Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Aytaç Çaluda, Sayıştay Başkanlığı’nın,”Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda 2014-2016 Döneminde Yönetim Kurulu Kararıyla ‘Hizmet Alımı’ Adı Altında Gerçekleştirilmesi Gereken Geçici İşçi İstihdamları ve Uygulamalarına İlişkin Denetim Raporu” çerçevesinde Başsavcılık’a başvuruda bulunarak gerekli inceleme ve kovuşturmanın başlatılmasını istedi.
Çaluda, raporun usulsüz ve ve/veya kanunsuz uygulamalar yapıldığını belgelediği gerekçesiyle bugün saat 10.00’da beraberindeki Meclis Başkan Vekili Zorlu Töre’yle Başsavcılık’a dava dosyaladı.
Çaluda basına yaptığı açıklamada, geçen hafta da Cypfruvex’in zarara uğratılmasıyla ilgili Başsavcılığa başvuru yaptıklarını ve arkasının geleceğini söylediklerini anımsattı.
Bugün Başsavcılığa yaptıkları başvurunun CTP dönemine ait olan 2014-2016 yıllar arasında alınan karar hakkında olduğunu belirten Çaluda, çevre temizliği adı altında alınan geçici işçilerin tamamen yasaya aykırı çalıştırıldığını ve 105 bin TL ödendiğini savundu. Çaluda, kendilerinin duyarlı vekiller olarak bu konuya sessiz kalmalarının mümkün olmadığını söyledi.
Çaluda, şu anki hükümetin muhalefetteyken yolsuzluklar konusunda vaatlerde bulunduğunu hatırlatarak, “Bugün bakıyoruz koltuğa oturdukları zaman, değil geçmişteki yolsuzluklar, 3.5 ay önce ellerine ulaşan bu yolsuzluk raporuna dahi herhangi bir işlem yapmadıkları görülmektedir. Bunun daha da ötesine giderek soruşturulması gereken bir genel müdürü tekrardan göreve atadıkları görülmektedir” ifadelerini kullandı.
DAHA BÜYÜK DOSYALAR DA GELECEK
Önümüzdeki günlerde daha büyük ve kapsamlı dosyalarla hak aramaya devam edeceklerini belirten Çaluda, “Bu halkın, vatandaşın, köylünün, fakir fukaraların hakkını kimseye yedirmeyeceğiz bunu herkes bilsin” dedi.
Çaluda, “Muhalefetteyken dönemin hükümetini yeni makam aracı aldı diye mahkemeye taşıyanlar bugün koltuğa oturunca o mercedeslerde keyif yapıyor, bunları da kimsenin unuttuğunu sanmıyorum” dedi.
TÖRE
Meclis Başkan Vekili Zorlu Töre ise, savcılığa intikal etmiş bir konuyla ilgili yorum yapmayı doğru bulmadığını belirterek, hukuk devletinde hukukun üstünlüğünün herkes için geçerli olacağına inandığını söyledi.
