banner913
banner932
banner1012

“Türkiye, Kıbrıslı Türklerin çıkarlarıyla hareket etmiyor”

banner1020

Rum lider Anastasiadis, Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin çıkarlarını korumak için hareket ettiği gerekçesinin tamamen dayanaksız olduğunu söyledi ve bunun bahane olduğunu iddia etti

banner974
“Türkiye, Kıbrıslı Türklerin  çıkarlarıyla hareket etmiyor”

banner971

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis Lefkoşa’nın Rum kesiminde düzenlenen “9’uncu Akdeniz Petrol ve Gaz Forumu”nda Güney Kıbrıs’ın enerji haritasını "analiz ettiği" bildirildi.

Güney’de yayımlanan Fileleftheros’un “Geri Adım Atmıyor… Nikos Anastasiadis Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Enerji Haritasını Analiz Etti… Türkiye Doğal Gaz Konusunda Bölgenin Münhasır Kavşağı Olmak İstiyor” başlıklı haberine göre Anastasiadis “Kıbrıs bağımsız bir AB üyesi devlet olarak, enerji programımı planlandığı gibi ileri götürerek egemenlik haklarını kullanmaya devam edecek” dedi.
Doğu Akdeniz’de önemli doğal gaz keşfedilmesi ve gelecekteki muhtemel keşiflerin “bölgede istikrar unsuru teşviki olabileceğini” savunan Anastasiadis konuşmasında, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri ve Rum Yönetimi’nin, enerji planlarını uygulamadaki kararlılığı üzerinde durdu.
Anastasiadis, Türkiye’nin bölgedeki faaliyetlerinin, gerek Rus kaynaklarından gerek Hazar havzasından Avrupa Birliği’ne enerji temininde münhasır kavşak olma uzun vadeli hedefine yönelik olduğunu kimsenin reddedemeyeceğini¬ “son vukuatlardan da Doğu Akdeniz bölgesinden Avrupa’ya doğal gaz sağlanmasını da kontrol etmek istediği sonucu çıkarılabilir” dedi.
“Türk savaş gemilerinin geçen ay ENI şirketine ait sondaj gemisinin 3’üncü parseldeki Supia hedefine ulaşmasını engellediğini” belirten Anastasiadis, “gerek AB gerek hepimiz açısından önem arz eden ilerlemenin başarılabilmesi için Türkiye’nin nihayet Uluslararası Hukuka ve Avrupa standardına uygun gerçekçi yaklaşım benimsemesini, taktik ve davranış değiştirmesini umarım. Bu, bölgemizin garantörleri de dahil hepimizin çıkarına olur ” ifadesini kullandı.

Anastasiadis Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin çıkarlarını korumak için hareket ettiği gerekçesinin “tamamen dayanaksız olduğunu” iddia etti. “Hükümet defalarca ve alenen, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin doğal kaynakların Rum-Türk bütün Kıbrıslılara ait olduğunu söyledi” diyen Anastasiadis, önceki müzakere turlarında doğal kaynakların araştırma ve değerlendirilmesi konusunda, yeniden birleşmiş Kıbrıs’ta deniz bölgeleriyle ilgili kararların federal yetki olacağına dair yakınlaşma sağlandığını, bunun son müzakere turunda teyit edildiğini, Türk tarafınca hiç itiraz edilmediğini söyledi.

Rum Yönetimi’nin, “tek yanlı ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölge”deki hidrokarbon dinamiğini araştırıp etkin şekilde değerlendirmek ve “Kıbrıs vatandaşlarının menfaatini büyütmek” hedefinde olduğuna işaret eden Anastasiadis bu maksatla Rum meclisine hidrokarbonların, “bugünkü ve gelecek nesillerin menfaatlerini koruyarak yönetilmesi maksadıyla bir devlet fonu kurulmasını öngören yasa tasarısı sunduklarını” söyledi. 
Anastasiadis, komşu ülkelerle enerji alanında işbirliklerini ikili ve çoklu düzeyde ileri götürmeyi ana siyasi hedef belirlediklerini kaydederek aldıkları inisiyatifin, Lübnan, İsrail, Mısır, Ürdün ve Yunanistan gibi ülkelerle ikili ve çoklu düzeylerde çok başarılı olduğunu söyledi. 
“Kıbrıs’ın izolasyonunun kaldırılması ve ortak projelerle bölgesel işbirliğinin güçlendirilmesi için gerekli enerji altyapıları uygulanmalıdır. Bu maksatla Avrupa Komisyonu tarafından seçilen üç ortak çıkar projesini ileri götürüyoruz” diyen Anastasiadis bu çerçevede “CyprusGas2EU”, “EastMed Pipeline” ve “EuroAsia Interconnector” projelerine işaret etti.
Öte yandan Fileleftheros gazetesi AB’nin Varna zirvesindeki tutumunun Güney Kıbrıs tarafından memnunlukla karşılandığını, Rum hükümetinin ise düşük tonda açıklamalar yapma ve bekleme politikasını izlemeyi seçtiğini yazdı.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in AB Zirvesi sonuçlarının AB yetkilileri tarafından Varna zirvesinde Türkiye’ye iletilmesinden ötürü “temkinli iyimserlik” taşıdığı yorumunda bulunan gazete, Anastasiadis’in konuya ilişkin önceki günkü açıklamasına da yer verdi.
Türkiye’nin AB ilkelerine uyum sağlaması, AB ve deniz hukukuna da saygı göstermesi gerektiğini söyleyen Anastasiadis, Türkiye’nin mesajı alıp almadığının ise zaman içinde ortaya çıkacağını belirtti.
Anastasiadis, Türkiye’nin bir gün, AB katılım sürecinin devam etmesini istiyorsa, AB değer ve ilkelerine uyması gerektiğini anlamasını umut ettiğini ifade etti.
Anastasiadis, “Kıbrıslı Türklerin, öyle ya da böyle garanti altına alınmış olduklarını ve güya onların korunmasına ilişkin ortaya konan sebeplerin, Türkiye’nin doğal kaynakları ya da Doğu Akdeniz’in doğal kaynaklarının Avrupa’ya gidişini kontrol etmek için öne sürdüğü bahane olduğunu” iddia etti.
Anastasiadis, gerginlik ya da çatışma istemediklerini, doğal kaynaklardan sağlanacak faydaların, anlaşıldığı üzere, devlete ve Kıbrıslı Türk ya da Rum olsun, vatandaşlara ait olduğu iddiasını da yineledi.
 

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.