banner913
banner932
banner1012

Mevcut statüko sürdürülemez

banner1020

CTP Milletvekili Fikri Toros, gayri resmi beşli konferansın uygun olan en yakın tarihte gerçekleşebilmesi için iki lideri diyaloglarını güçlendirmeye çağırdı

banner974
Mevcut statüko sürdürülemez

banner971

 

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Girne Milletvekili Fikri Toros, önceki akşam online olarak düzenlenen “The Cyprus Left” (Kıbrıs Solu) toplantısına katıldı ve Kıbrıs sorununa dair görüş ve fikirlerini paylaştı.

CTP’nin kuruluşundan bu yana Kıbrıs'ta ve bölgede barış, demokrasi ve adalete olan bağlılığıyla bilindiğini ifade eden Fikri Toros, ada için vizyonlarının her zaman Birleşik Federal Kıbrıs olduğunu ve bunun da aslında CTP’nin siyasi duruşunun omurgasını oluşturduğunu vurguladı. Toros, ilgili tüm BM parametrelerine bağlı, kalıcı bir federasyonun, daha fazla bekletilmemesi gerektiğine inandıklarını söyledi.

CTP’den yapılan açıklamaya göre, büyük bir hayal kırıklığı içerisinde geçen ve başarısızlığa uğrayan 2017 Crans-Montana Konferansı’nı takiben, yer alan değerlendirme ve istişare dönemi sonrasında, kapsamlı bir siyasi anlaşmaya yönelik sonuç odaklı müzakerelerin yeniden başlamasına ilişkin sürecin halen devam etmekte olduğunu kaydeden Toros, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Sorunun devam eder olması, ortak vatanımızı, sürdürülebilir barıştan, güvenli bir ortamdan, demokrasiden ve refahtan mahrum bırakmaya devam ediyor. Avrupa Birliği'nin temel değerleriyle de çelişen bu mevcut durum, aynı zamanda Doğu Akdeniz'de ihtiyaç duyulan jeo-politik istikrarı da tehdit ediyor.”

Tüm BM kararları, siyasi eşitliğin tüm federal organlarda eşit sayısal katılım anlamına gelmese de her iki toplumun çıkarlarının korunması için federal devletin karar alma mekanizmalarında etkili katılımı zorunlu kıldığını belirten Toros, “Bu nedenle, iki toplumun siyasi eşitliği, yalnızca bakanlar kurulunda değil, aynı zamanda federal organlarda da dönüşümlü başkanlık ve bir olumlu oyla yer almalıdır. Şunu söylemeliyim ki, eşitlik sadece toplumların “hayati çıkarları” ile sınırlı kalamaz” dedi.

25 Kasım 2019'da iki liderin BM Genel Sekreteri huzurunda bir araya gelerek statükonun sürdürülebilir olmadığını teyit ettiklerini hatırlatan Toros, “Liderler ayrıca, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumların çıkarına, aynı zamanda tüm adanın daha yararına olacak şekilde Kıbrıs sorununa kapsamlı ve kalıcı bir çözüm bulunmasının her zamankinden daha acil olduğunu da eklediler” dedi.

Toros, son salgının ardından Ada geneline yayılma riskine karşı alınan katı önlemler arasında geçiş noktalarının da kapatılmasının iki taraf arasındaki günlük ilişkileri ve iş birliğini engellediğini dile getirerek, sağlıkla ilgili güncel duruma bağlı olarak, iki lider tarafından 8 Haziran'da geçiş noktalarının aşamalı olarak yeniden açılmaları yönünde vardıkları görüş birliğini cesaretlendirici bulduğunu belirtti.

Toros, “Bu kritik noktada, sonuç odaklı müzakereler hedefi doğrultusunda ilgili tüm konuların tartışılabileceği bir gayri resmi beşli konferansın uygun olan en yakın tarihte gerçekleşebilmesi için iki lideri diyaloglarını güçlendirmeye çağırıyoruz” dedi.

Toros şöyle devam etti:

“Garantör ülkelerin de katılımlarıyla gerçekleşecek olan bu konferansta, tarafların BM parametrelerine bağlı kalmalarını ve müzakereler öncesinde herhangi bir sapma olasılığına fırsat verilmemesi için BM Genel Sekreteri’nin değerli liderliğine güveniyoruz. Stratejik siyasi anlaşma hedefiyle kapsamlı çözüm müzakereleri yolunu açabilmek için, her iki lider de 25 Kasım 2019 tarihinde Berlin’de gerçekleşen gayri resmi toplantı sonrasında yapılan BM açıklamasında belirtildiği gibi, varılan tüm yakınlaşmalara, ortak deklarasyona ve Guterres çerçevesine bağlı kalmalıdır. Süreç boyunca, CTP'nin AKEL ve diğer tüm siyasi parti ve gruplarla işbirliği içinde liderleri desteklemek ve cesaretlendirmek için gerekli olan çabayı esirgemeyeceğinden emin olabilirsiniz. Bu, Kıbrıs solunun da önceliği olmaya devam etmelidir.”

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.