İskoç asıllı Avustralyalı 28 yaşındaki saldırgan Brenton Tarrant, saldırı anını sosyal medyadan canlı olarak yayınladı. Katliam öncesi Türkiye’yi de tehdit eden saldırgan “Konstantinopolis'e gelir, tüm camileri yıkarız. Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak" şeklinde ifadeler kullandı
Müslüman katliamı: 49 ölü
Yeni Zelanda'da iki camiye korkunç saldırı düzenlendi. Irkçı saldırganlar, Cuma namazı için camide bulunan Müslümanlara kurşun yağdırdı. Kan gölüne dönen iki camide 49 kişi öldü, 48 kişi yaralandı. Saldırganın saldırı anını sosyal medyadan canlı olarak yayınladığı ortaya çıktı
Yeni Zelanda’nın Christchurch kasabasının Hagley Park bölgesindeki Al Noor Camisi içerisine silahlı saldırganlarca ateş açıldı. Saldırılarda 49 kişi öldü, 48 kişi yaralandı.
Aracıyla camiye gelen saldırgan, kafasına taktığı kamera ile saldırıyı kaydedip sosyal medyada paylaştı. Videoda saldırganın camiye girip rastgele etrafa ateş açtığı görülüyor. Saldırgan, yaşanan paniğe aldırmadan soğukkanlılıkla kurşun yağdırmaya devam etti.
İki camiye gerçekleştirilen saldırının sadece birinde 30 ölü olduğu belirtildi.
Saldırı esnasında camide, cuma namazı için 200 kişinin bulunduğu belirtildi.
Saldırının ardından bölgede okullar tatil edildi, halkın camilerden uzak durması istendi. Saldırıya ilişkin üçü erkek biri kadın 4 kişi gözaltına alındı.
Saldırganlardan biri, İskoç bir aileden gelen, Avustralya'da doğan 28 yaşındaki Brenton Tarrant.
5 yarı otomatik silahla birlikte yolculuk yapan saldırgan, bir yandan da müzik dinlerken görülüyor. Saldırganın akıl sağlığının yerinde olmadığı yönünde yorumlar da yapılıyor.
Saldırıyı bilgisayar oyunlarına benzer şekilde gerçekleştirdiği gözlenen saldırganın, saldırı sırasında silahın şarjörünü birçok kez değiştirdiği görülüyor.
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern saldırılarda 49 kişinin öldüğünü ve 20'si ağır olmak üzere 48 kişinin yaralandığını açıkladı. Ardern saldırganların daha önce polisin şüpheliler listesinde bulunmadığını söyledi.
Başbakan Ardern açıklamasında, "Güvenlik tehdit seviyesi yükseğe çıkarıldı, güvenlik önlemleri artırıldı. En uygun şekilde tepki veriyoruz. Sınırlarımız içerisinde Christchurch bölgesinde bütün uçuşlar durduruldu. Sağlık hizmetleri devam edecek" ifadelerini kullandı.
Ardern saldırılar nedeniyle 4 kişinin gözaltına alındığını ifade etti.
Avustralya Başbakanı Scott Morrison, gözaltına alınan kişilerden birinin Avustralya vatandaşı olduğunu duyurdu.
Saldırgan Brenton Tarrant yayımladığı manifestosunda 2011 yılında Norveç'te 77 kişiyi öldüren Anders Behring Breivik'ten ilham aldığını belirtti.
Yeni Zelanda polisi, ülkedeki tüm camilere kapılarını kapatması uyarısında bulundu.
"KİLİSEDEN CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜ İÇİN BURALARI SEÇTİM"
Saldırıdan hemen sonra sosyal medyadan canlı yayına devam eden saldırgan, saldırıyı aslında Christchurch’ün yaklaşık 30 kilometre güneybatısında bulunan bir kasabadaki camiye yapmayı planladığını belirtiyor. Fakat bu Al Noor ve Linwood camilerinin kiliseden dönüştürüldüğünü fark edince bunun bir saygısızlık olduğunu düşündüğü için buraya yaptığını belirtiyor.
Saldırganın saldırı anını sosyal medyadan canlı olarak yayınladığı ortaya çıktı.
Saldırıyı bilgisayar oyunlarına benzer şekilde gerçekleştirdiği gözlenen saldırganın, saldırı sırasında silahın şarjörünü birçok kez değiştirdiği görülüyor. Aracından inen saldırgan caminin kapısından girer girmez ateş etmeye başlıyor.
3 TÜRK YARALI
TC Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Zelanda'daki iki camiye yönelik terör saldırısında 3 Türk'ün yaralandığını ve hayati tehlikelerinin olmadığını bildirdi.
Cuma namazı için camiye giden Bangladeş Kriket Milli Takımı'nın da saldırı sırasında olay yerinde olduğu belirtilirken, takımın kondisyon antrenörü Mario Vallavarayen, oyuncuların saldırı sırasından otobüste olduğunu ve araç yanaşmaya çalıştığı sırada saldırı olduğunu söyledi.
Saldırgan, kafasına taktığı kamera ile saldırıyı kaydedip sosyal medyada paylaştı
Saldırgan Brenton Tarrant, camiye girmeden önce kendisini böyle görüntüledi
5 yarı otomatik silahla birlikte yolculuk yapan saldırgan, bir yandan da müzik dinlerken görülüyor
Terör saldırısında dikkat çeken detay
Yeni Zelanda'daki saldırganın silahlarının üzerinde, daha önce dünyanın başka bölgelerinde Müslümanlara saldırı düzenleyenlerin isimlerinin yer aldığı görüldü.
