banner913
banner932
banner1012

Güney’e beş maddelik güven artırıcı öneriler

banner1020

Liderler dün beş ay sonra bir araya geldi, dört saat boyunca görüşme yaptı. İki lider BM Genel Sekreteri Guterres’le, ileriki süreci planlamaya yönelik üçlü görüşmede bulunmaya hazır olduklarını açıkladı

banner974
Güney’e beş maddelik güven artırıcı öneriler

banner971

 

Akıncı görüşmede, “ticari araçların güneye geçişleri, araç sigortalarının ada genelinde geçerli olabilecek poliçeler üzerinde çalışma, ortak spor komitesi kurulması, AB ad-hoc komitesinin yeniden canlandırılması ve Larnaka Havalimanı’na gelip kuzeye geçecek yolculara çıkarılan zorluklar” konularında beş maddelik güven artırıcı öneriler sundu

 

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis dün ara bölgede bir araya geldi.

Akıncı-Anastasiadis görüşmesi saat 09.30 sıralarında başladı.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın ara bölgedeki resmi ikametgahında yer alan ve dört saat süren görüşme, 13.15 sıralarında tamamlandı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in dün gerçekleştirdiği görüşmenin ardından BM yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, iki liderin samimi ve yapıcı şekilde görüş alışverişinde bulunduğu ve temel prensipleri derinlemesine ele aldığı kaydedildi. Açıklamada, liderlerin, Jane Holl Lute’un ivedilikle çözüme gidecek sonuç odaklı müzakereleri mümkün kılacak referans şartlarını tamamlamak üzere çalışmalarını sürdürmesini kararlaştırdığı bildirildi.

PLANLAMAYA YÖNELİK ÜÇLÜ GÖRÜŞME

Açıklamada iki liderin aynı zamanda BM Genel Kurulu toplantılarının ardından, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le, ileriki süreci planlamaya yönelik üçlü görüşmede bulunmaya hazır oldukları da kaydedildi.

İki lider, elektriklerin enterkonnekte hale gelmesi ve iki toplumun etkileşimini artıracak cep telefonlarının karşılıklı çalışmasını içeren güven artırıcı önlemlerin uygulanmasından duydukları memnuniyeti de dile getirdi.

Açıklamaya göre liderler, BM’nin desteğiyle, tüm Kıbrıslıların günlük hayatını kolaylaştırmak amacıyla Teknik Komitelerin çalışmalarının yoğunlaşmasını ve daha fazla güven artırıcı önlemi hayat geçirmeyi de yeniden taahhüt etti.

Öte yandan Akıncı, Rum lider Nikos Anastasiadis’le görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı’na dönüşünde görüşmeyle ilgili açıklama yaptı, soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, BM Genel Sekreteri’nin Eylül sonu veya Ekim başı liderle yapacağı üçlü görüşmenin, Kıbrıs Türk tarafının önerisi olan garantörlerin de katılımıyla beşli bir gayrı resmi görüşmenin de yolunu çizebileceğini söyledi.

Akıncı, Rum lider Anastasiadis’e “ticari araçların güneye geçişleri, araç sigortalarının ada genelinde geçerli olması, ortak bir spor komitesi kurulması, AB ad-hoc komitesinin yeniden canlandırılması ve Larnaka Havalimanı’na gelip kuzeye geçecek yolculara çıkarılan zorluklar” konularında dün yeni güven artırıcı önlemler için öneri sunduğunu açıkladı.

Samimi ve yapıcı ruh haliyle gittiği görüşmede Anastasiadis’i de bu ruh haliyle dinlediğini kaydeden Akıncı, özlü içerikli konular yanında, hidrokarbon konusu ve güven artırıcı öneriler başlıklarını ele aldıklarını ifade etti.

Akıncı, BM Genel Sekreteri’nin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un ay sonu veya eylül başı adaya gelmesini beklediklerini, referans kavramlarının oluşturulması için yapacağı çalışmalarda kendisiyle temas edeceklerini kaydetti.

Ucu açık, sonu gelmez müzakerelerin olmayacağını vurgulayan Akıncı, bunun BM kararlarındaki ifadelere de benzer ifadeler olduğuna dikkat çekti.

Eylül sonu BM Genel Sekreteri’yle New York’ta görüşeceklerini ancak Lute’un yapacağı çalışmalara da bağlı olarak New York’ta üçlü bir görüşmenin olabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, hem kendisinin hem de Anastasiadis’in buna açık olduklarını teyit ettiklerini bildirdi.

