Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner, Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi konusunda hükümete sert eleştiriler yöneltti. Milletvekili Saner, hükümetin imar planı yerine emirnameyi yürürlüğe koymasının samimiyetsizlik olduğunu belirtti.
Ulusal Birlik Partisi olarak Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi’ne karşı olduklarını kaydederek 4’lü koalisyon hükümetinin emirnameyi yürürlüğe koyarken ciddi bir hata yaptığını belirtti.
Saner, hiç kimseye danışmadan bu emirnamenin yürürlüğe konulduğunu kaydederek sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarına danışılmadan hazırlanan emirnamenin hükümet için ciddi bir hata olduğunu kaydetti.
“PARTİ OLARAK BAŞINDAN BERİDİR KARŞIYIZ”
Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner, Ulusal Birlik Partisi olarak kendilerinin emirnamelere karşı olduklarını ifade ederek Ulusal Birlik Partisi’nin hiçbir zaman parti olarak bir emirname yayınlamadığını söyledi.
Saner bu emirnamenin doğru olmadığını ve lügat anlamında da emirnamenin “yazılı buyruk” olarak geçtiğini belirtti. Demokrasi ile yönetilen ülkelerin hiçbirinde bu tip emirnamelerin yayınlanmasının doğru olmadığını belirterek imar planlarının yapılması adına mücadele verdiklerini söyledi.
“İMAR PLANLARINDAN YANAYIZ”
Saner, hem parti hem de kişisel olarak imar planlarından yanayız olduklarını kaydederek konuyla birebir ilişkili bir çok sivil toplum örgütünün görüşü alınmadan bu emirnamenin yürürlüğe konulduğu belirtildi. Saner şöyle konuştu: Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği başkanı ve genel sekreterinin açıklamaları var. Onlar da emirnameye karşı. Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın açıklaması ise sel felaketini emirnameye bağlar cinsten.”
“2 YILDA BİR İMAR PLANI YAPAMADILAR”
Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner, 2016 yılında başlayan Gazimağusa, İskele, Yeniboğaziçi İmar Planı sürecinin 2 yılda tamamlanamadığını ifade ederek bu imar planını iki yılda hazırlayamayanların bir yılda imar planını bitirip emirnameyi ortadan kaldıracağına inanmadıklarını söyledi. Saner, bugöreüşe sadece kendilerini değil diğer sivil toplum örgütlerinin de sahip olduğunu ifade ederek Mağusa’yı koruyacaklarını söyleyenlere güvenlerinin olmadığını belirtti. İçişleri Bakanı’nın denizi, doğayı, kültürel mirası ve tarihi koruyacaklarını söylediğine vurgu yapan Saner, emirname olmadan da korunmaya devam edeceğini emirname olmasa bile zaten bunların korunduğunu belirtti.
Saner şöyle devam etti: Bize anlatmaları lazım Mağusa’nın neresini koruyacaklar. Maraş’tan başlıyor Mağusa Palm Beach Hotel’e kadar asker, orada halkın denize girmesini engelleyen yok. Limandan Gülseren’e kadar bölge var emirname olmadığında oraya mı inşaat yapılacak.. Glapsides’e kadar Gülseren devam ediyor. Yani yüksek bina yapmamızı sağlayacak bir arazi zaten yok.
Kültürel mirasın ve tarihi eserlerin korunması noktasında Salamis Antik şehri var. DAÜ’den İskele’ye kadar yolun sağında hiçbir şey yoktur. Yolun solunda ise 150 metre 2 katla sınırlı. Altyapı yapacaklarını söylüyorlar 1 yıl boyunca ne kadar alt yapı yaptılar.”
“HALK DALKAVUKLUĞU YAPILIYOR”
Hamza Ersan Saner, hükümetin ve bakanlığın halk dalkavukluğu yaptığını ifade ederek Mağusa’da bakanlığın söylediği gibi bir tehlikenin bulunmadığını ifade etti. Saner, “Mağusa’da 8 kat üstü sayı iki elin parmaklarını geçmez. Öte yandan dikey büyümeye karşı mı çıkacağız. Bunun yapılmaması gerek. Meclis kürsüsünden kendilerine bu süreci yavaşlatalım diye söyledik. Cevap alamadık. Ben yaptım oldu mantığı var. Başbakan, KTMMOB’den görüş istedi. Doğru yaptı. Emirnamede neden istemediniz. İşlerine geldiğinde bunu yapıyorlar işlerine gelmediğinde sormak yok. Ülkenin doğusunun 40 km’lik kısmını dizayn edersiniz ama görüş almazsınız. TC’den gelen suyun fiyatını belirlemek için KTMMOB’den görüş alırsınız. Bu samimiyetsizliğin daniskasıdır” diye konuşarak sözlerini tamamladı.
