banner913
banner932
banner1012

Günümüzde Rum liderliği ne diyor!


Metin FAHRİOĞLU

Metin FAHRİOĞLU

Okunma 02 Şubat 2016, 12:24

 

Kıbrıs Türk halkını  Maronitler, Ermeniler ve Latinler gibi azınlık olarak  gören  , Toplumsal eşitliğimizi,  siyasi    eşitliğimizi   ve eşit egemenliğimizi  kabul etmeyen , Kıbrıs Türk halkının bu haklarını görmezden gelen Rum Meclis Başkanı  Omiriu, Kıbrısta bulunacak bir çözümün Rum tezlerine  göre olmasını istemekte, her fırsatta anavatanımız Türkiyeye saldırmakta ve Türk düşmanlığı sergilemektedir.

 Garanti Anlaşmalarının   devamı halinde  Kıbrıs Rum tarafının çözüm için  herhangi   bir anlaşmayı  referandumlara  götürmeyi kabul  etmeyeceğini açıklayan  Omiriu, AB üyesi olmayan bir ülke AB üyesi bir ülkenin bağımsızlık , egemenlik   ve toprak bütünlüğünü garanti edemez diyor.

Omiriu, Çözüm işgale son verecek, tek ve bölünmez egemenliği , tek uluslararası ve hukuk temsiliyeti , tek vatandaşlığı,  devletin ve halkın birliğini , temel özgürlükleri ve insan haklarını tartışmasız güvence altına alacak bir çözüm olmalıdır diyor.  Çözümün , BM İlke ve Kararlarına ve Avrupa müktesebatına uygun olması gerektiğini söyleyen  Omiriu, çözümün ancak böyle olması halinde sürekli barışı, güvenliği ve refahı  ancak bu şekilde  getirebileceğini dile getiriyor. Çözümün anahtarını elinde tutanın Türkiye olduğunu savunan Omiriu,: Avrupa Camiası   Türkiyeyi uluslararası İlkelere ve  Avrupa Hukukuna dayalı bir çözümü  kabul etmeye  zorlaması gerektiğini öne sürüyor….

Rum Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos   Lillikas; “…Kıbrıs Cumhuriyeti risk altına konulamaz… Kıbrıs Cumhuriyeti dağıtılarak yeni bir ortaklık devleti oluşturulamaz…. Mülkiyette ilk söz sahibi 1974 öncesi  mal sahibinindir ” diyor.

Rum tarafında DİKO, EDEK, Vatandaşlar İttifakı, Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi olası bir çözümün Kıbrıs Cumhuriyetinin  devamı olacak bir model çerçevesinde  gerçekleşmesini talep etmektedir.

AKELin kırmızı çizgilerini açıklayan  Polit Büro üyesi Stefanu: devletin gevşek değil, güçlü , tek olması , ayrıca  tek vatandaşlık ve tek uluslararası temsiliyete sahip olması gerektiğini ifade ediyor…

  Anastasiadis:  Kıbrıs Cumhuriyetinin yalnızca özgür bölge olmadığını , işgal altındaki bölgelerin de olduğu görüşünü ortaya koyarak Kıbrıs Cumhuriyetinin dönüşümünde mücadelemiz yeniden birleşme,  işgal ordusundan kurtulma  ve istisnasız  bütün Kıbrıslıların  İnsan haklarının güvenceye  alacak   bir Avrupa devleti meydana getirilmesidir” dedi. Anastasiadis,  AB normları ve İnsan Hakları     görmezden gelinemez diyor.

Anastasiadis, “Toprak paylaşımı , güvenlik , garantiler ve  Türk askerinin çekilmesi gibi konularda  ilerleme sağlanabilirse 2016nın Ada için “çok önemli bir yıl” olabileceğini söylüyor…. Anastasiadis, “çözüme ulaşabilirsek , Kıbrıs , Müslüman ve Hristiyanların birlikte yaşayabileceğini  gösteren bir model olacak” diyor….

Anastasiadis, “Türkiyeden olumlu söylemler duyduk. Türkiyenin iş asker çekmeye  , toprak paylaşımına ve bizim burada  hiçbir  üçüncü   ülkenin koruması altında  olmayacak , bağımsız bir ülke kurduğumuzu fark etmeye geldiğinde ciddi olup  olmadığını  görmek gerekiyor” diyor.

31 Ocakta yapılan DİSİ Kurultayına katılan Anastasiadis, müzakere sürecine de değinerek  “Üzerinde hem fikir olunan  şeylerin , tam anlamıyla  devletin  devamlılığını güvenceye aldığını”  ifade etti ve “Kıbrıs  yeniden birleşecek” dedi.

Herhalde Anastasiadis de diğerleri gibi ne dediğini bilmiyor!...

Sonuç olarak ; Enosisin dolaylı olarak gerçekleştiğine inanan Rum liderliği , tek egemenlik,  tek devlet tek halk , tek uluslararası  temsiliyeti savunmakta  ve bulunacak bir çözümde AB normlarının uygulanmasını istemektedirler.

Rum liderliği mevcut  Garanti ve İttifak Anlaşmalarının  devamına ve de anavatanımız Türkiyenin etkin ve fiili  garantisine karşı çıkmakta ve Türkiyenin garantörlüğünü içeren  olası bir  referandumda  ‘hayır  noktasında  buluşmaktadırlar.

Rum liderliği , 541(1983) ve 550(1984) sayı ve tarihli BM  Güvenlik Konseyi kararlarıyla Kıbrısta tek devlet ve hükümet olarak tanınmanın ve de 1 Mayıs 2004 tarihi itibarıyla  ABne kabul edilmelerinin verdiği avantajların  arkasına saklanarak   Kıbrıs Türk halkının  teslimiyetini beklemekte ve  görüşmelerde zamana oynamaktadır….

 

 

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.