Beşli bir görüşmenin de kendi önerileri arasında yer aldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Genel Sekreter’le yapacağımız 3’lü görüşmede 5’linin de yolunun çizilebileceğini düşünüyorum” dedi.

Akıncı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le yapacakları görüşmede, konuların netleşeceğini söyledi. Akıncı, netleşmesini bekledikleri konuların “geçmiş mutabakatlara bağlılık, 11 Şubat belgesi ve 30 Haziran Guterres çerçevesi” olduğunu kaydederek, “Bu üçünün toplamından referans kavramlarının ortaya çıkması gerekiyor” dedi.

Görüşmede hidrokarbon konusunun da ele alındığını kaydeden Akıncı, önerilerine Rum tarafının olumsuz yanıt verdiğini hatırlattı ve şöyle devam etti:

“Burada tablo net: Ya bir şeyi birlikte yaparsınız, ya da yapamadığınız noktada ayrı ayrı yaparsınız. Şu an olduğu gibi... Birlikte olsa daha iyi olur, gerginlikleri azaltır, bizi birlikte daha iyiye taşır ama bu olmayınca bir taraf eli kolu bağlı seyredemez. Durum bu olduğu sürece Kıbrıs Türk tarafı Türkiye ile birlikte kendi araştırma ve çalışmalarını yapmak zorunda olacaktır.”

Rum tarafının da hidrokarbonla ilgili bir önerisi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “ama söyleyebilirim ki sundukları öneri bir çıkış yolu içermemektedir” dedi.

5 MADDELİK GAÖ

Dünkü görüşmede 5 maddelik güven artırıcı öneriler sunduklarını bildiren Akıncı, bunların “ticari araçların güneye geçişleri, araç sigortalarının ada genelinde geçerli olabilecek poliçeler üzerinde çalışma, ortak spor komitesi kurulması, AB ad-hoc komitesinin yeniden canlandırılması ve Larnaka Havalimanı’na gelip kuzeye geçecek yolculara çıkarılan zorluklar” konularında olduğunu ifade etti.

Rum üreticilerin kuzeye sattıkları ürünlerde çifte vergi şikayetlerine çözüm olacak rahatlatıcı tedbirler alabileceklerini ama onların da Larnaka’da yaratılan sorunu bertaraf etmelerini istediklerini açıklayan Akıncı, ayrıca güneyde veya üslerde çalışan ancak orada yaşamadıkları için sağlık hizmetlerinden yararlanamayan Kıbrıslı Türklerle ilgili önerileri de olduğunu açıkladı.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Anastasiadis’in de “çok garip” bulduğu bu konuya çözüm beklediklerini vurguladı.

Akıncı, “Görüşmemiz bu çerçevede gerçekleşti. Ayrılık noktaları elbette var ama bir diyalog içerisinde sıkıntıların aşabilmenin yolunu bulmak için çaba harcıyoruz. Bize düşen sorunları aşmak için diyaloğu sürdürmek” dedi.

Akıncı, hidrokarbon konusundaki önerilerinin bugünkü sıkıntıyı aşacak bir öneri olduğuna, ancak bu konuda henüz ortak anlayış gelişmediğine de işaret etti ve uluslararası alanda yankı yaratan önerilerini uluslararası topluma anlatmaya devam edeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum Yönetimi Başkanı  Nikos Anastasiadis’le açık kalplilikle ana başlıklardaki uzlaşmazlık noktalarını konuştuklarını, geçmiş mutabakatlara bağlılıklarının devam etmesi ve referans kavramlarının ortaya çıkması gerektiğini vurguladı.

Akıncı,  Eylül ayı başında referans kavramlarıyla ilgili çalışmalar yapmak üzere adaya gelecek olan BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs için görevlendirdiği geçici Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un gelişi ile konuların daha ayrıntılı şekilde aydınlığa kavuşacağını düşündüğünü ifade etti.

