Kıbrıs Barış Harekatı’nın 35. Yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde KKTC’de konferans veren Emekli Tuğgeneral Cemal Eruç, o günlerde yaşanan zorluklara rağmen Türkiye’nin kararlılığı sonucu bu harekatın yapılabildiğini belirtti.
“1974 Kıbrıs Barış Harekatında 1’inci Komando Taburuyla Yaşadıklarım” konulu konferansta önemli bilgiler aktaran Cemal Eruç, Kıbrıs İlim Üniversitesi Konferans Salonu’nu tamamen dolduran dinleyicilere yaşananları detaylarıyla anlattı.
“Ağaçlar ayakta ölür. Bu nedenle konuşmamı ayakta yapmak istiyorum” diyerek başladığı konuşmasında o günlere ait belgelerle birlikte daha önce dile getirilmeyen bir çok bilgiyi aktaran Eruç, Fransız bir düşünürün söylediği ‘Askerlik Yaşam ile Ölümün Sınırında Dolaşan Kişilerin Mesleğidir’ sözünü hatırlatarak komutanların insan hayatından sorumlu olduğunu ifade etti.
“Harekata katılmış, görevini şerefle tamamlamış bir kişi olarak 1’inci Komando Taburu ve Mücahitlerden bahsetmek istiyorum’ diye konuşmasına başlayan Eruç, Kore Harekatına katıldığını, orada dil bilen tek Türk subay olduğu için Amerikan ordusunu gözlemleyerek kendini geliştirme şansı elde ettiğini ifade etti. 1960-1963 yılları arasında Lefkoşa’da Kıbrıs Cumhuriyeti Ordusu’nda görev aldığını, büyük oğlu Erden Eruç’un bu görevi sırasında Lefkoşa’da doğduğunu belirten Eruç; 1974 yılındaki Barış Harekatına Komando Tabur Komutanı olarak katıldığını ve Kıbrıs Gazisi olduğunu ifade ederek, “Tüm bunlar Kıbrıs’a olan gönül bağımın temellerini oluşturmuştur” dedi.
‘Kıbrıs yüzmeyen bir uçak gemisidir’ diye konuşan Eruç, Yunanistan’ın en önemli hedefinin ENOSİS olduğunu, Kanlı Noel olayları olarak tarihe gecen 1963 yılı ile 1974 yılları arasında Kıbrıslı Türklerin açık cezaevi ortamında yaşadıklarını vurguladı. 1963 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sadece hava harekatı yapabilecek güce sahip olduğunu, 1974 yılına gelindiğinde ise Hava-Deniz-Kara harekatı ile askeri anlamda ciddi bir başarı ortaya koyduğunu anlatan Cemal Eruç şunları kaydetti:
“Barış Harekatı’nın en kritik görevi St. Hilarion bölgesinin ele geçirilmesi ve elde bulundurulması safhasıydı, bu safhanın gerçekleştirilmesi esnasında sadece komuta ettiğim taburdan 21 askerimiz şehit düştü, bu harekatta çok sayıda vatan evladı şehit oldu. Bir Matara su ve 2 günlük kumanya ile, 40 derece sıcakta savaştık. Bu savaşı sivil-asker işbirliği ile kazandık, mücahitler ve Kıbrıs Türk halkı gözünü kırpmadan canları uğruna destek verdi, kendi aracı ile destek veren ve şehit olan Alpay Ali Rıza Görgüner beyi saygı ve rahmetle anıyorum”
