Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum öğretmen sendikaları, “Kıbrıs’taki eğitimin, farklı gruplar arasında eşitliği, çoklu düşünceyi, barış kültürü değerlerini benimseyen, kimliği çoklu olarak düşünebilen vatandaşlar yetiştirmesi gerektiğini” vurguladı.
Sendikalar, ülkelerdeki çatışmayı üretmekte veya çözmekte eğitimin rol oynadığı ve okulların vatandaşları demokratik insancıl ve barışçıl yollarla eğitmesi gerektiğini de ifade etti.
5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü dolayısıyla Avrupa Sendikalar Konfederasyonu Eğitim Komitesi'ne (ETUCE) bağlı Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum öğretmen sendikaları ara bölgedeki Dayanışma Evi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Hazırlanan ortak metnin Türkçesi ETUCE Kıbrıs Temsilcisi, KTOEÖS Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Gökçebel, Rumcası ise POED Başkanı Filios Filiau tarafından okundu.
Ortak açıklamada, bu yılki Öğretmenler Günü temasının “Güçlü Öğretmen–Özgür Öğretim” olarak belirlendiği kaydedildi ve bu yılki Öğretmenler Gününün, Yüksek Öğretim Akademik Personelinin Durumuna İlişkin Tavsiye Kararı’nın kabul edilmesinin 20. yıldönümünde kutlandığı ifade edildi.
Yüksek öğrenim kurumlarındaki çalışanların çalışma koşullarını iyileştirmek için bu belgenin hükümlerini uygulamanın acil bir ihtiyaç olduğu kaydedilen açıklamada, elde edilen verilerin akademik personel ile diğer çalışanların mesleki statüleri, şartları ve çalışma koşullarının ihmal edildiğini gösterdiği belirtildi.
Öğretmen sendikalarının ortak açıklamasında, akademik özgürlük, öz yönetim ve mesleki işbirliği gibi temel ilkelerin benzeri görülmemiş şekilde tehlike altında olduğu ifade edildi ve bu temel ilkelerin yalnızca eğitim, öğretim ve araştırma hakkı için değil, aynı zamanda insanlığın ilerlemesi ve sürdürülebilir kalkınma için de kritik öneme sahip olduğu vurgulandı.
Öğretmenlerin bir çok ülkede zor koşullar altında çalıştığı ve bunun tersine çevrilmesi gerektiği yer alan açıklamada, iyi çalışma koşulları, kaynakları yeterli güvenli ve sağlıklı çalışma ortamları, güven, mesleki özerklik, mesleki eğitim, akademik özgürlük, yüksek kaliteli eğitim ve
sürekli mesleki gelişim sağlanmasının önemine işaret edildi.
Kıbrıslı Rum ve Türk tüm öğretmenlerin bir eğitimci olarak Kıbrıs sorununun çözümüne katkıda bulunmakla görevli olduğu kaydedilen açıklamada, “Ülkemizde özgürce yaşamak, insan haklarının ve temel özgürlüğün saygısını ve uygulanmasını güçlendirmek için hepimize görev düşmektedir. Okullar, kurumlar ve öğretmenler, demokrasi, adalet, karşılıklı saygı ve karşılıklı anlayış değerlerini geliştirerek bu çabayı destekleyebilir” denildi.