Akıncı, şöyle konuştu:

“Onun da ötesinde Eylül sonu Ekim başı BM Genel Sekreteriyle yapacağımız toplantıda konuların net bir şekilde aydınlığa çıkacağını düşünüyorum. Nedir bunlar? Geçmiş mutabakatlar var, bunlara bağlılığımızın devam etmesi lazım, 11  Şubat 2014 belgesi var, ve bunun yanında 30 Haziran 2017 tarihini taşıyan en son Güvenlik Konseyi kararında da ifadesini bulan Guterres Çerçevesi var. Bu üçünün toplamından referans kavramalarının ortaya çıkması gerekiyor. Bu konuyla ilgili Lute geldiği zaman yapacağı çalışmaların bizi bir sonuca taşıyacağını düşünüyorum. Bunun da ötesinde sonuçlanamayan unsurlar kalacaksa, bunun da Genel Sekreter’le yapacağımız toplantıda aydınlığa çıkacağını değerlendiriyorum.”

Akıncı 5 aylık sürenin ardından Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le ara bölgede baş başa gerçekleştirdiği görüşme sonrasında saat 15:00’te Cumhurbaşkanlığı’nda açıklamalarda bulundu ve basının  sorularını yanıtladı.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın  ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantının 3 saatten uzun sürdüğünü kaydeden  Akıncı, kendilerinin toplantının  1+1  olarak gerçekleştirilmesini önerdiklerini ama Anastasiadis’in isteğiyle baş  başa  yapıldığını söyledi.

Akıncı, daha önceden de açıkladığı gibi, toplantıda samimi ve yapıcı ve bir şekilde kendi görüşlerini aktardıklarını ve Anastasiadis’i de aynı ruh hali ile dinlediklerini belirtti.

Toplantıda  özlü konular haricinde, hidrokarbon ve güven artıcı önlemler konularında görüş alış verişinde bulunduklarını kaydeden Akıncı, toplantının sonunda BM tarafından ortak bir açıklama metni yayınlandığını belirtti.

“LUTU’UN ADAYA YENİDEN GELİŞİ…

Ortak açıklamada altı çizilmesi gereken hususlardan birinin Lute’un muhtemelen Eylül ayının başında  adaya yeniden gelişinin beklenmesi olduğunu söyleyen Akıncı,  “Bundan sonraki sürece bir başlangıç noktası teşkil etmesi için görevlendirilen Lute’un yapmaya çalıştığı referans kavramlarının sonuç odaklı ve ivedilik bilinciyle  bir yapılandırılmış süreç içerisinde sonuca taşıyacak bir mekanizmayı oluşturabilmektir, böylesi bir çabanın ivedilik arz ettiğinin bilinci içerisinde hazırlıkları yürütmektir, kısacası ucu açık, sonu gelmez, müzakere süreçlerinin olmayacağının ifadeleridir buradaki paragraf” diye konuştu.

“NEW YORK’TA GENEL SEKRETER’LE AYRI AYRI GÖRÜŞME ARDINDAN 3’LÜ GÖRÜŞME…”

Genel Sekreter’in kendilerini telefonla arayarak  Eylül ayı sonu ya da Ekim başında New York’ta  BM Genel Kurulu kapsamında, herkesin orada olacağı bir ortamda kendileriyle ayrı ayrı görüşmeyi arzu ettiğini duyurduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Akıncı, hemen ardından Genel Sekreter’in  Lute’la adada yürütecekleri çalışmalara bağlı olarak 3’lü bir görüşmenin yapılmasını ön gördüğünü de söyledi.

Akıncı, buna açık olduklarını Anastasiadis’le dün teyit ettiklerini dile getirdi.

5’Lİ TOPLANTI

Bu 3’lü görüşmede bundan sonrasının planlanmasının gündeme geleceğini kaydeden Akıncı, bunun içerisinde, Türkiye’nin de arzu ettiği bir gelişme olan gayrı resmi bir 5’li toplantı da olabileceğini söyledi.

“REFERANS KAVRAMLARININ ORTAYA ÇIKMASI GEREKİYOR”

Anastasiadis’le açık kalplilikle ana başlıklardaki uzlaşmazlık noktalarını da  konuştuklarını kaydeden Akıncı, “Sayın Lute’un gelişi ile konuların daha ayrıntılı şekilde aydınlığa kavuşacağını düşünüyorum. Onun da ötesinde BM Genel Sekreteriyle yapacağımız toplantıda konuların net bir şekilde aydınlığa çıkacağını düşünüyorum. Nedir bunlar…geçmiş mutabakatlar var, bunlara bağlılığımızın devam etmesi lazım, 11  Şubat 2014 belgesi var, ve bunun yanında 30 Haziran 2017 tarihini taşıyan en son Güvenlik Konseyi kararında da ifadesini bulan Guterres Çerçevesi var. Bu üçünün toplamından referans kavramalarının ortaya çıkması gerekiyor. Bu konuyla ilgili Lute geldiği zaman yapacağı çalışmaların bizi bir sonuca taşıyacağını düşünüyorum. Bunun da ötesinde sonuçlanamayan unsurlar kalacaksa, bunun da Genel Sekreter’le yapacağımız toplantıda aydınlığa çıkacağını değerlendiriyorum” diye konuştu.

