Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin 448. Yılı kutlamaları çerçevesinde yapılan etkinliklerde Kıbrıs Türk Halkının Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün adeta unutturulmak istendiğini üzülerek görüyoruz.
Vakıflar İdaresi’nin Kıbrıslı Türklere devri için büyük mücadeleler veren liderimiz Dr. Küçük’ü söz konusu etkinliklerin tümünde saygıyla anmak gerekirken, tam aksine hiçbir yerde isminin geçmediğini görüyoruz.
Vakıflar İdaresi’nin 448. Yılı kutlamaları çerçevesinde yayınladığı gerek gazete ilanlarında gerekse tvdeki reklamlarında liderimize yer verilmemesinin amacı nedir?
448 yıl önce kurulan Vakıflar İdaresi'nin kuruluş yıldönümü 15 Nisan günü kutlanacak. Şimdiki yönetim 448 yıl geriye gidebiliyor ama 63 yıl önce Dr. Fazıl Küçük liderliğinde zor şartlar altında kazanılan zaferi hatırlayamıyorlar.
Yapılan bu hareket, sadece Dr. Küçük'e değil Kıbrıs Türk toplumuna yapılan bir hakaret, saygısızlık ve nankörlük değil midir?
Evkaf mücadelesini başlatan kişi olan, yıllarca Vakıflar İdaresi’nin Kıbrıslı Türklere devredilmesi için eşsiz mücadeleler veren ve bu mücadele sonucunda 15 Nisan 1956 tarihinde Evkaf İdaresi binasının direğine Türk bayrağı çekilmesini sağlayan Liderimiz Dr. Küçük’ü unutturmaya çalışmak kimsenin haddine değildir.
Kıbrıs Türk Toplumunun varoluş mücadelesindeki mihenk taşlarından olan Evkaf’ın devri için yıllarca dönemin İngiliz İdaresine karşı gerek hukuki mücadele yoluyla gerekse HALKIN SESİ Gazetesi’yle mücadele etmiş olan Dr. Fazıl Küçük bu mücadelesini kazanarak 1956 tarihinde Evkaf İdaresi’nin Kıbrıslı Türklere devrini sağlayarak adada Türk varlığının devamını sağlamıştır.
Dr. Küçük bu mücadeleyi yapmamış olsa bugün Vakıflar İdaresi diye bir hayır kurumumuz olmayacaktı.
Ancak Dr. Küçük’ün bu mücadelesi özellikle son yıllarda görmezden gelinerek unutturulmaya çalışılması kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu tam anlamıyla bir vefasızlıktır.
Osmanlı’nın 1571’de adayı fethetmesi sonrasında buraya gelen birçok değerli kişinin mallarının vakfetmesi sonucunda oluşan Evkaf Dairesi’nin adanın 1878’de İngiliz Sömürgesine devredilmesi sonrasında bu dairenin elde ettiği gelirlerin tamamına hükmetmesi ve Kıbrıs Türkü’ne ait bu malların kullandırılmaması Dr. Küçük tarafından fark edilmiş ve verdiği mücadele sonucunda yeniden Kıbrıs Türk toplumuna kazandırılmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu Adayı İngilizlere kaptırırken Türk mallarını da kaybetmişti. İşte liderimiz, bu varlığı 15 Nisan 1956 tarihinde Türk Halkına geri devretmişti.
Fakat bu mücadelenin şimdilerde hiç dile getirilmemesi ve hatta unutturulmaya çalışılması kabul edilebilecek bir olgu değildir.
Tarih, bu vefasızlığı yapanları da asla unutmayacaktır.
