banner913
banner932
banner1012

“Türkiye’nin hedefi sondaj değil”

banner1020

Rum yönetiminin, Türkiye’nin istediğinin sondaj yapmak değil, zaman içerisinde kendi çıkarına olacak olgular yaratmak olduğuna inandığı belirtildi

banner974
“Türkiye’nin hedefi sondaj değil”

banner971

Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki mevcut rotasını değiştirmek niyetinde görmediği kanaatinde olan Rum yönetiminin, Türkiye’nin istediğinin sondaj yapmak değil, zaman içerisinde kendi çıkarına olacak olgular yaratmak olduğuna inandığı haber verildi.
Rum Ulusal Konseyi, dün Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis başkanlığında toplandı ve bir haftadan beri Doğu Akdeniz’de oluşan durumu masaya yatırdı.
Anastasiadis’in, Fatih sondaj gemisinin hareketlerine dair bütün gelişmeler, Romanya’da gerçekleşen Avrupa Konseyi gayrı resmî toplantısı ve Avrupalı ortaklarıyla yaptığı temaslar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile Pekin’de gerçekleştirdiği görüşme hakkında detaylı bilgi verdiği haber verildi.
Rum basını, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Doğu Akdeniz’i işbirliği ve uzlaşma havzasına dönüştürmek arzusunu dile getirdiği önceki günkü açıklamasına “enerji konusunda Ankara’nın çizgisinde, tehditler savuruyor” yorumuyla yer verdi.
Fileleftheros; “Türkiye Rota Değiştirmiyor… Erdoğan Kıbrıs MEB’indeki Hareketleriyle Üç Hedefini Uygulamak İstiyor” başlıklı manşet haberinde; Rum yönetiminin, Avrupa Birliği ve diğerleri tarafından yapılan açıklamaların Türkiye’yi hiçbir şekilde etkilememiş göründüğü ve Erdoğan hükümetinin Fatih’le yetinmeyip bölgede benzer başka hareketlerde de bulunacağı kanaatinde olduğunu belirtti.

Gazete, Rum yönetiminin şu ana kadar eline ulaşan bilgilerin, Ankara’nın sondaj yapmak değil, zaman içerisinde kendisine kâr sağlayacak olgular yaratmak istediği yolunda olduğunu yazdı ve o bilgilere dayanarak, Türkiye’nin hedeflerini şöyle sıraladı:

“1- gerilim ortamını idame ettirerek Kıbrıs sorunu ile enerji konularını paketleştirmek,

2- enerji rezervlerini birlikte değerlendirmek veya bölgedeki varlığına müsamaha gösterilmesi,

3-enerji gelirlerinin eşit paylaşımı ve boru hatlarının Türkiye’den geçeceğinin peşinen taahhüt edilmesi.”
Gazete, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın önceki günkü açıklamasını da okurlarına, “Akıncı Tayyip’in Rolünde…