Neyin müzakere edileceği  konusunun tüm tarafların da bir arada olacağı, gayrı resmi 5’li bir toplantıda netleşmesinin gerekeceğini vurgulayan Akıncı, bunu Anastasiadis’le dün konuştuklarını, onun da  farklı düşünmediğini  belirtti.

“BİRLİKTE YAPMA İMKANI OLSA BU HERKES İÇİN DAHA İYİ OLUR GERGİNLİKLERİ AZALTIR”

Hidrokarbon konusunda doğru olduğuna inandıkları, “bir komite kurulması” önerisi yaptıklarını yineleyen Cumhurbaşkanı Akıncı,  Rum tarafının bu konudaki olumsuz bir tavrını dün de sürdürdüğünü kaydetti.

Bu konuda tablonun çok açık olduğunu ifade eden Akıncı, “Ya bir  işi birlikte yaparsınız ya da yapamadığınız noktada ayrı ayrı yaparsınız, şu anda olduğu gibi. Birlikte yapma imkanı olsa bu herkes için daha iyi olur gerginlikleri azaltır ve bizi daha iyi bir noktaya taşır. Ama bunun olmadığı noktada  bir taraf kendi araştırmalarını yaparken, diğer taraf elleri kolları bağlı şekilde onu seyredemez. Durum bu olduğu sürece Kıbrıs Türk tarafı da kendi araştırmalarını Türkiye ile birlikte yapmak durumunda olacaktır” dedi.

HİDROKARBON KONUSUNDA KARŞI ÖNERİ

Kendilerine  hidrokarbon konusunda bir karşı öneri yapıldığını söyleyen Akıncı, ancak önerilerin içerikli öneriler olmasını arzu ettiklerini, kozmotik tabir edilebilecek, sadece bilgi alış verişi yapılacak komitelerin sorunu çözeceği kanaatinde olmadıklarını ifade etti.

Akıncı, genel hatlarıyla sunulan önerinin bir çıkış yolu önermediğini, Anastasiadis’in bu konudaki düşüncelerini kendilerine yazlı olarak ileteceğine söz verdiğini de belirtti.

 

Müzakerelerin başlaması için Türkiye şartı

Görüşmeyi değerlendiren Anastasiadis, müzakere zemininin iki bölgeli, iki toplumlu federasyon olduğunda uzlaşıldığını belirtti ve “Müzakerelerin başlaması için Türkiye’nin gerilimi azaltmakla kalmayıp kanunsuz faaliyetlerine son vermesi gerektiği vurgusunu yaptım” dedi

Gayrı resmî görüşmede Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile bir araya gelen Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, “zeminin, geriye kalan 193 devletin tabi olduğu ilkeler ile sürdürülebilir bir devleti gündeme getirecek, iki bölgeli iki toplumlu federasyon olduğunda uzlaşıldı” dedi

Anastasiadis dünkü görüşme sonrasında Rum Başkanlık Sarayı’na dönüşünde önce kurmayları ile uzun bir görüşme yaptı, ardından Akıncı ile görüşmesine dair basın toplantısı düzenledi.

“Bugünkü (dünkü) görüşme, müzakerelerin yeniden başlaması perspektifi açısından yaratıcı ve samimi bir ortamda geçti” diyen Anastasiadis, yetkilerin merkezi hükümetten  oluşturucu devletçiklere aktarılması önerisinin uygun zemin bulduğunu, bundan da memnuniyet duyduğunu kaydetti.

