimi azalmıştır ve Türkiye'ye ihraç edilir. Türkiye'de üretilen sigara markaları olan Bafra, Gelincik ve Sipahi buradaki üç köye isim olmuştur.

Yerli halkı geçimini tahıl ve keçiboynuzu üretiminden sağlar.

Ayios Philon Kilisesi

Kiliseye adı verilen Philon, 4. yüzyılda Karpaz bölgesinde yaşayanları Hristiyanlaştıran psikoposun ismidir. Bu kilise, Dipkarpaz (Rizokarpazo) köyünün kuzeyinde, deniz kıyısında yer almaktadır. Erken 5. yüzyılda inşa edilen kilisenin yer aldığı bu alan, ilk kez Fenikelilerin yerleştiği antik Karpaz kentinin bulunduğu yer olup, kilise Hellenistik ve Roma dönemi kalıntıları üzerinde yer almaktadır. Üç bölümden oluşan bir apsise ve kubbeye sahip olan kilisenin orjinal zemini mozaiklerle kaplı idi. 802’deki Arap saldırıları sırasında tüm kentle birlikte kilise de tahrip edilmiş, 12. yüzyılda yeniden inşa edilmiştir. 

Apostolos Andreas Manastırı

Apostolos Andreas Manastırı veya Ayandreya Manastırı, Kıbrıs'ta, Karpaz Yarımadası'nın en ucu olan Zafer Burnu'nun güneyinde bulunan bir manastırdır.

Hıristiyan inancına göre İsa'nın havarilerinden Andreas deniz yoluyla Kutsal Topraklar ve Kudüs'e giderken gemide su sıkıntısı başgösterdi. Andreas gemiden inerek manastırın bulunduğu yere bastonuyla ve oradan su fışkırmaya başladı. Bir gözü kör olan geminin kaptanı gözlerini bu suyla yıkayınca kör gözü görmeye başladı.

15. yüzyılda suyun bulunduğu ve günümüzde de aktığı yere küçük bir şapel inşa edildi. Manastırın bir bölümü 18. yüzyılda inşa edilirken, binanın günümüzdeki dış cephesini oluşturan bölüm 19. yüzyılda yapıldı.

1974 yılındaki Kıbrıs Harekâtı'nın ardından bölgedeki Rumların önemli bölümünün göç etmesi ve Yeşil Hat'tan geçişin mümkün olmaması nedeniyle manastıra ziyaret çok azaldı. 2000'li yıllarda sınır kapılarının açılmasıyla ziyaret yeniden başladı ve giderek artmaktadır.

Özellikle 15 Ağustos ve 30 Kasım günlerinde manastıra ziyaretçi akın etmektedir. Bir takım Müslümanlar manastırın bir Hıristiyan azizinin değil, İslam ermişinin yeri olduğuna inanmaktadır.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.