‘Türkiye ve Kıbrıslı Türkler Enerji Denkleminin Dışında Tutulamaz’…  Ankara’yı Doğu Akdeniz’deki Meydan Okumalara Lefkoşa’nın Tavrının İttiğini İddia Etti” başlık ve spotlarıyla aktardı.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk’un açıklaması üzerine, Avrupa Birliği’nden beklenenin laf değil icraat oldu serzenişiyle yapılan eleştirilere karşılık, “Başka maksatla toplanan bir Gayrı Resmî Konsey’de hemen önlem alınmaz, 28 Mayıs’ta da böyle bir ihtimal beklememeliyiz” dediğini yazan gazete, Rum yönetiminin böyle bir şey için Konsey’in 20 Haziran’daki olağan toplantısını beklemekte olduğuna işaret etti.
Gazete haberinin; “Hristodulidis Dışişleri Bakanlarını Bilgilendiriyor” başlığıyla ayırdığı bölümünde, Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in Pazartesi Brüksel’de, güncel konuların görüşülmesiyle başlayacak Dış Konular Konseyi’ni, Avrupalı denklerine Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri hakkında “bilgilendirmek” için kullanacağını yazdı.
Habere göre, Dış Konular Konseyi Salı günü de üye ülkelerin savunma bakanlarının katılımıyla toplanacak. PESCO ile ilgili kaydedilen ilerlemenin ele alınacağı toplantıda, PESCO ile ilgili ilk yıllık raporun da yayınlanması bekleniyor.
Hristodulidis; RİK’e yaptığı açıklamada, Rum yönetiminin, Anastaiadis’in Romanya’daki Gayrı Resmî Konsey toplantısındaki konuşması üzerine gelen destek açıklamalarından memnun olduğunu söyledi.
Destek açıklamalarını “beklenen” diye niteleyen ve şimdi diplomasiye zaman harcanacağını söyleyen Hristodulidis; Fransa, İspanya, İtalya gibi ülkelerin ortaya koyduğu görüşlerin ve Anastasiadis’in ortaya koyduğu taleplere olumsuz bakan hiçbir üye ülke olmamasının önemine dikkat çekti. Hristodulidis, Perşembe akşamı Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın Enerjiden Sorumlu Bakan Yardımcısı Francis Fannon ile “Türkiye yönünde harcanmakta olan çabaları” ele aldıkları bir telefon görüşmesi yaptığını da açıkladı.
Bir başka bir haberinde, Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov ile Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz’deki durumu ele aldıkları bir telefon görüşmesi yaptığını kaydeden gazete, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın, telefon görüşmesinin; bölgedeki durumu ve Kıbrıs sorununun çözümünü karmaşıklaştıracak her türlü hareketin kabul edilemez olduğu tutumu ışığı altında gerçekleştiğinin açıklandığını yazdı.
Alihtia haberi; “Sibiu’daki (Romanya) Gayrı Resmi Avrupa Konseyi’nden Şu Anda Mümkün Olan Neyse Onu Aldık” başlığıyla birinci sayfasından aktardı.
ALMANYA DOĞU AKDENİZ BÖLGESİNİN HUKUKİ STATÜSÜ KONUSUNDA NET GÖRÜŞ BELİRTMEKTEN KAÇINDI
Gazete detaya girdiği iç sayfasında, Doğu Akdeniz’deki durum hakkında Berlin’in de görüş belirttiğini, Türkiye’yi Rum yönetiminin sözde “MEB’ine saygı göstermeye” çağırmakla birlikte bölgenin hukuki statüsü konusunda net görüş belirtmekten kaçındığına dikkat çekti.
Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada; ülkenin, AB Dış Siyaset ve Savunma Politikası Yüksek Komiseri Federica Mogherini’nin 4 Mayıs tarihli açıklamasına tamamen katıldığı belirtilirken, “Türkiye’nin bölgede uluslararası hukuku ihlal etmesi” konusuna ise Bakanlık Sözcüsü’nün; “Kıbrıs Deniz Hukuku anlaşmasına taraftır, Türkiye değildir. Meselenin hukuki durumuna dair zor hukuki konular mevcuttur” demekle yetindiği vurgulandı. 
DİSİ MECLİS KARARI SUNDU
Habere göre, Rum meclisinin önceki günkü çalışmaları çerçevesinde siyasi partiler, uluslararası toplumun ve AB’nin  Türkiye’ye pratik etkiler yapacak kararlar alması ve Rum siyasi partilerinin, Türkiye’nin eylemlerinin göğüslenmesi için birlik olması talebinde bulundular. DİSİ’nin bu konuda bir de karar önerisi sundu ancak önerilen meclis kararının dün onaya sunulmamasına karar verildi.
Rum Meclis Başkanı Dimitris Şilluris de, Avrupa Parlamentosu Başkanı, diğer 5 uluslar arası parlamento organı başkanları, AB üyesi ülkelerin parlamento başkanları ve İran Meclis Başkanı’na birer mektup göndererek Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki eylemlerini şikayet etti. 
 

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.