Brenton Tarrant’ın kullandığı şarjörlerin birisinin üzerinde Kiril alfabesiyle Miloş Obiliç ifadesi dikkat çekti.
1389’da Osmanlılarla Sırplar arasında yaşanan 1. Kosova savaşında Osmanlı Padişahı Sultan I. Murad’ı sırtından hançerleyerek şehit eden Obiliç, ülkesi Sırbistan’da Osmanlı/Türk nefretinin simgesi olarak biliniyor.
Saldırganın dinlediği müziğin sırrı
Camiye silahlı saldırı düzenleyen Brenton Tarrant'ın saldırıya giderken dinlediği Sırp müziği, “Watch out ustase and Turks (Dikkat edin Ustaşalar ve Türkler)” dikkat çekti. Ustaşa, Hırvat çetelerine verilen isim.
Saldırgan Brenton Tarrant'ın dinlediği şarkıda Türklere yönelik tehditler yer alırken, “Bosna Kasabı” olarak bilinen, Bosnalı Sırpların liderliğini yapmış Karadzic’e övgüler diziliyor. Karadzic, Bosna Hersek’te 8 bin Müslüman’ı katletmiş ve Srebrenica'da soykırım suçu işlemişti.
Saldırgan, Türkleri de tehdit etmiş
“Ayasofya minarelerden kurtulacak”
İskoç bir aileden gelen ve Avustralya'da doğan Brenton Tarrant isimli saldırganın 28 yaşında olduğu tahmin ediliyor.
Saldırganın, kendi YouTube sayfasından 70 sayfalık bir manifesto yayınlandığı ortaya çıktı.
Tarrant'ın manifestosunda Türklerle ilgili bir bölüm de yer alıyor.
"Türklere" başlığının yer aldığı bölümde şu ifadelere yer verilmiş:
"Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Boğaz'ın Doğu yakasında."
Ama Boğaz'ın Batı yakasında bir yerde yaşamayı denerseniz, Avrupa'ya gelirseniz sizi öldüreceğiz.
Konstantinopolis'e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak."
Merkel’i öldür, Erdoğan’ı öldür”
Katliamcı katil, TC Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı 'İnsanımızın en eski düşmanının ve Avrupa’daki İslamcı grubun lideri' diye tanımlıyor
Yeni Zelanda'daki saldırıyı gerçekleştiren saldırganlardan Brenton Tarrant'ın sözde manifestosunun 'Yüksek profilli düşmanları öldür' bölümünde TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan hedef gösteriliyor. Katliamcı katil, Erdoğan'ı 'İnsanımızın en eski düşmanının ve Avrupa’daki İslamcı grubun lideri' diye tanımlıyor.
Yeni Zelanda’nın Güney Adası’ndaki Christchurch kentinde iki camiye cuma namazında düzenlenen ve onlarca can alan saldırının zanlısı 28 yaşındaki Avustralya vatandaşı Brenton Tarrant’ın, saldırı öncesi Twitter’dan çok uzun bir ırkçı manifesto yayımladığı ortaya çıktı.
Sputnik’te yer alan habere göre manifestoda şöyle deniliyor: “
Uluslarımızın, ırkımızın herkesin malumu olan düşmanları toplumlarımız içinde özgürce dolaşıyor, başları dik, kendilerinin dokunulmaz olduğuna inanarak. Gerçekte ne kadar yanıldıklarını çok yakında çok yakında öğrenecekler. Hainler, hain gibi ölmeyi hak eder. 3 yıl da sürse 30 yıl da sürse, bu insanlar, ırkımıza yaptıkları iğrenç saldırıların bedelini ödemeli.”
‘LİSTENİN BAŞINDA MERKEL VAR’
“İnsansız hava araçlarına aseton peroksit (TATP) bağlayarak, motosikletlere Patlayarak Oluşan Nüfuz Edici (EFP) yerleştirerek, çimento kamyonlarıyla baskın düzenleyerek… Bu hainlere hak ettiği ödülü verecek her yöntem mübahtır ve teşvik edilmelidir. İrade varsa yol bulunur.Listenin başında anti beyaz, anti Alman her şeyin anası Merkel var. Onun kadar Avrupa’ya zarar veren ve Avrupa’yı kendi halkından ırksal olarak temizleyen az bulunur.”
İNSANIMIZIN EN ESKİ DÜŞMANIN LİDERİ ERDOĞAN
“Erdoğan da insanımızın en eski düşmanının ve Avrupa'daki en büyük İslamcı gruplardan birinin lideridir. Bu savaş ağası, şu sıra Avrupa’yı işgal etmiş durumdaki etnik askerlerini ziyaret ederken kanının son damlasını vermeli. Ölümü halihazırda topraklarımızı işgal etmiş Türk istilacılar ile etnik Avrupa halkları arasında yarılmaya yol açarken aynı zamanda Türkiye’nin bölgedeki nüfuzunu zayıflatacak, Rusya’nın baş düşmanlarından birini ortadan kaldıracak ve NATO’yu istikrarsızlaştırıp parçalayacak.”
“Bunu yazarken Londra Belediye Başkanı olan Sadiq Khan, Britanya adalarında Britanya halkının etnik olarak yerinin alınmasının ve haklarından mahrum edilmesinin en açık işareti. Bu Pakistanlı Müslüman istilacı şimdi Londra insanlarının temsilcisi olarak oturuyor. Londinium (Antik Londra), Britanya adalarının tam kalbi. Beyazların yeniden doğuşunun bu istilacıyı ortadan kaldırmaktan daha iyi bir işareti olabilir mi?”
