banner913
banner932
banner1012

ACI GERÇEĞİN DOĞRUSU: Başpiskopos II.Hrisostomos'a


M. Erol EKENLEROĞLU

M. Erol EKENLEROĞLU

Okunma 28 Şubat 2016, 11:05

‘Başpiskopos II. Hrisostomosun ‘ADA nın her yanında çan sesleri duyulmadıkça,Yunan bayrakları dalgalanmadıkça barış olmaz sözleri bir papazın hezayanı değildir. Bu sözler ‘Ulusal Dava dedikleri bir davanın halka duyurulması, bu davadan vazgeçilmeyeceğinin ilanıdır. Dr.Fazıl Küçük 1979

Kıbrıs Türkleri ve Rumlar arasındaki uyuşmazlık çözümü görüşmelerinin olumlu bir şekilde biteceğinin söylendiği bu günlere ve çözüm için referandum yapılacak görüşlerine bakılacak olursa Kıbrıs Türklerinin umutlandırılarak kandırıldığını görmüş olacağız.

Çözüm, karşılıklı olarak yani Kıbrıs Türkü ve Kıbrısta ki Rumlar arasında kimsenin karışmadığı bir şekilde anlaşma olduğu takdirde sonuca ulaşabilir. Ortam öylemi dir? Bize göre değildir. Arada Garantörler, ABD,AB,BM, Rusya ve son zamanlarda Ortadoğunun etkin üyeleri, MISIR,İSRAİL de vardır. Böyle bir ortamda çözümün olumlu bir şekilde sonuçlanacağını düşünebilir miyiz? Evet cevabı çok iyimser ve kendi kendimizi kandırmak olacaktır.

Kıbrısta en önemli aktör Rumlar için Kilisedir. Kilisenin onaylamadığı hiçbir siyasi kararın Rumlar tarafından uygulanma olasılığı yoktur. Bu düşüncemiz, tarih boyunca böyle olduğundan oluşmuştur. ENOSİSten vazgeçmedikleri sürece Adada çözüm olmayacağı görüşümüzde ortadadır.

Tarihe bakıldığında Adada Kıbrıs Türkleri ve Rumların barış içinde hiçbir sorun olmadan, iyi komşuluk anlayışı içinde birlikte yaşadığı zamanlarda görülür. Bu ne zaman gerçekleşmiştir diye sorarsak, cevap olarakta ENOSİS ortaya çıkmadan ve mücadelesi başlamadan önce diyebiliriz.

Makariostan sonra Kilisenin başına geçen Başpiskopos II. Hrisostomosun 1979 yılında söylediğini Liderimiz Dr. Fazıl Küçükün başlıktaki sözünden öğreniyoruz. Ne demiş  II.Hrisostomos ; ‘Adanın her yanında çan sesleri duyulmadıkça, Yunan bayrakları dalgalanmadıkça barış olmaz. Yani ENOSİS, Ada Yunanistana aittir. Türkler adadan kovulmalıdır. Tarih 2015 yılının sonu , 1 Ocak 2016 tarihli Halkın Sesi gazetesinin 9.10 da yayınlanan haberine göre  II. Hrisostomos, Simerini gazetesindeki bir haber de bir radyoya verdiği söyleşide; ‘Anastasiadisin çözüm planını referanduma getirmeyi başaramayacağını, Türkiyenin Kıbrısta Türk devleti yaratma ve demokrafik yapıyı değiştirme hedefini sürdürdüğünü, çözümün içinde Kıbrıslılarla evlenenlerin haricinde T.C kökenli vatandaşların ayrılmasının yer almasını, yabancıların Kıbrıs sorununu bilmediklerini zira kendilerine hiçbir zaman sorundan bahsetmediklerini, uluslararası unsurun, Kıbrıs sorununun toplumlar arası olduğunu sandığını, bunun aksine sorunun ulusal bir mesele olduğunu, uluslararası unsurların halkımızın Müslümanların ve Hristiyanların kavga edip ayrıldıklarını sandıklarını aslında durumun böyle olmadığını, Türkler bize saldırınca kendimizi savunmak için tepki gösterdiklerini, Başka yapacakları bir şey olmadığını ve bunun ACI BİR GERÇEK olduğunu Halkın hiçbir şeyden suçlu olmadığını barış ve uyum içinde yaşadığımız güzel günleri arzuladığını söylemiştir.