“BİR OLUMLU OY, SİYASİ EŞİTLİK SAYISAL EŞİTLİK DEĞİLDİR İLKESİNİ ETKİSİZLEŞTİRİR”

Gazetecilerin Kıbrıslı Türklerin merkezi hükümette temsiliyetine dair bir sorusuna karşılık, bunun, iki taraf arasındaki anlaşmazlıklardan biri olduğuna dikkat çeken Anastasiadis, “kendisinin taraflardan birine veya diğerine bağlı olmadan işleyebilir bir devlet kurmak için desantralizasyon önerirken ve siyasi eşitliğin sayısal eşitlik olmadığını izah ederken bir olumlu oyda ısrar edilmesinin özde sayısal eşitlik değil ilkesini etkisiz kıldığını, çünkü alınacak kararın bir olumlu oya bağlı olacak olmasıyla, toplumlardan birinin ötekini kendi karalarına mahkum edeceğini” söyledi.

“Ele aldığımız konular arasında hidrokarbonlar da vardı” diyen Anastaiadis görüşmede Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini de gündeme getirdiğini belirterek, Türkiye’nin bu faaliyetlerinin iki toplum arasında varılan yakınlaşmaları şaibe altına soktuğunu  iddia etti. Anastasidis, “kanunsuz  faaliyetlerle ve egemenlik haklarımızın sorgulanmasıyla olumlu ortam yaratılamaz. Bu faaliyetler Kıbrıslı Rumlarda güven duygusu yaratmıyor” dedi.

“MEB KONUSUNDA YALNIZ EGEMEN DEVLETLER RUHSAT VEYA KARAR VERİR”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, doğal gaz yönetimi için karma komite kurulması önerisine değinirken “bunun kabul edilemeyeceğini defalarca söyledim çünkü Münhasır Ekonomik Bölge konusunda yalnız egemen devletler ruhsat veya karar verir” ifadesini kullandı.

Akıncı’nın bu yöndeki önerisini reddetmekle yetinmediğini, karşı öneri de sunduğunu söyleyen Anastasiadis, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin MEB’inde egemenlik haklarını kullanmasından ortaya çıkacak faydalar konusunda öteki toplumda güven yaratacak karşı öneriler sundum” dedi.  Anastasiadis bir gazetecinin sorusuna karşılık, “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin enerji ile ilgili kararlarını ve gelişmeleri Akıncı’ya bildirmeyi de önerdim” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Akıncı’nın, doğal gaz önerisinde ısrar ettiğini ancak kendisinin sunduğu karşı önerileri de reddetmediğini ileri sürdü.

Anastasiadis “Sorunun özünün, BM Genel Sekreteri ile üçlü bir görüşme olması maksadıyla, referans şartları konusunda Sayın Lute ile işbirliğinin devamı için perspektiflerin nasıl yaratılacağı olduğu sonucuna vardık; ki bu şekilde, nasıl ilerleyeceğimizi görelim” ifadesini kullandı.

Güven Yaratıcı Önlemler bağlamında Başbakan Ersin Tatar ile Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın kapalı Maraş ile ilgili inisiyatiflerinin sorunlar yarattığını ileri sürüp bununla ilgili düşüncelerini anlatma fırsatı bulduğunu söyleyen Anastaiadis, “gerçekten güven ortamı ve olumlu ortam ve perspektif olmasını istiyorsak Güven  Yaratıcı Önlemler’in sembolik değil, Kıbrıs vatandaşlarının sorunlarının özü ile ilgili olması gerekir” dedi, Erenköy ve Gaziler geçitlerinin açılması meselesini de gündeme getirdiğini anlattı.

“MÜZAKERELERİN YENİDEN BAŞLAMASI İÇİN TÜRKİYE’NİN GERİLİMİ AZALTMAKLA KALMAYIP FAALİYETLERİNE SON VERMESİ GEREKİR”

“Sayın Akıncı’ya, müzakerelerin yeniden başlamasına uygun ortam yaratmak için Türkiye’nin gerilimi azaltmakla kalmayıp kanunsuz faaliyetlerine son vermesi gerektiği vurgusunu yaptım” diyen Anastasiadis şunları da söyledi:

“Türkiye kendi faaliyetlerinden, garantilerden ve askeri varlığından ortaya çıkan sorunların çözümüne bu şekilde yardımcı olur. Netice olarak olumlu ortam, müzakerelerin yeniden başlamasına ortak zemin var. Birçok konuda anlaşmazlıklar var ancak bu meselelerin diyalog olmadan çözülemeyeceği mutabakatı da var. Normal bir devlet kurulabilmesi için uluslararası  hukuka, Avrupa Hukuku’na saygı gösterilmesi gerekir.”

 

banner979
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.