banner913
banner932
banner1012

Rum Ortodoks Kilisesi 'son sürat orta çağa doğru'

banner1020

  Rum Ortodoks Kilisesi, sonbaharda Teoloji okulu açıp işletmesine karşı çıkan ve teoloji bir bilim dalı olduğu için Kilise değil bir üniversite tarafından öğretilebileceği görüşünü...

banner974
Rum Ortodoks Kilisesi 'son sürat orta çağa doğru'

banner971

 

Rum Ortodoks Kilisesi, sonbaharda Teoloji okulu açıp işletmesine karşı çıkan ve teoloji bir bilim dalı olduğu için Kilise değil bir üniversite tarafından öğretilebileceği görüşünü ortaya koyduğu için Andreas Pitsillidis’i, Sen Sinod karşısına çıkarmaya hazırlanıyor. Bu durum Rum basınında “Kilise son sürat orta çağa doğru gidiyor” şeklinde yorumlandı.

Politis’in “Sen Sinod Görüşlerinden Dolayı Pitsillidis’i Paylıyor!.. Son Sürat Orta Çağa” başlıklı haberine göre, kendisi de teolog olan Pitsillidis, Kilise’nin bu niyetinin akıl alır gibi olmadığını Rum yönetimi Kilise’ye teoloji okulu açma izni vermesi halinde Avrupa mahkemelerine başvuracağını açıkladı.

Gazete Rum Ortodoks Kilisesi’nin ve en üst karar mercii olan Sen Sinod Meclisi’nin, ne din adamı ne de Kilise’nin memuru olan bir bilim adamını (Pitsillidis) düşüncelerinden dolayı özür dilemesi için hangi maksat ve yetkiyle huzuruna çağırmaya hazırlandığını sordu, devamla Kilise’nin orta çağdaki aforoz uygulamalarına örnekler verdi.

 

Dört kişilik kadro için bin 200 başvuru

 

Rum İçişleri Bakanlığı’na bağlı daireler için personel alınacağının duyurulması üzerine binlerce kişinin iş başvurusunda bulunduğu haber verildi.

Toplamda 17 kişinin alınacağını kaydeden gazete, özellikle denetimle ilgili dört kadro için bin 200 başvurunun yapıldığını belirterek, sayının artmasının beklendiğini aktardı.

 

 

Omiru Rum tarafının müzakerelere geri dönmesinden endişeli

 

Rum Meclis Başkanı Yannakis Omiru, Rum tarafının müzakerelere geri dönme olgusundan büyük endişe duyduğunu açıkladı.

Omiru, Simerini’ye verdiği geniş söyleşide, bu geri dönüşün, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki doğalgazı “iç etmeye çalışması” dışında, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”ni de işlevsiz diye nitelediği ve KKTC’nin siyasi açıdan yükseltilerek tanınmasını öngören “B planını uygulamaya koyduğu” bir döneme rastladığına dikkat çekti.

“Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğine etkin ve fiili saygı göstereceğini teyit etti mi? Yoksa bu (müzakerelere dönüş) Sayın Eide’nin, Kıbrıs Cumhuriyeti ve Türkiye tarafından MEB’deki faaliyetlerin karşılıklı olarak ertelenmesi ve dondurulmasıyla ilgili malum talebine cevap mı?” diye soran Omiru özetle şunları ekledi:

“Yatıştırma politikası yeni şerlerin kaynağıdır. Müzakerelere katılımımızın askıya alınması, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devlet varlığının korunması ve savunulması, Kıbrıs sorununu toplumlararası sorun haline getiren prosedürden kurtulma ve bölgemizde şekillenen yeni jeostratejik, jeopolitik ve jeoekonomik olguların değerlendirilmesi önceliğine sahip yeni politika ve yeni stratejilerin başlangıç noktası olarak kullanılmalıydı.”

 

Yannakis Omiru Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır arasında yapılan Kahire anlaşmasının yarattığı dayanakların Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Moskova’ya gerçekleştirdiği ziyaret ve İsrail ile ilişkileri nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu görüşünü ortaya koydu.

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.