Bu haberi okuyunca, yüreği Kıbrıs için atan vatansever bir Kıbrıs Türkü olarak, haklı olduğumuz bir durumda zeytinyağı gibi üste çıkan kiliseye yani 2.Hrisostomosa bazı sorular sorarak ACI GERÇEKin  ne olduğunu ortaya çıkarmakta bizim vatanımıza karşı bir görevimiz olacaktır. II. Hrisostomosa soruyoruz

1- 1979 yılında söylemiş olduğunuz ENOSİS gerçekleşmeden barış olmaz sözünüzün arkasında mısınız? Kanlı Noel diye anılan 21 Aralık 1963 te başlayan katliamları Rumlar yapmadı mı? Tahtakale, Kumsal, Küçükkaymaklı, Ayvasıl (Türkeli) ve Şillura (Yılmazköy) saldırılarını, Girne kazasına bağlı Teknecik (Trapeza) caminin yakılması ve talan edilmesini, 6 Şubat 1964 tarihinde Lefkoşa kazasına bağlı olan Arpalık (Aysezomonos) köyüne saldırıları ve 5 Türkün şehit edilmesini,Geçitkale(Köfünye) ve Boğaziçi(Aytotra) köylerinde 24 Türkün şehit edilmesini,  Kırklar Tekkesi camisinin imamını ve şehit mezarlarını yakanların Rumlar olduğunu ve yakılmasının Rumlar tarafından yapıldığını İçişleri Bakanınız Yorgacisin açıklaması olduğunu bilmiyor musunuz?

2- Makariosa karşı yapılan 15 Temmuz 1974 günü Albaylar ile EOKAcı eskilerinin yaptırdığı darbe sonucunda canını zor kurtaran Makariosun BM Güvenlik Konseyinde 19 Temmuz 1974 gününde yaptığı konuşmada ‘Ada Yunanistan tarafından işgal edilmiştir. Yalnız Rumlar değil Türklerde soykırım tehdidi altındadır. Türkiye bunu önlemek için müdahele etsin dediğini ve BM Güvenlik Konseyinin 19 Temmuz 1974 tarihli tutanaklarında olduğunu biliyor musunuz? Albaylarla birlikte hareket eden EOKAu eskisi NİKOS Sampsonun daha sonra hazırladıkları planları, Sürgünde bulunduğu yıllarda Pariste yaptığı açıklamada anlatarak ‘İkinci Paylaşım savaşı sırasında yaşanan soykırımdan sonra en büyük soykırımı Kıbrıs Türklerine uygulamayı düşündüklerini söylediğini biliyor musunuz? 20 Temmuz 1974 Barış harekatı ile Adanın  bütününe barışın geldiğini, uygulamaları ile demokrasiden uzaklaşmış olan Albaylar Cuntasının 20 Temmuzdan sonra görevlerinden ayrılarak, Demokrasiden uzaklaşmış olan Yunanistana yeniden Demokrasinin geldiğini biliyormusunuz veya unuttunuz mu ?

3- Atlılar, Muratağa ve Taşkent köylerinde ki katliam Rumlar tarafından yapılmadı mı?Oğlunu 15 Temmuz 1974 tarihindeki Yunan Askeri Darbesi sırasında kaybeden  Yunanlı bir  Baba, başlattığı hukuki mücadelesini 21 Mart 1979 günü kazanmıştır. Yunanistan Yüksek Mahkemesi 2659/79 sayılı anılan kararda ‘ Türk Silahlı Kuvvetlerinin Adaya yaptığı müdahalesinin doğru ve yerinde olduğu, uluslararası hukuk kuralarına ve anlaşmalara uygun olduğunu, suçlu olanın da Yunan cuntası olduğunu ‘ onayladığını biliyor musunuz? ( Kaynakça; bu soruları sorarken ‘ Ahmet Göksandan  ve Dr. Fazıl Küçük Vakfının yayınlarından faydalandım.)

Başpiskopos II. Hrisostomos bu soruların cevaplarını elbette biliyor ve hepsine doğru doğru diyordur. Tekrar bu sorulara vereceği cevaplar ile çarpıttığı gerçeklerle yüzyüze gelerek, Türklerin değil, Rumların Türklere saldırarak insanlık suçu olan soykırım uyguladıklarını ENOSİS mücadelesi ile barış ve huzuru bozdukları ACI GERÇEĞİ görmüş olacaktır.

Ayrıca  II. Hrisostomosun açıklamalarında katıldığımız konularında olduğunu söylemeliyiz. Doğru her yerde aynıdır ve birdir. Uluslararası unsurların Kıbrıs sorununu uluslararası olduğunu sanmaları oysa sorunun ulusal mesele olduğuna katılmamak da olanaklı değildir. Başpiskopos II. Hrisostomos, gerçekten halkların barış ve uyum içinde yaşamasını istiyor musunuz? O halde ENOSİS ten vazgeçecek misiniz? Tarihe bakın ve mutlu günlerin ENOSİS mücadelerinin olmadığı günlerde olduğunu göreceksiniz.Siz bu gerçekleri gördüğünüz halde uygulayamayacaksınız bizlerde çözüm adaya gelecek referandum olacak, Adaya huzur gelecek  diye kendimizi kandırıp duracağız.   

 

Mutlu Sağlıklı Bilgili ve Uyanık olalım  

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.