Futbol liglerimiz son sürat devam ediyor. Liglerin ilk çeyreğini tamamlamış olduğumuz şu günlerde liglerin ‘ex-reyi’ çekilmiş, neyin ne olacağı belli olmuş durumda. Buna rağmen futbolumuzu büyük bir tehlikenin beklediğini belirtmeliyim!
Bu tehlike futbol kalitemizin aşağılara doğru ivme kazanmasından çok, saha içerisinde yaşanan adaletsizliklerden kaynaklanıyor….
Sözünü ettiğim adaletsizlikler, adalet dağıtmakla yükümlü olan hakem kardeşlerimizin yaptıkları yanlışlıklar, futbol oyun kurallarının ruhuna aykırı acemice hareketler ve hatalı kararlardır. İşin acı tarafı, yapılan bu yanlışlıkların yetkililer tarafından görülmemesi, hakemlerin uyarılmaması, yanlışlıkların olağan bir olguymuş gibi görülmesi ve önlem alma çabasına girilmemesidir.
Yazımın başlığını “felakete gidiyoruz” korken çok düşündüm; Hakemlerin “hata” yapması futbolumuzu felakete mi götürür diye tekrar tekrar düşündüm. Ancak olayları düşünce süzgecinden geçirdikten sonra doğru bir teşhis koyduğuma kanaat getirdim. Hele basının olaylara yaklaşımını gördükten sonra, gerçekten felakete doğru gittiğimize inandım ve ürperdim! Öncelikle hakemlerimiz, hatalı değil, oyun kurallarını kendi doğrularına göre (oyun kurallarının emrettiği şekilde değil) yanlış yaptıklarını vurgulamam gerekir. Davranışlar kasıtlı değil ama yanlış kararlar ürettikleri bir vaka. Daha da kötüsü, maalesef doğru yaptıklarını sanmalarıdır.
Basınımız ise Federasyonu korumak içgüdüsüyle gelişmeleri görmemezlikten geliyor! Malum ahbap çavuş ilişkileri! Eleştiriler, daha çok pozisyon faul müydü, penaltı doğru karar mıydı gibi yüzeysel tartışma içerisinde debelenip durmakta. Oyun kurallarının ruhuna inemiyor. Olaylar istatistikî bilgi gibi aktarılarak sıradan hata olarak telakki etme çabasındalar.
Kısaca, otoritenin olmadığı, her hakemin (yardımcılar 4’ncü hakemler de buna dahil) oyun kurallarını kendine bilgisine göre yorumlaması ADALET mevhumunun ortadan kalmasına neden oluyor. Bu olgu futbolumuz için gerçek bir TEHLİKE kaynağıdır. Futbolun içerisinde 55 yılını geçirmiş bir kişi olarak buna vurgu yapmak görevim olduğuna inandığım için yaklaşmakta olan bu ‘tehlikeyi’ işaret etmek istedim…
Yaklaşmakta olan bu tehlikenin özellikle ‘gözlemcilerden ‘ kaynaklandığını ayrıca belirtmek isterim. Sorumlu kişiler, her hafta maç almak, sadece gözlemcilik ücretini düşünür durumda kalır ve ‘Kral’ın çıplak’ olduğunu görmemezlikten gelişleri, kaçınılmaz sonucu ortaya çıkardığını vurgulamak isterim.
