banner913
banner932
banner1012

Hoş bir sürpriz beklentisi!


Adnan IŞIMAN

Adnan IŞIMAN

Okunma 09 Haziran 2017, 10:14

Eide istediği kadar Cenevre için belge hazırlayadursun, Garantör ülkeleri nasıl ikna edecek kafa yorsun giryeAnastasiadis Washington da katıldığı bir etkinlikte  Türk ordusunun adada barışı güvenceye alacağına dair güvenin olmadığını savundu.

Anastasiadis özellikle Güvenlik ve Garantiler konusuna değindiği konuşmasındaki  yaklaşımlarıyla,EideninCenevre çabalarının sonuçsuz kalacağının adeta haberini verir gibiydi.

Kıbrıs ta garantörlük kavramının neden var olduğuna hiç girmeyen Anastasiadis, 1963 ten 1974 e kadar geçen on bir yıl zarfında Kıbrıs Türklerine yaşatılanlardan hiç söz etmedi.

1974 Temmuzunda Türkiye nin adaya neden müdahale etmek zorunda kaldığını ise hiç söylemedi.Anastasiadis, üç garantör güçten, bu düzenin korunmasını istemekte ısrar edenin neden sadece Türkiye olduğunu da belirtmedi.

Sırtını 1963 ten beri gasp ettikleri Kıbrıs Cumhuriyetinin arkasına dayamanın rahatlığı içinde temaslarda bulunan Anastasiadis Cenevre görüşmelerinde Türkiyenin kendilerine “hoş bir sürpriz” yapmasını dilediklerin ifade etti.

“Hoş bir sürpriz” tahmin edeceğiniz gibi Kıbrıs Türkleri için olmak ve de olmamakla ilgili bir durum.

Rumlar için hoş olan o sürpriz, Kıbrıs Türkleri için acı bir sürpriz anlamındadır!

Garantörlük konusunda bir nebze olsun tavizde bulunmanın Kıbrıs Türkünün felaketine neden olacağı tecrübelerle bilinen bir gerçektir.

Anastasiadis bulunduğumuz coğrafyada ittifaklarını yapmış, başta Yunanistan olmak üzere  İsrail, Mısır, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerle işbirliğini sağlamış,Kıbrıs Türklerinin de pay sahibi olduğu Hidro Karbon çalışmalarını Türkiye dışındaki bu ülkelerle yürütme organizasyonlarını tamamlamıştır.

Şimdi sırada çeşitli baskı yollarını devreye koyarak Kıbrısın tamamına hakim olabileceği anlaşmayı hayata geçirmek kalmıştır.

Bunun da yolu, Türkiye nin hoş bir sürprizde bulunarak ya garantörlükten tamamen çekilmesi, ya sulandırılmasına rıza göstermesi, ya da zaman dilimlerine yayarak süreç içinde garantörlük kavramının eriyip gitmesine göz yumması demektir.

Bu hoş sürprizi bekleyen sadece Rum tarafı değildir.

Aramızda yaşayan toplum düşmanı konumundaki bazı kimseler de aynı düşünce doğrultusunda halüsinasyonlar geçirmekte, geleceği hesaba katmadan nasıl olursa olsun bir uzlaşının bir an önce hayata geçmesi için her kılığa girer pozisyonlar sergilemektedir.

Garantörlük, vardırılmak istenilen uzlaşının temel taşıdır.

Taşın üzerine çıkmakla, taşın altında kalmak çok ince bir ayara bağlıdır!

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.